•18•

152 17 69
                                    

ben geldimm, günün ikincisi olarak geldim! oy vermeyi ve lütfen yorum yapmayı ihmal etmeyin, mutlu oluyorum yorumlarınızı görünce. keyifli okumalar 🪻🔮

kızıl çocuk genç kızın bacağının tekini kendine çekmişken genç kızın ikiletmeden söylediği cümleyle yaklaştı ona. ikisi de öpüşmek için gözlerini kapatmıştı. dudaklarını aralayıp biraz daha açtıklarında berk diğer eliyle kızın başını tutmuştu. dudaklarının bir saniyeliğine kızın o hoş, kiraz kokulu parlatıcısına değdiğini hissettiğinde açılan kapıyla kendini aybike'den uzaklaşmış bulması bir olmuştu. aslında ikisinin de biri geldi diye birbirinden uzaklaşmak gibi bir niyeti yoktu. ama içeri gelen ömer ve özgür'ü gördüğünde özgür'ün aybike'yi berk'in karşısından çektiğini ve ömer'in de özgür herhangi bir saldırıda bulunmasın diye onu çektiğini belli belirsiz görmüştü.

"hadi aybike gidiyoruz."

"ya bırak beni. gitmiyorum ben hiçbir yere. hem biz daha eğleniyorduk. eğlenmiyor muyduk berk?"

olayın etkisinden çıkamamış sarhoş kızıl, kendisine sırnaşan kızı başıyla onayladığında konuşacak hali kalmadığının farkındaydı. başı sarhoşluğun üzerine bir de aybike'nin kokusu yüzünden feci dönüyordu.

"hadi dedim aybike'cim. hadi canım, hadi gidiyoruz."

genç kız istemeye istemeye özgür'ün onu kolundan tutmasıyla dışarı çıktığında ömer de sarhoş berk'le ne yapabileceğini düşünüyordu. kızıl çocuk, genç kızın arkasından bir süre baktıktan sonra kollarını ömer'in boynuna dolayıp başını omzuna yasladı.

"pezevenk puşt yine kızı aldı benden değil mi?"

"evet." dedi istemeye istemeye ömer. bir yandan da omzunda yatan berk'in başını kaldırmaya çalışıyordu.

"arkasından koşsam yetişir miyim?"

"bilmem. ama yetişmesen daha iyi olur sanki. bu gecelik bu kadar muhabbet yeter ikinize de."

"gelmez mi yanına gitsem?"

kızıl çocuğun uyuşmuş bakışlarından pek hoşlanmamış esmer çocuk kızılı kendinden uzaklaştırmıştı.

"gelir herhalde."

"aşığım sana desem."

"tamam berk'çim sonra dersin, gel hadi gidelim."

kızıl çocuk istemeye istemeye ömer'le birlikte çıkışa doğru yürüdüğünde gözleri arada kapansa ve sarsılsa da ömer'e söylemesi gerekenleri eklemeyi ihmal etmedi.

"ömer. aybike'yi. bırakma. ona."

"tamam ben kontrol edeceğim onları merak etme sen."

"hemen et. ben iyiyim."

"olmaz, önce seni bindirelim taksiye bakacağız aybike'ye de dur şimdi sen."

berk'in başka bir şey söylemeye gücü yetmiyordu. olduğu yerde bile uyuyabilecek durumdaydı. taksiye biner binmez de uyuyakalmıştı zaten. gerisini de hatırlamıyordu.

🔮

"aybike, iyi misin sen?"

özgür genç kızın omzuna kolunu atmış ve onu dışarı çıkarmıştı. aybike yine öfkelenerek önüne gelen saçlarını arkaya attığında özgür'ü itti yanından.

"değilim. neden geldin?"

"nasıl yani?"

"tam berk'le yakınlaşmıştık neden geldin?"

kumral çocuk zar zor yutkunduğunda gülümsemeye çalıştı kıza.

"güzelim, sarhoşsun sen. ne yaptığını bilmiyorsun. eve gitme vaktin geldi, geldim ben de."

belki de olabilirdik bu defa. | ayberWhere stories live. Discover now