•22•

143 16 6
                                    

geldikk, oy vermeyi ve bolca yorum yapmayı unutmayın lütfen, keyifli okumalar dilerim 🪻🔮

dudaklarını ayırdıktan sonra bir süre daha gözlerini açmadı aybike. derin bir nefes alıp baktığında kızılın da gözlerini açmadan beklediğini gördü. 

"daha iyi misin?"

"çok daha iyiyim."

"ben gideyim o zaman artık olur mu?"

"tamam." dedi kızıl çocuk. gitme demeyi çok istiyordu ama yanında kalmayacağının farkındaydı. kabul etmekten başka şansı yoktu.

"uyuyup dinlen olur mu? yarın derste yorgun görmek istemiyorum seni. üstünü de güzelce ört."

"olur." dedi gülümseyerek kızıl. bu kız onun her şeyiydi. tek varlığıydı. en değerlisiydi.

kıvırcık kız evden çıktığında bu haldeyken yürümek iyi gelir miydi yoksa durup sindirmeyi beklemeli miydi bilmiyordu. berk'in yalnızlık çekmesini çok iyi anlıyordu, ona canı yeterince sıkılmıştı ve üzerine yaptığı şey... yapmasa daha iyi olurdu belki de. dudaklarına dokunduğu an devam etmek istiyordu tüm bedeni. elini dudaklarına götürdüğünde kalbi yerinden fırlayacaktı. bir an önce eve varıp yatağına uzandığında da evden çıkmadan önceki uykusuzluk tahmini doğrulanmıştı. uyuyamayacaktı.

sabah olup okula geldiğinde geç de olsa bir şekilde uykuya dalmış ve uykusunu az da olsa almıştı. her zamankinden daha mutlu hissetmesi gereken bir gecenin sabahında iyi hissedemiyordu. hissedebileceği duygular berk'e bağlıydı. kızıl çocuk babasıyla ilgili içini döktükten sonra bugün daha iyiyse aybike de daha iyi olacaktı.

"günaydın."

yanına gelen kızıla tatlı tatlı gülümsedi birden. berk'in de her zamanki gibi gözükmesi içini rahatlatmıştı.

"günaydın."

nasıl oldun sorusunu sormayacaktı, berk sormasını istemezdi çünkü. bunu nereden bildiği hakkında hiçbir fikri yoktu ama biliyordu işte.

"ilk ders boşmuş. ben, biraz yürüyüş yapacağım. sen de gelmek istersen birlikte yürüyebiliriz." 

"olur." dedi kızıl çocuk. "olur. çok güzel olur. ben bir ömer'e bakayım. bizim fakültenin önünde buluşuruz o zaman." 

"tamam." 

kendisine yine öyle güzel gülümseyen kızın gidişiyle dudaklarını dişledi berk. aybike dün gece öpmüştü onu ve kızıl oğlan aklına bu düşünce geldikçe heyecandan ne yapacağını bilemiyordu. belki yürüyüşte bir şeyler olurdu. aybike arkadaş olduklarını söylemişti ama belki hislerini açıklasa, neden onun canını bu kadar sıktığını güzel ifade ederse ve kendini anlatırsa bir şans vermek isterdi ona.

"berk, konuşabilir miyiz biz seninle biraz?"

berk'le aybike'yi barda o kadar yakın görmenin üzerine bir de ertesi günü çocuğu kızın evinde görmek özgür'ü çok kötü etkilemişti. bıkkınlıkla nefes verdi kızıl çocuk.

"ben bu filmi izlemiştim ya. kumral çocuk kızıl çocuğa kızdan uzak dur falan diyor. hatta bunu yapmasının sebebi de kızdan hoşlanıyor olması."

"doğru söylüyorsun evet öyle. ben de onu konuşacaktım zaten seninle. eksik söyledin ama biraz. aşık olması demen lazımdı."

kızıl çocuk, özgür'ün aybike'ye karşı bir şeyler hissettiğinin hep farkındaydı zaten ama bunu onun ağzından doğrulanmış olarak duymak hiç hoşuna gitmemişti. kaşlarını çatıp çocuğun gözlerine sırayla baktığında kumral da öfkeli görünüyordu.

belki de olabilirdik bu defa. | ayberWhere stories live. Discover now