Kapının kilidini yavaşça açıp dışarı çıktım.
Onunla karşılaşmak istemiyordum.Üzerime aldığım hırka ve baş örtüsüyle beraber telefon ve yandaki evimin anahtarı da vardı elimde.
Dış kapıya doğru yürüyordum ki kütüphaneye çevirdiğimiz odadan Selim'in sesini duydum.
Kur-an okuyordu.
Aralık kapıdan onu izledim. Elleri dizlerinde yumruktu ve önünde açık olan Kur-an'ı Kerim'i okuyordu.Bir an içimdaki kırgınlık uçup gitti sandım öyle sesini duyunca.
Ama sonra yanağımı ıslatarak bir yaş düştü zemine.Sessiz bir şekilde dış kapıya doğru yürüdüm.
Üzerinde anahtar yoktu.
Kapıyı açmaya çalıştım.
Açılmadı.Ayakkabılığa fırlattığım anahtar geldi aklıma. Oraya doğru baktım. Yoktu.
Kapıyı zorladım. Açılmadı.
Bir iki kez daha zorladım.
Başka anahtarları aradım çekmecelerden.Ama bulamadım.
"Bir yere mi gidiyorsun?"Arkamı dönüp ona baktım.
"Evime gitmek istiyorum. Anahtarı verir misin?"Elimdeki telefonu sıkıyordum.
"Vermem."
Sakin olmak adına derin bir nefes aldım."Senin evin burası."
Gözlerimi kapattım. Karşısında bu konu için ağlamak istemiyordum.1
2
3
4
5
6
7
8
9
10"Selim anahtarı verir misin?"
Gözlerimi açtım ve ona baktım."Hifa-"
"Anahtarı ver!" diye bağırdım.
İçinizden ona kadar saymanız gram işe yaramıyor.O benim aksime sakince bakıyordu.
Cebinden anahtarı çıkarıp bana verdi.
Anahtarla kapıyı açtım ve ona dönüp anahtarı fırlattım.
Nereye fırlattığımı göremeden arkamı dönüp dışarı çıktım.Kapıyı da ardımdan çektim ve bahçeden diğer evin bahçesine girdim.
Elimde diğer anahtar ile kapımı açtım ve içeri girip ardımdan kitledim.
Gidip balkon kapılarını mutfağın bahçeye açılan kapılarını da kitledim.
Işıkları açmadan öylece durdum.Çok tepki vermiyordum.
Aşırı tepki vermiyordum.
Hak ediyordu.Yatak odasına girdim. Tüm kıyafetlerim orada kalmıştı.
Sinirle soludum.
Fevri davranmıyorum...Bir saate yakın öylece bekledim. Sonra zil çaldı.
O gelmiş olamazdı dimi?Kapıya doğru gittim.
Büyük ihtimalle oydu."Selim git!" diye bağırdım.
"Hifa benim Mislina. Açar mısın kapıyı?"
"Selim yanında mı?" diye sordum. Gece tek başına gelmiş olamazdı dimi?
"İçeri gelmeyecek beni bırakmak için burada sadece." dedi.
Kapının kilidini açıp, araladım."Gel." diye fısıldadım. O içeri girerken ileride karanlıkta sadece bana bakan soğuk adamı gördüm.
Kapıyı kapattım.
"İyi misin?" diye sordu Mislina.
"İyi değilim." diye cevap verdim.
Onu Selim getirmişti yalnız kalmayayım diye.
Yine beni düşünüyordu."Olayı bilmiyorum ama yeni evliler arasında olur böyle şeyler. Yani herhalde olur. Malum daha önce evlenmedim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AFİHİFA
SpiritualASKIDA / Hani her insan kendi hayatının baş rolüdür diye bir söz var ya. Her insan kendi yalanlarının baş rolüdür. Hayat doğru yazılır. Yanlış yaşanır... \/\/\/\/\/\/ "İsmini neden sevmediğini anladım Hifa." dedi önümde diz çökerek. "Neden?" diye...