Bonus 1

18.6K 1.2K 194
                                    

Hollaaaa!

Şimdi bunun ne olduğunu bilmiyorum.
Kesit değil çünkü bölümün içinde geçmiyor, bölüm de değil çünkü bölümleri hala Nora anlatıyor. Ben kendisine 'bonus' ismini verdim. Böyle bir şeye daha önce denk gelmedim, o sebeple ne bilmiyorum ama bu her neyse İlkyaz'ın içinde bunlardan olacak. 
Açıklamaya çalışırsam şöyle, farklı karakterlerin gözünden sahne şeklinde bonuslar gelecek. Uzunluklarını şu an bilmiyorum ama ben birer sahne boyutunda düşündüm, yani bölümlerden oldukça kısa olacak. 
Bakış açısı değiştirmenin hikayenin ruhunu bozduğunu düşünsem de gelen talepler doğrultusunda böyle bir çözüm buldum. Umarım seversiniz. 
Eğer severseniz, okuduğunuzdan memnun kalırsanız lütfen oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin. 

İrem Pelin x



●EKİN GÖKSOY●

Nora kapıdan çıktığında baş ağrımı geçirmek için burnumun üstünü sıktım. Migrenim beni çok bekletmeyeceğe benziyordu. Birkaç saat sonra başımı kopartmak isteyeceğimden eminim, şimdilik gözlerimden ve boyun kökümden saplanan ağrının adımları hissediliyordu.

"Başın mı?" diye sordu Sıla, yanımda oturmuş hala elindeki cipsi yiyordu.

Odanın içi sigara ve cips kokuyordu, ikisinden de nefret ederdim. Başım ağrıdığı zamanlarda minicik ses çıkartan her cisimden de nefret ederdim ama Sıla'nın hemen yanımdan gelen sesiyle gözlerimi açıp ona baktım.

"Tutacak gibi." dedim. Gibi yersizdi, tutacaktı, biliyordum.

Yerinden kalktı, masanın üstündeki küllüğü ve cips tabaklarını toparladı. Hepsini mutfağa götürdü. Odaya döndüğünde balkon ile salonu ayıran yere kadar uzanan sürgülü pencereyi açtı. İçeriye dolan havayla tekrar gözlerimi kapattım.

Başım şiddetini arttırmıştı. Yüzümü buruşturdum.

"İç."

Sıla çaprazımda elinde bir bardak su ve ağrı kesici ile duruyordu.

İlacı alıp yuttum, sudan bir yudum alıp sehpaya bıraktım. İlacın etki edeceğini düşünmüyordum ama Sıla'ya karşı gelmektense boyun eğmeyi kabul etmem oldukça eski bir zamana dayanıyordu.

Liseye.

Lisede erkeklerin olduklarından daha haylaz ve işe yaramaz olduğu düşünülürdü. Sıradan erkekler için bu böyle olabilirdi ama benim için lise şimdi olduğum kişinin temellerini atmıştı. Matah biri olduğumdan ya da kendimi istediğim kişi kıldığımdan değildi. Sadece lisede doğru tercihler yapmıştım ve o tercihleri hayatım boyunca bir şekilde devam ettirmek için kendime söz vermiştim. Maddelerin yazılı olduğunu bir defter tuttuğumdan değil ama sekizinci madde tam olarak şunu söylüyordu;

Sıla Aslan her zaman haklıdır.

"Gerildiğinde migrenin tutuyor biliyorsun."

"Biliyorum." dedim, başımı tekrar koltuğa yaslayıp.

"Hem siz ne zamandan beri Ege ile kavga ediyorsunuz?"

"O kız geldiğinden beri." dedim, gözlerimi kapattığımda yanıma oturdu.

Bu kez biraz daha yakınıma...

"Çok mu ağrıyor?"

Sesi azarlar tondan uysal tona transfer olmuştu.

"Ağrıyacak."

"Neden taktın bu kıza bu kadar? Ne var yani, Ege'ye destek oluyor."

Sakin kalmaya çalıştım. Sesimin yükselmemesi için yutkundum.

İLKYAZWhere stories live. Discover now