Ay Ruh

Büyükanne

(Multimedia:Mona)

Yeni öğrendiğim ,benim gözümde varsayımsal dünya dışında her şey yolundaydı.Bunu kabullenmekte hala zorluk çekiyorum.Babamın benim için çektiği videoları izledikten sonra kafamda gerçekten çokça sorular oluştu ve bu soruları anneme sorduğum zaman pek bir bilgisi olmadığını söyledi çünkü babam ona eski hayatından pek bir şey anlatmazmış.Ben de sorularımı James e sormaya karar verdim ,nasıl olsa uzun bir süredir o hayatın bir parçası.Okul broşürlerinide alıp evden çıktım.
Aiden ların kapısının önünde 2 tane siyah jeep vardı şu siyasi kişilerde bulunanlardan ve arabanın önünde korumalar bekliyordu.Ne kadar merak etsemde şu anki konularım benim için daha önemliydi o yüzden yürümeye devam ettim.Artık sonbahara yaklaştığımız için sıcakla beraber hafif rüzgarlar esiyordu.En çok bu hoşuma gidiyordu.10 dakika sonra James lere varmıştım.Kapıyı çalınca kapıyı Katty yenge açmıştı.
-Nasılsın Mona?
-İyiyim Katty.Sen nasılsın?
-Bende iyiyim hadi gel içeri,Ben şimdi James e haber veriyorum.
Katty amcamın ikinci eşiydi o yüzden yaşı bize biraz daha yakındı ve halimizden anlıyordu anlayışlı bir insandı.Hem James e kendi öz oğlu gibi bakıyordu.Karşıdaki koltuğa geçip oturup James i beklemeye başladım.
-Tatlım James gelene kadar bir şey istermişim?
-Aslında şu senin ünlü keklerinden varsa hayır demem?
-Dün bitmişti ama yenisini yaparım hemen.
-Bittiyse zahmet etme.
-Bir daha duymayayım öyle şey hemen yapıyorum.
Katty mutfağa geçip müziği açmıştı.Müzikle yapınca yemeğin daha lezzetli olduğuna inanıyordu.
-Merhaba kuzen.
-Merhaba James.
Her zamanki gibi uykulu haliyle gelmişti.
-Seni buraya hangi rüzgar attı.
-Bence sen ne olduğunu gayet iyi biliyorsun James.
-James dediğimize göre kızgınız sanki biraz.
-Haklı olabilirsin.
-Hadi gel odaya çıkalım Katty rahatsız olmasın.
-Katty biz odama çıkıyoruz.
Masadaki broşürleri alıp yukarı çıktık.Ben içeri girdikten sonra James kapıyı kapattı.
-Ne zaman söyliycektin?
-Sakin ol Katty.Hadi geç şöyle otur öyle konuşalım.
-Şu anda oturmak istemiyorum James.Neden söylemedin?Hani hiç bir şey saklamayacaktık?
-Şunu öncelikle bilmekisinki ben sana söylemek istedim ama babam ve Amcam buna karşı çıktı.Math amca kendisi söylemek istiyordu sana.
-Olsun yine de söyleyebilirdin!
-Bilemiyorum Mona, o dünya biraz daha karmaşık öğrenince sende anlayacaksın bazı kurallar var.
-Evimize dün iki kişi geldi ve beni okula çağırıyorlar benim kafamda çok karıştı.Aklımda bir sürü soru var.
-Tamam.hepsini bana sorabilirsin.Einstein Burda.
-Okula herkes yeteneğiyle mi giriyor ya o dünyaya ait yeteneği olmayan biri olursa.
-Şu ana kadar böyle bir şey ile karşılaşılmadı.
-Herkesin bir yeteneği var demekki senin ki ne?
-Ben insanların düşüncelerini okuyabiliyorum ve sudan geldiğimiz için birde hızlı bir yapım var.
-Gerçekten mi şimdi de benim düşüncelerimi okuyabilirmisin?
-Öyle olmuyor daha o seviyeye gelmedim.Eğer odaklanırsam görüyorum.
-Vaay iyiymiş.Benimki ne acaba?
-Aslında herkes ilk okula başlamadan önce bir rüya görür orada hangi gruptan olacağın seçilir ve herkese bir nesne bırakılır bu her sene değişir.
-Evet,hatırladım bana içinde gerçek çiçek olan bir kolye verdiler.
-Onu yanından hiç ayırma.Ölene kadar seninle kalıcak artık.Başka soru?
-Sen bu dört gruptan hangisindesin?
-Kurbağa benimkisi suyu kullanırız biz ondan enerji alırız.
-Avatardaki gibi yani?
-Yani öyle denebilir.
-Peki bu okul nerde ve ne zaman açılıcak?
