DÜŞMAN KIZI (tamamlandı)

9.bölüm "kaçmak"

Helloooooo bölüm geç geldi ilham gelmiyordu bende yazamadım ama güzel bölüm oldu bu.

-bitirelim bora.
Bora bana bakıyordu.
-bitirmek mi istiyorsun?
Başımla onayladım.
-demek babanın abinin kanlı vücudunu kırk parçaya ayırırken görmek istiyorsun.

Gözlerim fal taşı gibi açıldı bu ne diyordu böyle? İğrenç biriydi dedikleri sinirimi bozmuştu.
-sen...iğrenç bir-
-yeter, kes artık sana belliki çok yüz vermişim.
-sen ne diyorsun?!
Bora kulağıma eğildi ve fısıldamaya başladı.
-ne duyduysan onu diyorum.
-pislik herif!
Sırıttı.
-ben mi pisliğim? Bunu bana katilin kızımı söylüyor güleyim bari.
Ellerimi sıktım sinirlerimi bozuyordu her seferinde babamın hatasını yüzüme vuruyordu..
-GEBER!
Sert bir tokat yüzüne indirdim. Sessizdi ve bu sessizlik beni korkutuyor hatta titretiyordu..
Elini boğazıma koyup beni duvara çarptı kafamdaki ağrıyı çok net hissediyordum.
-bir daha böyle bir şey yaparsan elini kırarım.
Nefes alamıyordum bana sert bakıyordu gözlerimi ayırmadan ona bakıyordum daha doğrusu ayıramıyordum..

Elimi boynumdaki eline götürdüm ve tuttum.
-nefes.. alamıyorum.
Bana bir kaç saniye bakıp elini çekti o elini çeker çekmez dizlerimin üstüne düştüm ellerimi boynuma götürdüm ,öksürmeye başladım. Ve bora beni umursamadan odadan çıktı. Zaten ne bekliyordum ki?

Ayağa kalktım göz yaşlarımı tutamadım bu iğrenç hayatta tutunacağım bir dal kalmamıştı.
Ayağımdaki acı ile aniden inledim. Hala çivinin girdiği ayağım iğleşmemişti üstüne basmakta zorlanıyordum ama yokmuş gibi davranmak zorundaydım. Kimse bana acımicaktı onlara zevk yaşatmaya niyetim yoktu.

Sendeleyerek banyoya gittim. Ayağım kan içindeydi,mikrop kaparsa daha kötü olurdu..
-ama benim evden çıkmam yasak hastaneye gidemem..
Elime pamuk kolanya aldım, yere oturup belimi duvara yasladım. Pamuk ile kanı temizleyip yeni pamuk çıkardım. Kolanyalı pamuğu iyice yaraya bastırdım.
-acıyor..

Gözlerim doldu aşırı acıyordu üstüne bütün gün üstüne basmıştım.. derin nefesler eşliğinde banyo dolabından sargı bezi çıkarıp ayağıma sardım. Yeni bir çift çorap çıkarıp giydim.

Sargıyı yapıp aşşağı indim, herkez kahvaltı sofrasında oturuyordu.
Halime hanım konuşmaya başladı.
-oğlum neden sinirliydi? Yine ne halt ettin?
-oğlunuz nefes alışıma sinirleniyor Halime hanım.
-oğlum adına düzgün konuş.
-sabah sabah sizi çekecek değilim susun artık.
Halime hanım ayağı kalktı yanıma gelip yanaklarımı sıktı.
-bana bak yer cücesi seni öldürürüm! Babası katil olan bir kızın nefes almaya değil yaşamaya bile hakkı yok. Haddini bil ve özür dile.
-hayır!
-ne dedin sen?
-hayır hayır hayır

Çıldırmak üzereyim babamın yaptığı hataların bedelini neden ben ödüyorum?!
Yüzüme sert bir tokat yedim. Yediğim tokat ile başımı duvara çarptım başımda akan kırmızı sıvıyı hissediyordum. Masada sadece gelinler vardı erkekler erkenden işe gitmişti. Melisa da okula yani burda beni koruyacak kisme yoktu..
-haline bak. Neye benziyorsun biliyormusun?fareye, lağım faresine.
Dedikleri canımı yakıyordu, koşarak odaya çıktım.

Kapıyı sertçe kapatıp dizlerimin üstüne çöktüm. Hıçkıra hıçkıra ağlıyordum sesim odayı dolduruyordu ama ben daha içimdekilerin yarısını Bile dökememiştim..
-bu durumda olmaktan.. onlardan.. her şeyden nefret ediyorum! Burdan kurtulmak istiyorum!
Ben eskiden bu kadar ağlamıyordum bana ne oldu?! Neden her gün ağlıyorum ben! Zavallıyım , ben tam anlamıyla zavallıyım..

