12. Bölüm

5.7K 403 13
                                    



"Senin dünyaya bakan penceren kirliyse benim çiçeklerim sana kirli görünür."



Bölüm Şarkısı: Empire Of The Sun - We are The People



Geçmiş zaten hayatımın bir parçası olurken gelecekte pusu kurmuş bir düşman gibi önümdeydi. Benim tek sorumlu olduğum şey bugünümdü. Bugünümü şekillendirebilirdim ya da bugün yapmak istediğim her şey için yeni bir adım atabilirdim.

Oysa ben, günümü planlamak yerine durmuş yarın ne yapmam gerektiğini düşünüyordum. Deniz'in ölüm yıldönümü bu kadar çabuk nasıl yaklaşmıştı bilmiyorum ama hiçbir şekilde zaman durmuyordu.

Sen üzgün olsan da mutlu olsan da o lanet zaman ilerlemeye devam ediyordu. Tüm bu düşünceler eşliğinde kulağım da çınlayan telefon sesinden kurtulmak için parmağımı ekranda kaydırdım.

"Babacım?" dedim mutlu çıkarmaya çalıştığım sesimle.

"Nasılsın Sahra'm?" dedi karşıdan temkinli gelen bir sesle.

"İyiyim baba sen?"

Bir yandan bunun güvenlik amaçlı bir konuşma olduğunu da biliyordum. Her ne kadar ısrar etseler de Ankara'ya dönmemiştim. Asya ve Sinem de benimle olduğu için merak etmemeleri gerektiğini belirtmiştim. Sadece bir köşede kendi yasımı tutabilmeliydim.

Babamın sesiyle kendi iç sesimden koparak gerçeğe döndüm.

"Biz de iyiyiz kızım. Asya ve Sinem nasıl oradalar değil mi?"

"Buradalar merak etmeyin."

Zaten babamda daha fazla konuşma gereği duymadan telefonu anneme tutuşturmuştu. İkisi de tedirgindi farkındaydım. Bende olabildiği kadar neşeli çıkardığım sesimle onları ikna edecektim.

Kısa süreli bir ikna konuşmasından sonra annem kızlarında numaralarını alarak telefonu kapatmıştı. Olur da bana ulaşamazsa diye.

Bana neden ulaşamayacaktı onu da anlamamıştım ama. Gerçekten kendimi öldürecek falan değildim sonuçta. Birkaç sefer aklımdan geçmiş miydi? Belki.

Ama itiraf edin kimin bir kez bile aklından geçmemiştir ki bu. En basitinden kıçı kırık bir lise aşkından sonra bile düşünülmüştür.

Ama artık ben ne aşıktım, ne de liseli. Bunun farkında olmalılardı.


---


Günün öğlene yaklaşmasıyla birlikte kızlar odalarından çıkarak yanıma geldiler.

"Burada uyku düzenim resmen çöktü." dedi Asya öğlen uyanmasından kaynaklanan pişmanlıkla. Sinem de onu destekledi.

"Bir de bana sor."

Bense günlerce uykusuz dayanabilecek biri olarak sade bir 'tünaydın'la cevapladım.

Yaşadığım her şeyi, hayatımda olan her şeyi en ince ayrıntısına kadar bilen kızlar yarının önemini bilerek günlerdir durgunlardı. Sanki hissettiklerimi hissediyorlardı. Beni her zaman destekleyen bu kızlara duyduğum minnetle birlikte yüzlerine baktım.

SON YALANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin