KİMLİĞİ AÇIKLAMA.

16 2 20
                                    

Yazım hataları ve mantık hataları için özür dilerim.

Kayifli ve güzel okumalar.

Yorum yapmayı unutmayın...!

...

Aaron, bir şekilde izimizi kaybettirdiğinde karnımın yandığını fark ettim, demirler yüksek ihtimalle karnımı çizmişti. Koşarken saçlarım fazlasıyla dağılmış olmalıydı. Saçlarımı elimle taradım ve arkada oturan Rusian ve Noris'e döndüm.

Rusian, sinirle camdan dışarıya bakıyordu, Noris ise ona boş gözlerle bakıyordu. Hücre de o kadar kısa sürede ne konuşmuş olabilirlerdi ki?

Tekrar önüme dönerken gözlerim Aaron'da takılı kaldı. Çok terlemişti. Ben onu incelerken o gözlerini yoldan ayırmadan konuştu. "Aldığım yere mi bırakayım?" diye sordu.

Araf ve Batu dönmemiş olsalar iyi olurdu. "Evet."

...

Aaron'a beni eve uzak bir yerde bırakmasını söylediğimde bunu sorgulamamış ve dediğimi yapmıştı. Telefonumun şarjı bittiği için Batu'yu veya Beren'i arayamamak çok tedirgin hissettiriyordu.

Kapının önüne geldiğimde kapıyı çalmanın aptallık olacağını bildiğimden bunu yapmadım. Arka bahçeye hemen gidip etrafta Batu'nun arabasını göremeyince daha gelmediklerini anlayıp tekrar ön kapıya gidip kapıyı çaldım. Kapıyı Batu açtığında gözlerim fal taşı gibi açıldı.

Batu hemen arkasını kontrol edip, hızla beni omuzlarımdan ittirdi ve dışarı çıktı. Kolumdan tuttuğu gibi beni arka bahçeye koşturduğunda arkamızdan kapının açıldığını ve Araf'ın Batu'ya seslendiğini duydum.

Huzla koştup, Beren'in açtığı arka kapıya ilerlediğimde, Batu beni hemen içeriye ittirip kendisi dışarda kaldı. Kapıyı hemen arkamdan kapattım, gözlerim Beren'e sabitlendiğinde beni süzdü.

"Haberler gerçekmiş lan." dediğinde haberlere çıktığımdan daha yeni haberim oluyordu.

Beren, hemen beni sırtımdan hafifçe ittirdi ve koridara doğru sürükledi. Hemen bizimkilere selam bile vermeden üst kata çıkmaya başladım. Beren ise arkamdan geliyordu.

Kendi odama gelip kapıyı kapattığımda Beren de son anda içeri girmiş, o kadar merdiveni çıktığı için kendini hemen yatağa fırlatmıştı. Kapıyı kilitledikten sonra çalışma masamın önündeki sandalyenin yanında durdum. Tişörtümü tek hamlede üzerimden çıkardığımda karnımın gerçekten berbat olduğunu gördüm. Hava artık kararmaya başladığından odanın ışığını açıp aynada kendime baktım.

Beren yataktan kalkıp yanıma geldi ve o da karnıma baktı. "Hassiktir." diye mırıldandı. "Çok kötü olmuş bu?"

Biraz daha karnımı inceledikten sonra Beren'e döndüm. "Duş alayım, sonra hallederiz." Beren önce bir tereddüte düştü ardından kafasını salladı. "Sen gir, bende ilk yardım çantasından bir şeyler bulayım." Kafamı salladım.

Beren gittikten sonra kendimi soğuk duşun altına soktum. Duşta geçirdiğim vaktin yarısından fazlası babamı düşünmekle geçmişti. Aynı ülkedeydik ama o yoktu.

Saçlarımı kurulamak için fönümle beraber aynanın karşısına geçtim. Daha yeni başlamışken kapımın yumruklanmasıyla gözlerim kapıya çevrildi. Fönü kapatıp yavaşça masamın üzerine bıraktım ve kapıya ilerledim. "Belinay, kapıyı aç."

