TEACHER'S LOVE 3(HUNHAN TEXTING)

1.3

YN : Evetttttt 3. sezonun daha sonuna geldikk *0* *0* Gerçekten okunup ilgi görmesi beni çok mutlu ediyor :') Bugün 4. sezon olan XIUCHEN de gelecek :') hepinizi seviyorum. Geriye sadece 2 çift kalıyor BaekYeol ve KaiSoo onlarda geldikten sonra hepsinin bir chat grubunda toplandıkları bir texting'e başlamayı düşünüyorum :')

Sehun sinirliydi. Kızgındı.Kalbi kırıktı. Ama gene de Luhan'ın sözünü dinleyip eve gelmişti. İçeri girip anahtarı kaseye bıraktı. Ses yoktu. Ona gelmesini söylemesine rağmen kendisi eve gelmemiş miydi? Umutsuzca nefes verip kendini koltuğa attı. Oda da hiç bir hazırlık yoktu.Belki ona süpriz bir parti yapar diye düşünmüştü. Ama Luhan galiba gerçekten odunun tekiydi. Hiçbir şey için zahmete girmemişti. 

Sehun gözlerinin dolduğunu hissetti. Kendini önemsiz hissetti. Belki de Luhan sırf ona acıdığı için sevgilisi olmayı kabul etmişti. İlk göz damlası  yere düşerken boğazından kaçan hıçkırığa engel olamamıştı. Gözlerini elleriyle ovuşturup ağlama noktasının doruğuna ulaşırken yumruk olmuş ellerinin sıcaklıkla kaplandığını hissetti. 

Islaklık yüzünden birbirine yapışmış olan kirpikleri aralanırken ona gülümseyerek bakan Luhanla göz göze geldi. Gözlerinde şefkat vardı. Sehun'un yanağında elini gezdirip gözlerini sakin şekilde okşadı.

-Ağlama..

Sehun boğazından kaçan hıçkırık ile başını çevirirken Luhan'ın elini ittirdi.

-Sadece bir mesaj bile atabilirdin çok boktan hissediyorum.

Luhan duyduğu ile sakince bakarken Sehun birden hıçkırarak ağlamaya başlamıştı. Genç adam yutkundu. Eli ayağı birbirine dolanmıştı. Ne yapacağı konusunda hiç bir fikri yoktu. Sadece Sehun'u iki koluyla sıkıca sarıp göğsüne çekti. Şuan ona ne söylese dinleyeceğe benzemiyordu. O yüzden en iyisi susmak ve sarılmaktı.

-Bana acıdın mı Luhan

-Bu yüzden mi beni kabul ettin

-Beni sevmiyor musun

-Yoksa senin için çok mu küçüğüm

-Çok mu zayıf biriyim

-Beni hafife mi alıyorsun

-Yoksa önemli biri değil miyim ben -ımp

Sehun dudaklarına kapanan Luhan ile ıslak gözlerini kırpıştı. Luhan'ın dudakları Sehun'un acı çekerek atan kalbini sakinleştirirken küçüğün hıçkırıkları yavaş yavaş yok oluyordu. Luhan dudaklarından ayrılırken miniğin yüzündeki ellerini geri çekmedi. Sehun ne kadar gözlerini kaçırmaya çalışsa bile gene kendini genç adama bakarken buluyordu. 

Luhan yüzündeki gülümsemesini bir an bile soldurmadan ayağa kalktı. Sehun'un elini tutup içeriye doğru götürmeye başladı. Sehun usul usul arkasından gelirken yatak odasının kapısını açıp kenara çekildi.

Sehun geldiğinden beri kendine ait odası var. Luhan'ın yatağı tek kişilik olduğu için beraber uyumakta sıkıntı çıkıyordu ve bu yüzden sadece 1-2 kere beraber uyumuşlardı. Sehun her zaman Luhan ile uyumak istese bile genede ses etmemişti.

Ne yapacağını bilemez adımlarla içeriye ilerledi. Çift kişilik bir yatak..İki kişi için yeterli olabilecek bir gardrop... Camekan önündeki 2 kişilik çalışma masası... Ve başını kaldırdığında gördüğü ikisinin ilk fotoğraflarının puzzel şeklinde yapılmış hali duvardaydı.. Büyük olasılıkla 1.500 parçalıktı ki bu kimin umurunda. Oda beyaz ve lila renklerindeydi.

Sehun'un ağlak gözleri tekrar dolmaya başlamıştı.Ne hissedeceği ne söyleyeceği konusunda hiç bir fikri yoktu. Sabahtan beri Luhan'ı azarlamış ona kızmıştı.Ona içinden etmediği küfür kalmamıştı. Ama belli ki Luhan sabahtan beri bu oda için uğraşıyordu. Beline dolanan kollar ile yüzü iyice kızarmıştı.

-Ben özür dilerim.. Ben sandım ki...yani şey....

Luhan hafifçe kıkırdayarak Sehun'un boynuna burnunu sürttü.

-Seni kızdırıp ağlatmaktan sadist bir şekilde zevk alıyorum Hunnie...

Sehun Luhan'ın kolları içinde tamamen ona dönüp kollarını boynuna sardı. Gözlerinden hala yaş geliyordu. Luhan miniğinin yanağını okşarken dudaklarını kulağına sürtüyordu.

-Burası artık bizim odamız..İyi ki doğdun Oh Se Hun

-İyi ki doğdun ve iyi ki hayatımdasın minik ergen..

Sehun derin bir nefes verip Luhan'ın dudaklarına minik bir öpücük kondurdu.

-Bu zamana kadar dünyaya gelmiş olmamın tamamen bir israf olduğunu düşünürdüm. Ve seni gördüğüm gün beri bu düşüncelerimden arındım. İyi ki doğmuşum. Yoksa seni asla göremezdim.

İkisi de hafif şekilde kıkırdarken Luhan Sehun'u çenesinden tutup öpmeye başladı. Yavaş yavaş yatağa doğru minik bedeni sürüklerken dudaklarıyla onu tamamen kendine esir almıştı. Sehun kendini Luhan'a salmaktan bir an bile tereddüt etmemişti. Bedeninde olanan sıcak eller..Boynuna sürten kadifemsi dudaklar...yüzüne çarpan o büyüleyici nefes...

Sehun tamamen uyuşmuş tamamen hipnotize olmuş hissediyordu..Bacak arasında hissettiği dudaklar ile inlemeleri ritimsel bir boyuta taşınırken bir an bile korkmadı. O Luhandı. Onun hayatını renklendiren kişi. Geçmişin hiç bir önemi yoktu. Sehun doruklara geldiğini hissederken kendini tamamen Luhanın ağzına salmıştı.

Luhan ağzındaki çileğimsi tatla hafifçe gülüp dudağının kenarını sildi. Sehunun hem utanmış hemde arsız hali onu kendinden geçirtebilecek nitelikteydi. Kendini okşarken genç çocuğun üzerine eğildi.

-Korkuyor musun

-Hayır.

-Bana güveniyor musun

-Evet. Peki beni sevecek misin ?

Luhan Sehun'un kulağına iyice eğilip kulak memesini dişlerinin arasına aldı.

-Sonsuza kadar Oh Se Hun

-Sonsuza kadar Xiou Lu Han