Ölümcül Savaş: Gölgeler Dünyası

Gerçekler

Multimedya: ROLLY (Alice'nin koruyucusu olan Boynuzlu)

Marry teyzem bana dolmuş gözlerle bakıyordu.

"Seninle gurur duyuyorum. Bunu da beraber atlatacağız. Ama eğer ki bunu yapmak istemessen seni anlarım yani anlarız. Her şekilde senin yan -"

teyzem sözünü tamamlamadan sözünü kestim.

"Marry teyze gerçekleri söyle artık!"

Bir şey demeden yürümeye başladı. Bende arkasından

"Daha beni ne kadar oyalamayı düşünüyorsunuz?"

"Önce içeri girelim. Tamam mı? Daha güvende oluruz!"

Gerçekleri öğrenmek için herşeyi yapardım. Bunun için sadece kafamı salladım. Arkadan biri elimi tutunca kim olduğuna bakmak için kafamı dönecektim ki sesinden kim olduğunu anladım.

"Sakin olmaya çalış, eğer ki bize güveniyorsan, bana güveniyorsan."

"Tamam söz veriyorum sakin olacağım."

Gülerek yürümeye başladı. Elimi tuttuğu için doğal olarak bende yürümeye başladım. Orman o kadar sessizdi ki aynı rüyamda ki gibiydi. Sonra Marry teyzem durunca bizde durduk. Elini öne doğru uzattı. Bir şeyler söyledi. Sonra yer bir kapı misali açıldı kocaman bir boşluk oluştu. Bende şaşkınlıkla açılan yere bakıyordum. Şaşkınlıktan dilim tutulmuştu. Sadece hareket etmeden açılan kapıya bakıyordum.

"Oraya mı gireceğiz?"

Dedim. Ian gülerek yürümeye başladı.

"Burası hepimizin güvende olacağımız yer. Bizim bölgemizdir. Bizi burada kimse bulamazlar. Birnevi burası gizli bir geçit."

"Peki beni nasıl buldunuz? Onlar beni kaçırdıklarında sizden herhangi biri yanımda yoktu?"

"Aslında seni biz değil koruyucun buldu. Onunla senin aranda çok farklı bir bağ var! Aslında hepimizin boynuzluları arasında bir bağ vardır. Ama sizinki çok ayrı Senin tehlike de olduğunu bizlere o söyledi bizlerle iletişime geçerek! Sen oradayken güçlerini kullandığın için seni daha çabuk hissedebildi. Ve de biz seni bulabildik."

"Beni koruyucum buldu yani öyle mi?"

"Evet koruyucun buldu seni!"

Marry teyzem açılan yerden içeriye girdi. Bende arkasından içeriye bakınca aşağıya doğru inen merdivenler vardı. Ben merdivenlerden aşağıya doğru inince Ian da arkamdan indi. Kocaman bir yerdi burası bir sürü kapıları vardı. Upuzun bir koridoru vardı. Marry teyzem durunca bizde durduk. Sonra bana dönüp

"Gerçeklere hazır mısın? Alice."

"Sonuna kadar hazırım."

Marry yüzünde buruk bir gülümseme ile anlatmaya başladı.

"Annen ve baban seni hep kaçırdılar!"

"Ne demek hep kaçırdılar? Neden ki!"
Tanımadığım orta yaşlardaki kadın konuşmaya başladı.

"Çünkü seni her yerde aradılar. Eğer seni bulsalardı öldürürlerdi."
Marry teyzem devam etti.

"Şimdi beni kim aradı diyeceksin ben söyleyeyim. Mortallar. Mortallar Volwexx'in adamları onun topluluğudur.

"Volwexx kim?"
Orta yaşlı adam devam etti.

"Bizim yani iyilerin baş düşmanı, kötü büyük büyücü!" Benim yaşlarımda olan kız gülerek konuştu.

"Tabii senden sonra!"
Şaşırmış bir halde onlara bakıyordum. Sesli bir şekilde yutkunup

"Onlar beni kaçırdıklarında bir adam bunu söyledi ama pek sallamamıştım."
Marry teyzem devam etti.