-Bir hafta sonra başlıyacak okul ise burdan biraz uzakta ilk kabilelerin oldukları yerde.Oraya gitmek için bölgere yerleştirilen kilit taşları var.O alanlara gidip oraya gönderiliyosun.
- Sen doğru mu söyliyosun beni mi kandırıyosun ışınlanmayı keşfettiler mi ki?
-Benim suyu kullanmamı ve geleceği görmemi yargılamadın ama bunu mu yargılıyorsun?
-Haklısın şu iki günde gerçekten çok şey öğrendim.Aklımı kaçırmış olmam gerekirdi.
-Canını sıkma,ben sana yardımcı olurum orda.
Okul hakkında diğer soruları da sorduktan sonra eve döndüm.Kapıyı açtığımda içeride siyah takım elbiseli adamlar ayakta dikili ve biri geleneksel kıyafet giymiş yaşlı kadın koltukta oturmaktaydı.Annem de etrafta yoktu.
-Siz de kimsiniz?Annem nerde?
-Öncelikle sana da merhaba.Annen burda içeride bir şeyler hazırlıyor.Kim olduğuma gelirsekte ben senin babaannenim.
Niye her şey üst üste yaşanırdı.
-Merhabalar ama bu zamana kadar niye gelmediniz de şimdi geldiniz.
-Kaç yıldır araştırıyordum fakat yerinizi bir türlü saptayamıyorduk.Yerini bulduğumuzda ise oğlumun başına bir şey geldiğini anladım.
Ağlamaya başlamıştı.Annem içerden çay ve kek getirmişti.
-Anne al biraz çay iç sakinleşirsin.
Babaannem anneme içten gelen bir gülümsemeyle elini tuttu.Sen nasıl dayandın bu acıya?
-Anne hadi böyle yapma eskiyi konuşmayalım.Seni Mona ile tanıştırıyım.
-Gerek yok Anne biz tanıştık.
-Gel o zaman otur tatlım.
Eşyaları bırakıp karşılarındaki koltuğa oturdum.
-Gerçekten babana çok benziyorsun.Dedene de babanda tıpkı deden gibiydi.
-Göremediğim için bu konu hakkında yorum yapamıyacağım.
-Babası gibi de asi.Ben seni arada görüyordum ama sen farketmiyordun sadece. Babanda kaybolunca bir daha bulamadım.
Gülümseyerek bana baktı.
-Eğer okula gitmeye karar verdiysen sana yardımcı olmaya hazırım.
Konuya kendimi veremiyordum çünkü beş tane dev gibi adam karşımda ayakta dikiliyordu.
-Bu kişilerin gerçekten böyle mi durması gerekiyor,otursalar olmaz mı?
-Onların görevi o tatlım.
-Neden sizi koruyorlar başınız mı belada.
-Hayır aslında ben bu yeni öğrendiğin dünyanın başkanıyım.
Belli bir kurulu şehirleri yoktu fakat kurulu bir hukuksal düzenleri vardı.
-Anlamadım nasıl oluyor yani?
-Bizim de bu dünyada ki gibi seçimlerimiz oluyor meclisimiz var sadece buradaki kadar kalabalık değil bir de partilerimiz yok.Okula gidicek misin peki?
-Dün gitmek istemiyordum fakat babamın düşüncelerinden sonra gitmeye karar verdim.
Bunu duyan annem şaşırmıştı fakat bir Yandan da hüzünlü bir yanı vardı.
-Bunu duyduğuma çok sevindim ,okulla ilgili bütün işlerini ben halledicem ve sana bu konu hakkında sonra bilgi vericem.Seni ailenin diğer üyeleriylede tanıştırmak istiyorum.
-Çok hızlı ilerlemiyormuyuz?Ben gerçekten yoruldum,Biraz kafamı sakince toplamak istiyorum.Ben tanışmaya hazır olduğumda size söylerim.
-Tamamdır Sen ne zaman istersen.
Yanda telefonla konuşan bir koruma babaanneme yaklaşarak kulağına bir söyledi.
-O zaman bunu da hallettiğimize göre benim diğer yere gitmem gerekiyor.
Bana doğru yürüdü ve önümde durdu.
-Sana sarılabilir miyim?
Anneme baktığımda kafasını aşağı yukarı sallıyordu.Ayağa kalkıp sarıldım.
Geri çekildiğinde ağlıyordu?
-Böyle olduğuma bakma etrafta beni hep ciddi biri olarak tanırlar.Herkese böyle olduğumu söyleme aramızda sır kalsın.
Görüşürüz Amy kekler için saol gerçekten güzel olmuş.
Korumaları önden o da arkadan evi terk ettiler yine annem le yanlız kalmıştık.
Annem bir şey söyliyecekken;
-Anne yarın konuşalım uyumak istiyorum.
Yukarı çıkıp yatağıma yatıp gözlerimi kapadım.Tek kaçış yerim burasıydı çünkü.