BÖLÜM 51: YAPACAK İŞLERİMİZ VAR-FİNAL

3.2K 192 30
                                    

---Dean---

"Selam anne. Selam baba." Dedikten sonra mezarlarının yanına oturdum. Babamın son isteği üzerine, onu son yolculuğuna, annemin yanında uğurlamıştık. Artık sonsuza kadar burada, yan yana yatacaklardı..

"Şey.. Sizi tekrar ziyaret etmek için niye bu kadar bekledim bilmiyorum. Ya da ne konuşmak için geldiğimi de bilmiyorum. Babamın ölmesi üzerinden ve Eve ile mücadelemizin üstünden koskoca iki yıl geçti ama anlatacak pek bir şey olmadı o zamandan bu zamana kadar. Galiba, sadece sizi özlediğimi söylemek için geldim." Dedikten sonra ilk göz yaşım yanağımı ıslattı.Onlarla konuşmak için, mezarlarının yanına gelmiş olsam bile göğe bakıp konuşuyordum. "Baba. Hani sana ilk bu kelimeyi söylediğimdeki sevincimi hatırlıyor musun? Neredeyse ölüyordun ama yine de, yeni konuşmaya başlamışım ve ilk söylediğim kelime babaymışçasına sevinmiştin. Aynı kelimeyi tekrar etmemi istemiştin benden. O gün, çok fazla söyleyemesem de, artık her gün, masmavi göğe bakıp, en az bir kez 'Baba' diyorum senin duyup ya da duymadığını bilemeden. Gerçi bu söylediklerimi de duyup duymadığınızı bilmiyorum. Belki de, sadece kendimi rahatlatmak için konuşuyorumdur. Bilmiyorum açıkçası."

"Anne." Karşımda bir dinleyici varmış gibi sesimin daha temiz, daha anlaşılır çıkması için bekledim. Boğazımdaki yumru sesimin çıkmasını engelliyordu neredeyse. "Oğlun evleniyor." Annem, sanki karşımdaymış gibi söylemek zor geliyor. Göz yaşlarım daha hızlı akmaya başlamıştı ancak bir yandan da gülüyordum. "Alex'le. Onu seviyorum anne. Eski hayatımla aramda kalan tek bağ o artık. Onun varlığı, seninle geçirdiğim zamanların kanıtı gibi bir şey. O benim için cidden çok değerli. Onunlayken sanki dünyadaki kötülükleri unutuyor, sadece iyilikler varmış gibi oluyorum. O bana cenneti yaşatıyor anne. Onunla hayatımın sonuna kadar mutlu olacağıma inanıyorum. Tabii hayatımın bir sonu varsa." Dedikten sonra tekrar bir kahkaha attım. Bu kahkahaların sebebi söylediğim şeylerin komikliği miydi yoksa ağlanacak halimle alay etmem miydi bilmiyorum."

"Eve ile savaştığımız o gün, John ve Llyod da ölmüş baba. Senle meşgul olduğum için fark edememiştim. Elena, John'un ölümüne fazla dayanamadı. Hatta hiç dayanamadı. Öldüğünün ertesi günü, bir bize değer verdiğini falan söylediği kısa bir not bırakıp evden ayrıldı. Telefon numarasını falan da değiştirmiş. Sürüden de ayrıldı. Yani artık bir omega. İstesem, belki de onun izini takip edip onu bulabilirim ama onun bulunmayı istediğinden pek emin değilim ve buna saygı duymam gerek. "

"Bu arada anne, Alyss, neredeyse ölmek üzereyken onu bulduğunu ve bir kurt adama dönüştürüp yanına aldığını anlattı bana. Onu ikinci bir kızın olarak gördüğünü.. O yüzden bu sevinçli haberi vermemin bir faydası var diye düşünüyorum. Alyss ve Leo da bizimle aynı anda evleniyorlar." Dedikten sonra, yine amaçsızca birkaç kahkaha attım. "Akrabamız ve tanıdığımız pek olmadığı için, nikah kıydıktan sonra, Peter'ın kafesinde küçük bir parti gibi bir şey yapmayı düşünüyoruz. Hem Peter, çikolatalı pastayı cidden süper yapıyor." Dedikten sonra sessizce bir süre oturdum ve gökyüzünü izlemeye devam ettim. Annemle babamın yüzünü, gökyüzünde canlandırdım. Fotoğraflarına hiç bakmasaydım, yüzlerini hatırlayamayabilirdim.

"Ee.Konuşacak bir şey kalmadı galiba ha? Ne dersiniz? Elimden geldiğince konuşmayı uzattım sizinle biraz daha oturmak için ama galiba gitme vaktim geldi. Hoşça kal anne.. Hoşça kal baba." Dedikten sonra mezarlıktan ayrıldım..

---Alexandra---

Dean'i mrak etmeden duramasam da bu mutlu günümü rezil etmek de istemiyordum.

Alyss ile birlikte, gelinlik seçmek için bir mağazaya gelmiştik. Ben, sade ve askıları olan bir gelinlik seçmiştim. Sadece nikah ve küçük bir partiden oluşan düğünümüz için gelinliği fazla görsem de Alyss, gelinlik giyme konusunda ısrar etmişti. Ben de onu kırmamak için, nikahtan sonra çıkarma şartıyla kabul etmiştim gelinlik giyme işini.

MELEZ ALFA (DOĞUŞTAN ALFA 2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin