without me

25

+2K bolum oldu, flop kalmasin ricadir 😌 keyifli okumalar 🙇🏻‍♀️

☆

Jimin uyandığında gözlerini ovaladı ve odalarındaki boy aynasının önünde beyaz gömleğin düğmelerini ilikleyen alfasına döndü.

"Erkencisin," dedi omega boğuk sesiyle.

Jungkook yansımadan yatakta yan dönmüş şekilde uzanan omegasına baktı. "Anlaşma imzaladığım Shin Klanı sorun çıkardı," dedi Jungkook. Makyaj masasının üstünden kravatını alıp boynuna geçirdi ardından. "Kim şirketine geçmem gerek o yüzden." diye açıklama yaparken ㅡ Jimin onaylar mırıltılar çıkardı.

"Bugün iş görüşmen var değil mi? Gavin ile ilgilenmesi için Bayan Hyu'yu çağırabilirim istiyorsan."

"Fark etmez bana," dedi Jimin. O kadar uykuluydu ki saat daha henüz yediydi ve hava yeni yeni aydınlanıyordu. Jungkook gittiğinde uykuya dalması hiçte zor olmayacaktı anlaşılan. "Kahvaltı falan yapacak mısın?" diye sordu Jimin. "Hayır, dışardan alırım bir şeyler." Alfa yatağa doğru yaklaştı ve tek dizini yatağa koyarak omeganın üstüne eğildi. "Keyfine bak, haberleşiriz." diyerek nemli saçlarına bir öpücük kondurup geri çekilmişti.

Jungkook odadan çıkıp, oğlunun odasının açık kapısından uyuyup uyumadığını kontrol etti ve hala derin bir uykunun kollarında olduğuna emin olup mutfağa doğru ilerledi.

Buzdolabından soğuk bir içecek alıp, Jimin'in hazırlattığı doğum günü pastasını gördüğünde ㅡ buzdolabın üstüne bir not yazarak doğum gününde çekilmiş bir fotoğrafın yanına yapıştırdı.

"Pasta yiyeceğinizi biliyorum ama yine de sağlıklı bir kahvaltı yapın ikinizde :)"  diye yazan nota baktığında alfa başını iki yana sallayarak mutfaktan çıktı.

☆

"Baba,"

Utanmışlıkla seslendi Gavin. Yeni uyanmıştı ve çift kişilik odada sadece Jimin vardı ki o da uyuyordu. Fakat omega bunu duymamış olacak ki hiçbir hareketlilik göstermeden uykusuna devam ediyordu. Gavin yatağa çıktı ve omeganın koluna dokunarak, "Baba." diye seslendi yeniden. Dizlerinin üstünde oturuyordu yatağın içinde ve yeni kesilmiş kısa saçları biraz dağınıktı. Bambi gözleri ile omeganın uyumasını izliyordu.

"Baba, uyan."

Jimin artık üçüncü seslenme ile sırtüstü dönmüş ve gözlerini aralarken birkaç saniye nerede olduğunu anımsamak adına tavana bakmış hemen ardından ise Gavin'e dönmüştü. "Gavin," dedi uykulu sesiyle. "Ne zaman uyandın sen?" Asıl soru kendi kendineydi Jimin'in. "Baba," dedi yeniden. Az öncekine nazaran sesi kısık ve utangaçlığını belli edercesine çıkmıştı.

"Pasta yemek istiyorum ama sen uyanmadın diye yapamadım." Jimin, onun nasıl seslendiğini duyduğunda gülümsedi. Yatakta doğrulurken ㅡ "Buraya gel bakalım sen," diyerek kollarını açtığında Gavin tereddüt etmeden omegaya sarıldı. "Yanında meyvesuyu mu istersin yoksa kola tarzı bir şey mi?" diye sordu ve Gavin'e baktı. "Meyvesuyu olabilir."

"Olabilirmiş," diyerek öptü Jimin, onu. "Hadi ilk önce banyoya sonra mutfağa geçelim." İkisi birlikte yataktan çıktığında Jimin eliyle yüzünü ovaladı. "Uyku düzeni oluşturmam gerek artık tanrım!" diye yakınarak alfanın peşinden ilerledi. Odada bulunan banyoya girip yüzlerini yıkadıktan sonra Jimin odaya geçmiş ve şarjda olan telefonunu almıştı.