3.4

33 15 0
                                    

Hayırlı sahurlar <3

Sonradan bölüm atmayı unutuyorum diye şimdi atıp kaçıyorum.

Yıldızı parlatmayı ve bol yorum yapmayı unutmayın aşkımsular <3
*

Neden böyle bir şey yapmıştı?

Kendimi bu soruyu sormaktan alamıyordum. Büşra neden bana iftira atmıştı? Tamam, Erene mesaj atmamalıydım. Bu konuda haklıydı. Ama neden o mesajları değiştirip yalan yanlış bir şey ortaya atmıştı? İşte bunu anlamıyordum.

Derin bir nefes alıp kafamı saatlerdir tuttuğum yerden, dizlerimin arasından, çıkardım. Ne zamandan beridir buradayım bilmiyorum, telefonu komple kapatmış öylece oturup ağlıyordum sadece.

Ağlayacak gücüm dahi kalmamıştı.

Havanın hâlâ kararmamış olması çok da geç olmadığını gösteriyordu. Bu iyiydi, en azından teyzem meraklanmazdı.

Soluk alış verişlerim bir kaç dakika öncesine göre daha da düzgün bir hâl alırken elimden destek alarak oturuşumu düzelttim.

Büşra ile her zaman dedikodu yapmaya geldiğimiz yere bu defa tek başıma ağlamak için gelmiştim. Ağlamış, rahatlamıştım da. Ama şuan çok boş hissediyordum kendimi. Bu sakinlik miydi emin değildim, bir yanım hüngür hüngür ağlamak isterken diğer yanım öylece boş boş etrafa bakıyordu.

Ortaokul hayatım böyle değildi, tüm arkadaşlarımla aram iyiydi. Ama liseye geçince ortaokuldaki o arkadaş ortamını bulamamıştım. Çoğu günlerimi yanlız, arkadaşsız, geçirmiştim ve bu duruma alışık değildim. Sonra Büşra ile arkadaş olmuştuk. Kız kardeşim gibi olmuştu. En ufak şeylerimizi bile birbirimize anlatıp yedi yirmi dört yan yanaydık. Ama şimdi o da yalan olmuştu.

Bir bir aklıma düşen anılar yüzümde buruk bir tebessüm bırakırken yanımda hissettiğim hareketlilikle kafamı çevirdim.

"Sonunda buldum seni."

Bugün kaçıncı kez yaptığımı bilmediğim göz devirmemden bir kez daha yaptım ve cevap vermeden önüme döndüm.

"Feyza biliyorum hiçbir işe yaramıyor ama gerçekten özür dilerim."

"Özür dileyip vicdanını rahatlattığına göre gidebilirsin Eren."

Bir kaç saniye bir şey diyememiş olsa da sesi tekrar kulaklarıma ilişmişti.

"Hayır, gitmek istemiyorum. Yanında olmak istiyorum, her zaman."

İstemsiz bir şekilde bir gülüş kaçmıştı ağzımdan. Onu ciddiye aldığımı mı düşünüyordu?

"Aynen, üç gün sonra kendine yeni bir arkadaş bulur ya da kendi grubuna geri dönersin."

Ne ima ettiğimi anladığı zaman yüzünün yavaş yavaş düşüşünü izledim.

"Özür dilerim, şimdi için de o zaman için de. Fark etmemişim bu kadar kırıldığını ama eğer bana bir şa-"

"Ne o zaman için, ne de şimdi üzülmedim Eren."

"İnanmıyorum."

Umursamadığımı anlaması için omzumu silktim ve oturduğum yerden bir çırpıda kalktım. Fazla bile oturmuştum yanında.

Parkın çıkışına doğru ilerledim. Hâlâ arkamdan geliyordu.

"Gelme" Konuşmak istemiyordum ama inadına peşimden gelmesi beni rahatsız ediyordu.

"Bana dargın kalmanı istemiyorum."

"Sana dargın değilim."

"Öylesin. En çok hangisine dargınsın bilmiyorum ama ikisini de düzelteceğim. Söz veriyorum. Sadece bana bir şans ver."

"Ne şansından bahsediyorsun Allah aşkına? Ne diye bu kadar uzatıyorsun?"

"Uzatıyor muyum?"

"Evet! Yok özür dilerimler, yok şans istemeler. Anlamıyorum seni."

Bir kaç saniye yüzüme alık alık baktı sonrasında ise yüz şekli yavaş yavaş değişti. Gülüyordu, hemde katıla katıla.

"Feyza." dedi soluklanır gibi. "Sana aşığım çünkü. Seni seviyorum ve sen bana böyle davrandıkça ölüyormuşum gibi hissediyorum."

Gülme sırası bendeydi.

"Daha ne kadar devam edeceksin yalanına? Hayır söyle de ona göre sabredeyim. Seviyormuş, aynen inandım."

"Sen demedin mi birini sev yeter diye. Sevdim işte seni. Keşke kalbimi eline verebilseydim de adının geçtiği zamanlarda dahi nasıl çarptığını, sol yanımı nasıl zorladığını gösterebilseydim."

"Benimle alay ettiğini falan düşüneceğim artık. Hoşuna gidiyor mu bari? Güzel eğleniyor musun?"

"Fey-"

"Ben Büşrayı sevmeni söylemiştim Eren. O mutlu olsun diye... Neyse. Artık bunları konuşmanın bir anlamı kalmadı nasıl olsa. Kimi sevdiğin kimle olduğun beni alakadar etmiyor, beni rahat bırak yeter."

Daha fazla bir şey söylemesine izin vermeden yanından geçtim. Eve dönene kadar söylediği şeyler bir tilki gibi aklımda dolanmıştı.

Ama ben söylediklerine kanmamak konusunda kararlıydım. Bu defa kaptırmayacaktım kendimi.

göt lalesi ⤿ textingWhere stories live. Discover now