SB-51- Olmak İstediğim Kişi

10.3K 482 76
                                    

Selamlar!

Multimedya; Selim

~ ~ ~ ~ ~ ~ ~ ~ ~ ~ ~
Kapıyı tıklattı. Girebileceğini söyleyen sesin üzerine içeri adımı attı. Egemen ile göz göze geldiğinde odada yalnız olmadıklarını fark etti.

"Enişte?" Egemen alışkanlık gereği, ablası bu adamı terk etmiş bile olsa enişte demeden edemiyordu. Selim'in uzamış saçları ve kesmediği sakalları, moturcu ceketi ile uyum sağlamış; karanlık bir hava bırakmıştı üzerinde. Egemen adamın oldukça kızgın bakan yeşil gözleri üzerine yutkundu. Onun ne isteyeceğini elbette biliyordu. Ama bunu söyleyemeyeceğine de emindi. Yine de sormadan edemedi. "Bir isteğin mi var?"

Selim elindeki uçak kayıtlarını masaya attı. Odada Cenk'in olduğunu görmesine rağmen bir şey dememiş ve söyleyecekelerinden çekinmemişti. "Bunlar ne Egemen? Bir sürü farklı uçak kaydı var. Hiçbirinden bir şey çıkmıyor."

Egemen kağıtları eline aldı. "Onları bulmanı istemiyorlar. Ben üzgünüm ama bunların ne demek olduğunu sana açıklayamam."

"Bana yerlerini söyle. Bak, sadece ablan değil. Çocuklarımı görmek istiyorum."

"Ona zaman ver enişte. Yol boyunca ağladı. Senin için kalmak ne kadar zorsa ona da gitmek o kadar zordu. Yaşadıklarını hazmettiği an sana geri dönecektir. Ablam zaten sensiz yapamaz. Ama zamana ihtiyacı var. Sana onun yerini söyleyemem. Çünkü neredeyse güvendiği tek insan benim ve sana söyleyip onun güvenini boşa çıkaramam."

"İsviçre..." Selim adamın sözlerine takılmadı. "İsviçre'de olduklarını biliyorum. Çetin üzerinde çalışıyor, eminim bulacaktır. Ama bulamadı diyelim; İsviçre'deki her kapıyı çalıp da onları bulacağıma emin olabilirsin Egemen. Keşke beni uğraştırmasaydın. Çocuklarımla kaybettiğim zamanın suçlularından biri olmazdın."

Egemen üzgün bakışlarını Selim'e yöneltti. "Enişte..." Yutkunup devam etti. Çünkü adamın katıksız öfkesini karşısında bundan başka bir şey yapmak elinden gelmemişti. "Ablam onları bulmanı istemiyor. Bana dedi ki, olanları hazmettiği zaman sana geri dönebilirmiş."

"Ne olanı..." Cümlesinin devamını küfürle tamamladı. Küfür edişine alışık olmayan iki çift göz kendisine çevrildiğinde aldırmadı. "Neymiş sebebi? Neden gitmiş? Benim yapmadığımı biliyordu. Neyin ikinci seferiymiş Egemen?"

"Sakin ol Selim." diyen Cenk'e başını çevirme gereği bile duymamıştı. Egemen'in masasının üzerine eğilmiş, olabildiğince çatılmış kaşları ile oldukça korkutucu görünüyordu.

"Ben nereden bileyim?" diyerek yanıtladı Egemen. "Ben de sana onu sormalıyım ya enişte? Ablamı o hale ne getirdi?"

"Ne hali?" Selim endişeyle burkulan yüreğine rağmen sert duruşunu değiştirmedi. Gözlerindeki endişe parıltıları belli olmasa Egemen onun bu soruyu alışkanlıktan sorduğunu düşünebilirdi.

"Nasıl anlatayım? Çok bitkin... Ya bir kere gözleri gerçekten umutsuzca bakıyor. Dönmekten de korkuyor. Karşısında bulacağı adamdan da. Yüzleşmekten de...Anlıyor musun? "

"Onu bulacağım."

"Yerini sana ben söylemediğim sürece bulamazsın enişte. Ev kendi üzerine değil. Hiçbir hastane kaydı yok. Kredi kartıyla asla alış veriş yapmıyor. Telefon kullanmıyor. Analatabildim mi?"

Selim sinirle dişlerini sıktığında Egemen geriye yaslanmaktan vazgeçti. Selim çıkmak üzere arkasını döndüğünde ona hitaben konuşmaya başladı. "Yerlerini söyleyemem enişte."

"Egemen," diyerek arkasını döndü Selim. "Bir gün baba olursan, ne hissettiğimi anlarsın. Eğer bir gün baba olursan; kendini benim yerimde bir kez olsun düşün olur mu?"

SON BAKIŞ ~ Son Durak Serisi 1 *DÜZENLENECEKTİRWhere stories live. Discover now