Araf'ın sesini duyduğumda hafif bir panik bedenimi sarmaşık gibi sarmıştı çünkü üzerimde tişört yoktu. Hemen dolabımı açıp gördüğüm ilk tişörtü aldım ve kafamdan geçirdim.

Kapıya ilerleyip yavaşça kilitleri açtığımda kapı dışardan hemen açıldı ve ben iki adım gerilemek zorunda kaldım. Araf direkt içeri girip beni süzdükten sonra arkasından Beren içeriye girdi. Lanet olsun ki elinde ilk yardım çantası vardı.

Hâlâ hafifçe yanan karnımdaki kıvılcımlar birden alev almaya başlamıştı. "Noldu ya?" diye sorduğumda Araf gözlerini odanın içinde gezdirdi. Gözlerim o sırada  Beren'e kaydı. O ise dikkatle Araf'ı izliyordu.

"Demiştim sana bak, hiçbir şeyi yok." dedi Beren Araf'a doğru. Araf gözlerini arkasındaki Beren'e çevirmek için bana sırtını döndü. "O ilk yardım çantasını ne yapacaksın?" diye sert bir tınıyla sordu.

"Belinay'ın odasında durması için getirdim." dedi. Araf'ın sinirle kıkırıdadığını duydum, ardından ellerini yüzüne koyup sinirle "Ya sabır." dediğini. Araf'ın sinir seviyesini bu 'Ya sabır.' dan anlıyordum. Eğerki 3 kere sabır çekerse boku yediğimiz anlamına geliyordu.

Gözlerim duvarımdaki saate kaydığında saatin 22.00'a geldiğini fark ettim.

Beren'in sinirle mırıldanarak odadan çıktığını görünce gözlerim Araf'a sabitlendi. "Sorun ne?" diye sordum. Eli ensesine gitti, kafasını arkasına attı. "Yok bir şey ya." dediğinde kafamı salladım.

Araf odadan çıkmaya yeltendiğinde ona saslendim. "Lan Balina." Araf gün içerisinde gerçekten çok fazla su içen bir insandı, ya da balina. "Efendim." dedi göz ucuyla bana bakarak. "Eskisi gibi çıkalım mı dışarı, sahile falan gideriz." dedim. Önce biraz parkeleri izledi. "Hazırlan." dedi ve odamın kapısını kapatıp dışarı çıktı.

Üzerime siyah bir tişört altıma ise bir eşofman çektim ve saçlarımı kuruttum. Araf'a artık bir şeyleri açıklamam ve tepkisini ölçmem gerekiyordu çünkü bu şekilde ikimizde yıpranıyor ve çürüyorduk. Gerçek olan şuydu ki Araf'tan bir şey saklamak hep canımı yakıyordu.

Aşağı kata inerken merdivenlerde Araf'ı gördüm. Birazdan gergin anlar yaşayacağımızı bildiğimden şuan eğlenmek amacıyla sırtına bir anda atladım. Araf önce dengesini kaybetti ama alışık olduğundan hemen geri doğruldu ve omzunun üzerinden bana baktı. "Allah kahretmesin belimi siktin şerefsiz." diye mızmızlandığında güldüm.

"Sıkı tutun." dediğinde kollarımı daha çok boynuna doladım. Araf birden hoplaya zıplaya merdivenlerden inmeye başlayınca kahkahalara boğulmuştum.

Salona girdiğimizde herkes bize gözlerini çevirdi. Mira gördüğü gibi kıkırdamaya başlayınca sırıttım. "Deve kuşuna benziyorsunuz amına koyayım." dediğinde Tomris te birden bir kahkaha patlattı. Bu ikisinin kafaları cidden uyuşuyordu.

Tomris gülerken elini havaya kaldırdığında, Mira da kahkahaları içerisinde eline çaktı.

"Mira, ne boş yaptın bee." dedi Batu Mira'nın arkasından ve anında elindeki bir bardak suyu Mira'nın kafasından aşağı boşalttı...

Araf ve ben dışında herkes gülmekten gebermişti. Birde Mira.

Mira fal taşı gibi açılmış gözlerini Batu'ya çevirdi. "Senin ananı laciverte boyayacağım."

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: May 06 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Gözler Yalan Söylemez.Where stories live. Discover now