Üstüme siyah bir swit çektim, altıma gri eşofman giydim. Gözlerim ağlamaktan kızarmıştı, kafamda akan kırmızı sıvı hala akıyordu.Koşarak dışarı çıktım. Ayağım sızlıyordu çivinin girdiği yer yanıyordu ama duramazdım..kimse bahçede yoktu ve bekçinin yemek yeme saatiydi yedek bekçi birazdan burda olurdu.
Koşarak kapıya çıktım.

Evet evden uzaklaşıyordum sonunda kurtulmuştum bitmişti bu acı bitmişti her şey ben mutlu olucaktım. Aralıksız koşuyordum burdan kurtuluyordum sonunda her şey bitmişti ben güzel bir hayat yaşicaktım.
-ama bir sorun var. Ben nereye gideceğim?
Ellerimi sıktım.
-o evde yaşamaktan iyidir gideceğim yer.
Deli gibi koşmaya devam ettim git gide uzaklaşıyordum kurtuluyordum..

İki dakika eğilip nefes alıp vermeye başladım.
-açelya.
Bu kızgın sinirli sesin sahibini tanıyordum...
Bora. Bu boraydı.

BORA KORKUT
Sabah sinirle evden çıktım annemin seslenişini umursamadan işe gittim. Saat gece dokuz olmuştu işim erken bitmişti arabaya atlayıp eve doğru sürmeye başladım.

Eve vardım herkes oturuyor keyifleri yerinde bir şekilde kahve içiyorlardı.
-açelya nerde?
-odasındadır oğlum.
Odaya çıktım. Üstümdekini indirip beyaz gömlek ve kıravat ile kaldım. Bol siyah pantolonumu çıkaracaktım ama önce açelyaya bakmalıydım.
-açelya?
Sesi geldiğimden beri çıkmamıştı.
Her yeri aradım ama odada yoktu.

Aşşağıya inip aşağıda aradım ama gerçekten yoktu nerdeydi bu kız? Sinirden elim ayağım titriyordu. Arabaya binip sokakları gezmeye başladım. Adamlarım da diğer sokakları geziyordu.
-bu aptal kaçtımı cidden?

Gezerken kaldırımda soluklanan bir kadın gördüm evet bu benim karımdı.
Arabadan inip yanına adımladım.
-açelya.

AÇELYA KORKUT.
Bora yanıma gelip kolumu sertçe tutup kendine çekti.
-NE İŞİN VAR BURDA! NEDEN EVDE DEĞİLSİN?
Titriyordum gözlerimdeki yaşlar şidetlendi.
-gelmek istemiyorum hepinizden nefret ediyorum o evde durmak istemiyorum.
Bora ellerini belime dolayıp beni iyice kendine yaklaştırdı.
-bir daha kaçma!
-gelmicem asla o eve gelmicem!
Ellerimi göğsüne vurup ağlıyordum.
-istemiyorum..
-senin başına ne oldu? Kim yaptı?!
-bu önemli değil. Boynumda morardı bora ona neden hesap sormuyorsun? Doğru onu sen yaptın..

Bora bir şey demedi bense hala ağlıyordum.
-bırak beni gelmek istemiyorum.
-sana seçim hakkı sundummu?
-o eve bir daha girmem. Hepinizden nefret ediyorum hayatımın içine her gün ediyorsunuz özgürlüğümü Bile elimden aldın bora ben dışarı çıkamıyorum bile!
-bunlar benim sorunum değil.
-yine kaçarım.
-yine yakalarım.

Bora kolumdan tutup beni arabaya bindirdi. Bütün yolculuk boyunca sessizdik. Eve varmıştık.
-in hadi.
Bora elini bana uzattığı an kendimi geri çektim. Sanırım ondan korkuyordum bana vuracağını düşünüyordum çünkü hep bu oluyordu..
-sana dokunmicam in arabadan.
Yavaşça arabadan indim ayağımın sızladığını hisettim.
-boynunu sıkmam yanlıştı kendimi kaybettim senden özür dilerim. Açelya dinliyormusun?
Ayağım şidetli bir şekilde yanıyordu artık ayakta duramıyordum. Gözlerim yavaşça kapandı bayılmamam lazımdı!
-açelya açelya!
Gözlerim kapandı sanırım boranın kucağına düştüm. Bilincim yavaş yavaş kapanıyordu beynimde boranın sesi yankılanıyordu bilincim kapanmaya başladı ve kendimden geçtim....

İyi okumalar🐲
Oyla ve yorum yapsana knk🏵