BÖLÜM -2 Şaşkın Melis

70 8 0
                                    

O şaşkınlığım içinde orda dona kalmıştım.Hemen bizim lisenin karşısındaki liseye doğru yürüyordu.

İlginç evet hemde çok..

Ama ismini bilmiyordum Allah kahretsin!

Sonra karşı kaldırımdan bağırma sesi geldi evet o çocuk gidiyo elleri cebinde ahh ahh..

" Kızım hadi gelsenee!"

"Ne bağırıyorsun be geldik."

Adımlarımı hızlandırarak yürümeye başladım.

" Şş hızlı yürümeyi kes!"

Durdum ve ona doğru döndüm.

"Evet bişey mi var?"

"Ya çocuğa nasıl yapıştıysan artık."

Hafif gülümseyip yanağını sıktım.

"Şşt yerim seni kız çok mutluyum valla bak öyle böyle değil."

"Ha iyi o zaman sorun yok.Hadi sınıfa gidelim."

Okul 3 katlıydı üst tarafı Anadoluydu. Eski lisemizden iyidir.Hemen 2. kata çıkıp 12/B sınıfına girdik.Arka sıraların birine oturduk yan yanaydık.Duygu benim en iyi arkadaşım her şeyim ya o kız.

Sınıf baya temiz kalpli insanlarla doluydu.Bu beni çok mutlu etmişti doğrusu.

Duygu'nun Anlatımından..

Ya bu kız öyle tahtaya bakıyor.Ne düşünüyor bende merak ediyorum.

"Evet iyi bi sınıfa gelmişiz

"Hı - ha aynen aynen güzel sınıf.

"Meliiss!"

"Efendim ne oldu?"

"Pencerenin önüne bak"

Melis'in Anlatımından..

Duygu'nun söylediğini duyup yüzümü pencereye doğru çevirdim.

Nee! Hayır dimi olamaz. Şaka bu şaka diyin. Kamera var mı el sallıyalım.


Evet bilin bakalım onlar kimmiş Esra ve yanındaki sürtükler.. Geçen sene bize az kötülük yapmadılar.

" N'oluyo burda bizi farkettiler mi Duygu?"

" Farketmediler. Ya ben bunlarla aynı sınıf-"

" Aynen aynı sınıfta olmamız çok iyi."

Hoca birden içeri girdi. Sonra geçip koltuğuna oturdu. Okuldan bahsetti yeni bölümler falan filan..

Sonra tanışma faslı..

- Evet gençler sırayla kendinizi tanıtmanızı istiyorum. Kendimi tanıtıyım öncelikle. Adım Nurcan, bu okulda edebiyat öğretmeniyim. Sizinde sınıf öğretmeninizim aynı zamanda.

Evet kızım sen başla..

Pencere kenarından başladı.

Sıra bana geldiğinde ayağı kalkıp konuştum.

- Adım Melis. Soyadım Soylu. 16 yaşındayım. Bursa'dan İzmir'e geleli 3 ay oldu. Buraya arkadaşımla geldim. Annem özel şirkette sekreter. Babam o şirketin patronu.

"Kardeşin var mı Melis?"

" Hayır hocam kardeşim yok tekim."

Zil çalınca ben eve gitmeye karar verdim. Sıkıcıydı zaten acıkmıştım. Duyguya seslendim.

" Duygu acıktım ya bir şeyler yemeğe gidelim."

"Aynen bende hadi gidelim yoksa şuracıkta bayılacağım"

Bir döner salonuna gittik. Yukarı kata çıkıp bi masaya oturduk. Siparişleri verdikten sonra telefondan Face ye girdim. 23 okunmamış mesaj? Merakla açıp bakacaktım ki o çocuğun facesini bulmalıydım..

Araştırdım ama yok yok! Esra'dan bakalım bi de onun arkadaşları çoktur malum.

Siparişler geldikten sonra yemeğe başladık.

Sol elimde hala telefon çocuğu bulmaya çalışıyorum.

Ta ki öndeki masaya arkadaşıyla gelene kadar..!

"Yıhh hadi ama olamaz yüzü bana dönük!"

Ne söylediklerini can kulağıyla dinlemeye başladım.

"Sefa kanka ne yiyelim?"

Sefa? hım peki araştıralım.

Evet doğru Sefa Demir arkadaş ekle işte şimdi oldu :D

Bakalım Melis ve Sefa ne yapacaklar?
Diğer bölümde görüşmek üzere..





AŞKIN İZLERİTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon