Omega.app /Jikook

Ben her şeyi çözebilirim

Evett merhaba 🤗 biraz konuşma yapıcam... Mikrofonumu alayım 🎤 hehhh olduu...

Dünya karilar gününüz kutli olsun kari bayanlariii ✧⁠◝⁠(⁠⁰⁠▿⁠⁰⁠)⁠◜⁠✧

Kadının gücünün ve cinsel eşitliğin vurgulandığı bugünü kadınların her gün yüceltilmesi ve değer görmesi dileğiyle kutluyorum ❤️

Sözüm ona 'sevildiği' için öldürülen kadınların ülkesinde yaşıyoruz...

Önce kendimiz kendi gücümüzün farkında olacağız. Önce kendimiz kendimizi seveceğiz, değer vercegiz. Yine ülkemizde normal olan bir gerçek, babamızdan görmediğimiz ilgi ve sevgi yüzünden iki güzel söze, bir çiçeğe kötü böceklere kanmayacağız.

Hiçbir şeyi, hiç kimseyi eğitimimiz, geleceğimiz, hayallerimiz önüne koymayacağız. Önce 'kendimiz' diyeceğiz...

Regl ağrısına bile katlanamayanların bir de doğum yaptığını düşünün 💅

Sen güçlüsün kızım 💪 güçlü ve mutlu kal ❤️✨

Öhöm öhm bitti ✧⁠◝⁠(⁠⁰⁠▿⁠⁰⁠)⁠◜⁠✧ teşekkürler 🎤 kapatalımm

En aşağıda önemli notlar var bakınız 🙏

İyi okumalar 🤗

***

@alfaoğlualfaj_k_
Bebeğim orada mısın
Sana bir soru
alfa sana şu an
seni sevdiğini
söylese
ne yapardın??

@peachblossom13
Ailesini bir kez daha
tanımışken mi?
almayayım!

Kurduma Jungkook'u seçtiği için kızarken benimle alay eder gibi gülüyordu. Bir şey daha yazıp alfa oğlu alfayı bizim hakkımızda umutlandırmak istemiyordum ama yazmamak için kendimi zor tutuyordum. Kapı tıklatıldı ve alfa oğlu alfanın 'firar eden bir patatescik gibi yerim onu ben' yazısına takılan gözlerimi kapıya kaldırdım.

"Şeftalim... İyi misin?" Diye sordu. Telefonu cebime sokup elimi yüzümü yıkadım ve çıktım. Kapının önünde beni bekliyordu.

"Çantanı getirdim..." Dedi ve elimi tutup deniz manzarası gören koltuğa götürdü. Odanın camları, bu manzara gözüksün diye boydan boya inşa edilmiş gibiydi. Yamacın tepesinde bir malikane ve alabildiğine mavilik. Deniz nerede bitiyor, gökyüzü nerede başlıyor anlaşılmıyordu.

"Sevdin mi?" Diye sordu, yumuşak bir tebessümle. Moralimin bozuk olduğunu bilir gibi. Çantamı açıp sormadan karıştırmaya durdu. Ben de bir şey demedim. Konuşasım da yoktu zaten.

"Buldum..." Dedi ve basitçe iç içe geçirdiğim beyaz çorapları gülerek gösterdi, büyük bir zafer kazanma edasıyla. Sanki bokunda boncuk buldun! Çorap işte. Önüme çömelince anladım ve ayağımı tutmadan elini tuttum.

"Hayır... Ben yaparım. Teşekkür ederim." Dedim ve elinden çorabımı aldım. Kim çorabı yırtık bir 'arkadaş' isterdi ki? Onun da dikkatini çekmişti. Belli etmiyordu ama o da 'Jeon' olduğu için bu basitliği küçümsemiştir. "Ben üzgünüm... Otobüste oldu büyük ihtimalle. Üstüme başıma dikkat etmiştim." Dedim değiştirirken.

"Şeftali bana göre hava hoş. Gayet sevimli duruyor. Bak!" Dedi ve sivrilmiş dişlerini gösterdi. ?? "Yememek için kendimi kastığımdan dişlerim kamaşarak uzadı." Diye gülerek samimi bir tonda açıkladığında ben de gülmeye başladım. El birliğiyle beni güldürmeyi başarmışlardı.