Altı elementin bulunduğu bir okul. Bu okula her şeyden habersiz, bir gece yarısı zorla kaçırılıp getirilen bir baş rol.
Annesiyle aynı gece kaçırılıp ayrı düşen baş rol kızımız, annesini aramanın peşine düştüğü sırada ister istemez kendisini okulun...
Keyif almanızı umduğum bir bölümle sizlerleyim😌🧚🏻♀️
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
...💚💚...
Emma'dan
Aracı...
Bana aracı demişti.
Bu, Aron ve amacı hakkında bir şeyler bildiğini gösteriyordu.
"Neden bana öyle dedin?"
Ortamda ki gergin sessizliği bozarak aklımdaki soruyu dile getirdim.
Karşımda ciddi bir ifadeyle dururken sorumu görmezden gelmişti.
"Neden geldin?"
Ona ayak uydurarak merakımı bastırdım ve sorusuna cevap vermek için bir iki adım öne çıkıp karşısında durdum.
"Anlaşma yapmak istiyorum"
Dikildiği yerde hareketlenerek ürkütücü bir şekilde etrafımda dönmeye başladı. Gözlerimle onu takip ederken vereceği cevabı bekliyordum.
"Elbette anlaşma yapmak için geldin" diyerek sözlerimi onayladı ve ardından da "çünkü düzeniniz ve huzurunuz bozulmaya başladı" diyerek sözlerini bitirdi.
Bir şeyler bildiğine artık tamamen emin olmuştum.
Uzun zamandır gelmemizi bekliyor olmalıydı.
Onun bana yaptığı gibi sözlerini görmezden gelerek "anlaşmayı yapacak mısın? İki taraf da kârlı olacak" dedim.
Sağ tarafımdan geçerek yeniden karşıma geçtiğinde kafasını dikleştirmişti.
"Aron'a ne olduğu?" diye sormasıyla afallamıştım. Onun ne alaka olduğunu çözememiştim.
Cevap vermek için kendimi toparlamaya çalıştığım sırada yanımda biten beden benden önce davranmıştı.
"O piç kurusu elementler diyarının ebesini sikip sizleri kullanarak katliam çıkarmayı düşünüyor. Eminim ki amacına ulaştıktan sonra sırada siz olursunuz"
Kasey'in sinirlerine hakim olamayıp görülerimi ötmesi bizi ne tür bir sonuca götürecekti emin değildim. Karşımdaki digof'un bakışları Kasey'i bulduğunda "demek kötü oldu" diye konuştu.
Bakışları beni bulduğunda bilmiş bir edayla "ikizlerin kanındansın," diyerek kısa bir an duraksayıp devam etti "hangisi baban?"
Gerçekleri mi söylemeliydim yoksa kabul ettiğimi mi?
Başımı dikleştirerek "Arthur" diye cevap verdiğimde karşımdaki digof yeniden hareketlenerek bu sefer de Kasey'le etrafımızda dönmeye başlamıştı.
