7. ɮöʟüʍ | Kurtkadın

262 142 135
                                    

Multi:Funda'nın kurtkadın hali

Öncelikle sizle önemli bir şey hakkında konuşmak istiyorum. Başlamadan burayı okumanızı istiyorum:
√ Bir önceki bölümde Funda neden bu kadar duygusal bir karakter diye yorumlar aldım. Sizi dikkate alarak Fundayi daha güçlü bir karakter yaptım ama asla kitaba ismini veren korkakliğini ondan alamam. Kitabımı okurken ismine de dikkat etmenizde fayda var Canlarım, sizi seviyorum. Sadece açıklamak zorunda hissettim. Keyifli okumalar.💕

Evren'in yere doğru kayan güçsüz bedeni tok bir sesle yerle buluştu. Kızarmış yüzünü kaldırmaya bile mecali yokmuşçasına kafası öne arkaya bir yükmüşçesine sallanıyordu. Elleriyle yerden destek alarak derin nefesler aldı. Feri sönmüş mavileri güçlükle gözlerime tırmandı. Onu bu kadar güçsüz görmek nedense gururumu okşamış, çok güçlü, tecrübeli bir adamı yenebiliyor oluşum damağımda tarifi eşsiz bir tat bırakmıştı.

Nefes nefese kalıp, konuşmak için çabalayan Evren'e tepesinden bakmak bana yaptığı onca şeyden sonra hakimiyet elimdeymiş gibi hissettiriyordu. Gözleri zorlukla gözlerime tırmandı ve kendini konuşmak için zorladı.

"Eğer ben de patlayabilseydim zarar görmezdim." Öksürükleri konuşmasını kesmesine sebep oldu. Başını indirip boğazını ovalayarak yüzünü acıyla buruşturan Evren'e ifadesiz, kontrollü ve içimdeki gücü bastırmaya çalışarak bakıyordum. Tekrar kendine gelip boğazının moraran yerlerinde ellerini ovalar şekilde gezdirirken konuşmaya devam etti.

"Fakat bu haldeyken hiçbir şey yapamam." Bu söylediği canını sıkıyormuşçasına çenesi kasılmış kaşları çatılmıştı.

"Evren patlaman lazım gittikçe zorlanıyorum. Vücudumu parçalayıp dışarı çıkmak için çabalayan bir güç var sanki içimde ve ben daha fazla karşı koyabileceğimi zannetmiyorum. Her ne yapacaksan çabuk yapmalısın." Dedim dişlerimi sıkıp yukarıdan ona bakarken.

"Bu kadar zayıfladıktan sonra dinlenmeden patlayamam. Tüm gücümü... " Kaşlarını çatıp çenesini sıkı sıkıya kenetleyerek gözlerini sımsıkı yumup açtı.

"Gücümü emdin." Dedi tükürür gibi. İlk bıraktığım halinden daha iyiydi şimdi. Artık boynunu ovmuyor, nefes nefese kalmıyordu.
"Her neyse bunun hakkında daha fazla konuşmak istemiyorum; ki senin de dinlemeye vaktin yok." Tepesinde artık gücün zorlamasından zıplayan bana sırıtıp göz kırptı.
"Ben patlayamam, sen patlarsan da ölürüm. Seni durdurabilmek için de yalnızca bir yol var; fakat bu imkansız." Dedi endişeyle dudaklarını büzüp kaşlarını olağanca çatarak.

Zıpladığım yerde duraksayıp içimdeki güce meydan okuyarak Evren'e doğru eğildim.
"Bak, artık sınırdayım daha fazla dayanamam Evren. En küçük ihtimali bile değerlendirmeliyiz." Dedim umutsuz mavilerine umutla bakarken. Evren ölmemeliydi, bir çare vardı ve ben ne olursa yapmaya hazırdım.

"Bu imkansız." Başını iki yana umutsuzca sallayıp kaşlarını çatmıştı.

"Hiçbir şey imkansız değildir, Evren. Lidersiz kalmamı, Fortest'in başına bela olmamı istemezsin ha?" Dedim burukça gülümseyerek. "Daha başına çok bela açacağım, Evren. Kısa yoldan öldüremem seni." Boyumu tamamen eşitledim; karşısına bağdaş kurup öne arkaya sallanıp gücüme karşı koymaya çalışırken.

Evren burukça gülümseyip başını onaylar bir şekilde salladı.
"Tamam" dedi kararlı bir şekilde.
"Bunu söylemenin benim için ne kadar zor olduğunu biliyorsun ama yiğidi öldür hakkını yeme derler. Çok güçlüsün, beni..." Başını yan çevirip sert bir nefes verdi.

ʄօʋռɨҡʟɛʀ| Ürkek Kahraman (Düzenleniyor)Unde poveștirile trăiesc. Descoperă acum