EHVENİŞER

Sarhoş

Aradan kaç gün geçti, saymayı unuttum. Uzun zamandır da takvime bakmıyordum zaten.

Taylan Bey ile o görüşmeden sonra bir daha randevu falan ayarlamadık. İstemiyordum. Geriliyordum, kendimi iyi hissetmiyordum.

Ve bu sabah ben yine Burcu yüzünden uyandım.

"Kalk hadi Eslem! Bugün çok işimiz var!"

Küfür etmemek için kendimi hiç sıkmadım. Allah ne verdiyse hepsini söyledim.

Burcu bu söylediklerimi hiç duymamış gibi "Hemen git duş al. Bende sana giyecek bir şeyler ayarlayacağım. Hadi ama Eslem, bak bugün bizim için çok önemli!"

"Allah aşkına bugün ne var?" Diyerek kalktım. Üstündeki ince pikeyi itekleyerek Burcu'nun karşısına dikildim.

"Geleneksel, yılda bir düzenlediğimiz aile toplantısı var."

Burcu böyle dediğinde, birkaç saniye düşündüm ve hatırladım. Evet... Ailecek böyle bir manyaklıkları vardı. Her yılın bir günü, her yıl başka bir aile ferdinin evine gidilirdi. İsterse bir fert İzmir'de, diğeri Kars'ta yaşıyor olsun yine de gidilirdi.

"Gidecek misiniz?" Diye sordum.

"Biz gitmiyoruz. Bu sene bir çılgınlık yaptım. Herkesi ben buraya davet ettim."

"Ne?"

Ben böyle bir soru sorunca Burcu işin vahim halini kavradı ve ağır ağır başını salladı. "Evet bebeğim. Vallahi de billahi de herkes yarın burada olacak. Hemde öyle bir günlük değil... Tam yaz tatiline denk geldiği için geldiklerinde birkaç gün kalmak isteyen akrabalarda var."

"Tamam... O zaman ben gider birkaç gün otelde kalırım." Diyerek omuz silktim.

"Saçma saçma konuşup benim canımı sıkma!" Diye bağırdı bana. Evet. "Sen benim ev arkadaşımsın. Gülçin bu akşamdan gidecek, birkaç gün sonra geri gelecek. Sen nereye gidiyorsun?"

"Olmaz öyle şey Burcu. İnsanlar gelsinler rahat rahat kalsınlar. Olmazsa ben de Gülçin'e giderim. Bak lütfen, çok rica ediyorum."

Burcu birkaç saniye düşündü. Sonra da "Aman neyse! Dur onu akşam düşünürüz. Gülçin şimdi mutfakta, birkaç günlük yemek hazırlama işlerine girişti. Biz de seninle temizlik yapacağız." Dedi.

"Tamam. Hadi sen sakin ol, git aşağıda temizlik malzemesi falan çıkar, bende ilk önce şu yatağı falan toplayıp yanına geleyim, olur mu?"

"Olur." Diyerek gitti Burcu. Ellerimi belime koyup arkasından birkaç saniye baktım, sonra da odamı toplamaya giriştim.

Beş dakika sonra Burcu'nun yanına indiğimde oda oda neyi nasıl temizleyeceğini düşünüyordu. Ben yanına gittiğimde hep birlikte ilk önce salondan başladık. Ben yerleri silerken o cam siliyordu.

Salon bittiğinde bu kez odalara dağıldık. Bir ara kahvaltı molası verdik.

"Ben akşam seninle geliyorum Gülçin." Dedim. "Akrabalar da geldiği zaman evde rahat rahat kalsınlar. Evdeki en büyük odayı ben kullanıyorum şu an, ne gerek var?"

"Gel canım." Dedi Gülçin. "Hem zaten bize de bu gece gelen biri olacak."

"Kim?" Diye sordum.

Burcu'ya bir bakış atıp "Amcam." Dedi.

"Babam mı? İyi de ne alak-" Burcu birden durdu. Elindeki çatalı Gülçin'e doğru salladı. "Yoksa Alpay mı geliyor?"

Gülçin sırıtarak başını salladı. "Hemde ta kendisi!"