KUMA 18.

48.4K 1.4K 188
                                    

Keyifli Okumalar...

Genç kadın bir hışımla uyandı. Derin derin nefesler alırken bir yandan da beyni gördüğü rüyayı zorluyordu. Yaklaşık iki haftadır her gece gördüğü rüya genç kadında büyük bir korku izlenimi yaratmıştı. Aynı rüyayı üst üste iki haftadır görmesi hayra alamet değildi..

Elleri ile gözlerini ovaladı. Uykusu açılmıştı, bu saatten sonra uyuyamazdı da. Yanında uyuyan kocasına baktı. Uykusunun en güzel yerinde olduğu belliydi. Yüzünde ki sert ifade silinmişti, zaten uyurken melek olmaz mıydı insanlar? 

Genç kadın ayağına terlikleri giydikten sonra, köşede duran komidinin üzerinden sabahlığını aldı. Sabahlığını üzerine geçirirken ses çıkarmamaya da gayret ediyordu. Şuan kocası uyuyordu ve son günlerde uykusuzdu. Derin ve iyi bir uyku çekmesini istiyordu. 

Yavaş adımlarla odasından çıktığında gözü ister istemez etrafı taradı. Gecenin bir saatinde herkes odalarına çekilmiş uyuyordu fakat Şevval iki haftadır, her gece gördüğü rüyayı tekrardan gördüğünden uykusu açılmıştı. Genç kadın mutfağa indi, dili damağı kurumuştu. Sürahiden kendine su doldururken konağın sessizliği de genç kadını ürpertmişti. 

''Af Allah'ım af.'' dedi genç kadın. Su bardağında ki suyu kafasına dikerken de son günlerde yaşananları göz ardı etti. 

Yaklaşık iki hafta önce gördüğü rüya genç kadını zorlarken, bu rüyayı her gece görmesi de beynini adı bilinmez denklemlere gönderiyordu. Her gece Mirzah'ın Darçin'i seviyormuş gibi gördüğü rüya genç kadının canını sıkmıyordu, ya da üzmüyordu. Önceden olsa kim bilir paramparça olurken şimdi hiç bir şey olmamış gibi hayatına devam ediyordu. İşin garip kısmı da buydu ya. Ne olmuştu Şevval'e? 

Genç kadın başını iki yana sallayıp, tekrardan odasına gitmek için mutfağın çıkışına ilerledi. Tam merdivenleri çıkıyordu ki bir ses olduğu yerde durmasını sağladı.

''Şevval, ne işin var burada, bu saatte?'' diye sordu Armina. Şevval ise arkasını dönüp gülümsedi. 
''Hiç bir şey yok. Sadece uykum kaçtı, biraz da susayınca su içmeye geldim.'' dedi genç kadın.

Armina başını olumlu anlamda sallarken, Şevval 'iyi geceler' deyip odasına geçti.

Sabahlığını üstünden çıkartırken, birden bire üstüne çeken uyku tomurcukları genç kadının esnemesini sağlamıştı. Genç kadın uykusunun açılmaması için hızla yatağına girdi. İlk başta Azad kıpırdansa da daha sonra kollarını Şevval'in beline sarmalamıştı. 

İki haftadır her şey yolundaydı. Azad, Şevval'in yanında kalıyordu, bebek için. Bazı gecelerde ise Armina'nın yanına gidip orada kalıyordu. Yatmadan önce iki karısından da öpücüğünü alıyordu genç adam. Konak iki haftadır sakinken, Azad'ı sinirlendiren başka bir husus vardı.

Darçin'in söyledikleri hala aklında çınlıyordu. Nasıl olur da karısına bunları derdi. Hangi hakla, hangi samimiyetle...

***

Sabahın en güzel saatlerinde uyanan genç kadın esnedi. Hala uykusu vardı fakat hazırlaması gereken bir kahvaltı masası vardı. Alelacele sabahlığını üstüne geçirdi. Yanında mışıl mışıl uyuyan adam hala uykudaydı. Genç kadın ise kararsızdı, uyandırsa mıydı? Yoksa uyandırmasa mıydı?

En sonun da yatağın köşesine geçip Azad'ı yavaşça dürttü. 
''Azad, hadi kalk.'' diye seslendi genç kadın. Azad ise homurdanarak arkasını döndü ve uykusuna devam etti. Genç kadın kocasının bu haline gülümseyip diğer tarafına geçti yatağın. Kocasını tekrardan dürterken bir anda yatağa düşmesi sonucu ağzından çıkan küçük çığlık genç adamın da homurdanmasına sebep olmuştu.  Kollarını karısının beline daha da sıkı bağladıktan sonra geriye döndü ve bu sayede karısını altına aldı. Şevval neye uğradığını şaşırırken diğer yandan da kocasına anlamaz gözlerle bakıyordu.

KUMADonde viven las historias. Descúbrelo ahora