15.bölüm "şarkı"

352 13 12
                                    

Hellooooooo

Sabah ağır baş ağrısı ile uyandım.
-dün ne oldu ya?
Bora'ya baktım hala uyuyordu.
-ne?!
İkimizde çıplaktık ve dip dibe uyuyorduk.
-hayır hayır !
Hızla kalkıp banyoya koştum.
-olamaz..

Geri geri adım atıp duvara belimi yaslayarak çöktüm ayaklarımı kendime çektim.
-nasıl yaptım...
İş bitince aşırı pişman olucağımı biliyordum hatta söylemiştim ve gerçekten pişmandım. İçimdeki o his bütün bedenimi kaplıyordu, beynim dün olanları film gibi başa sarıp duruyordu.
-ne yaptım ben!

Onun iğrenç arzularına alet oldum.. beni kullanmıştı ve bende kabul etmiştim.
-yanlış adamı sevdim.
-açelya.
-ne var?
-iyimisin?
Bora üstüne şort çekmiş, daha yeni uyandığı için saçları karışmıştı.
-değilim..
Bora beni tek hamlede kucağına aldı , bacaklarımı beline sardım, o da ellerini popoma sardı.
-neden?
-ha ne?
-neden iyi değilsin?
-ben.. şey.
Gülümsedi.
-hiç seks yapmadınmı?
Başımı onaylarcasına salladım.
-ilkinim yani? Şaşırdım.
-bora..
Gözlerimden akan yaşlar yanaklarımı ıslatmaya başladı ellerimin arkası ile yüzümü saklıyordum.
-şşş

Başımı eliyle omzuna yasladı, saçlarımı eliyle okşadı.
-kusura bakma dün sarhoştum, pek hatırlamıyorum. Seni zorlayarak yapmadım dimi?
-hayır.
-güzel, o zaman sorun yok Neden ağlıyorsun?
-bilmiyorum.
Başıma öpücükler kondurdu. Ama neden? Neden böyleydi? Beni sevmiyordu ama beni teselli ederken aşırı titiz davranıyordu. Hepsi dün yüzünden sırf ona istediğini verdim diye böyle. Başka bir şey düşünmemeliyim.
bora nazik sesi ile mırıldandığı şarkıyı benim duyabileceğim seste söylemeye başladı. O Fransızcamı biliyordu? Sesi çok güzeldi. Şarkının anlamını bilmiyordum ama Fransızca olduğunu biliyordum.

-vous etes faussement heureux, vous troquez vos valeurs.
(Mutluluğunuz sahte,değerlerinizi satıyorsunuz.)

Lui,il est tout mon monde et bien plus que ça.
(O benim tüm dünyam,ve bundan çok daha fazlası)

Seule, je crie son nom quand vient le desarroi.
(Ne zaman kaygılansam sadece onun adını haykırırım.)

Et puis tout s'effondre quand il n'est plus la.
(O burada olmadığında, her şey darmadağın olur.)

J'aimerais tellement lui dire mais je n'ose pas.
(Ona söylemeyi çok istiyorum,ama cesaret edemem.)

Lui qui me fait.
(O beni..)

Tourner dans le vide,vide.
(Boşlukta döndürüyor.)

Tourner dans le vide,vide.
(Boşlukta döndürüyor.)

Tourner dans le vide,il me fait tourner.
(Boşlukta döndürüyor,boşlukta döndürüyor beni.)
❤️‍🔥 "Indila-tourner dans le vide"❤️‍🔥

Başımı omuzundan kaldırmadım ama ağlamayı kesmiştim. Rahatlamıştım.
-daha iyimisin.
Başımı sallayarak onay verdim. Konuşmak istemiyordum hala güzel sesi kulaklarımda yankılanıyordu.
Beni yatağa uzandırdı anlıma öpücük kondurdu. Oracıkta uyuya kaldım.
Bir kaç saatlik uykudan sonra ayağa kalktım. Bora yoktu.

Aşşağı inip mutfakta güzel bir kahve yaptım kendime.
-günaydın.
-günaydın Melisa.
-neden bu kadar mutlusun yenge.
-hiç.
-yemezler söyle ne oldu.
-kulağımı getir kimse duymasın.
-gizli demek?
Melisa'nın kulağına abisinin bana şarkı söylediğini Hemde Fransızca olduğunu söyledim.
-ne abimmi?
Kısa bir kahkaha attı.
-o şarkıdan Nefret eder.
-bilmem.
-ama sana ne kadar değer veriyorsa artık anla.
Melisa bunu söyleyip yanağımdan öpüp dışarı çıktı.
-ne?
Ne demişti şimdi bora bana değermi veriyordu?
-saçmalık.
Arkamdan belime sarılan kolu hissettim.
-sen kimsin!
-şşş.
-bora..
-günaydın ne ara uyandın?
-daha yeni.
-güzel.
Başını boynuma gömdü, nazik öpücükler bırakmaya başladı.
-b..bora..
-efendim.
-yapma.
-neden?
-biri..biri görebilir.
-görsün.
Beni kendine çevirdi, ellerini kollarımın arasından tezgahın kenarına yasladı, kaçmamam için her şeyi yapıyordu.
-bora.
-senin ağzından adımı duydukcak kendimi kaybediyorum. Seni yemek istiyorum.
Dudaklarıma yaklaştı ama öpmedi benden onay beklediği belliydi.
Gözlerimi kapattım ona istediği onayı verir vermez dudağıma yapıştı.

DÜŞMAN KIZI (tamamlandı)Where stories live. Discover now