Bölüm 36 '' Gözyaşı''

6.9K 775 71
                                    

''Nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz?'' diye sordu Kral

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

''Nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz?'' diye sordu Kral. Alex hafifçe güldü ve ''Onun bu dünyada istediği tek şey benim yıkılışımı görmek, bu yüzden fazlasıyla eminim'' diye cevap verdi. Cevabı herkesi şaşkına çevirmişti. Bir baba oğlunun yıkılışını görmekten neden bu kadar çok mutlu olabilirdi?

Kral tüm ihtişamıyla ayağa kalkıp ''Elçileri gönderin ve uygun bir yerde görüşmek istediğimizi söyleyin, Bay William anlaşma şartlarını hazırlayıp bir saat içinde bana ulaştırın '' dedi ve yavaşça bize doğru dönüp '' Prens Alex ve Bayan Cass hariç diğerleri dışarı çıksın'' diye kesin bir talimat verdi. Bu talimatıyla herkes ayaklandı ve bize ters bakışlar atarak teker teker salonu terk ettiler.

Kral eliyle masayı işaret edince Alex sırtıma hafifçe baskı uygulayarak beni öne doğru itti, oturmamız gerektiğini kavradığımda hızla öne atıldım ve Alex'in benim için geriye çektiği sandalyeye oturup masada ki haritaya bakmaya başladım. Suçluluk duygusu ve korkuyu aynı anda yaşıyordum. Bizim yüzümüzden Savaşa dahil olmak üzereydiler ve bu fazlasıyla içimi acıtıyordu.

'' Anlaşmanın şartları arasında ikinizi de teslim etmek var bunun farkındasınız öyle değil mi?'' dedi Kral, sesinde ki gerçeklik yüzüme bir tokat gibi yapışmıştı, kesin olduğunu biliyorduk ama umut etmekten başka bir şeyde düşünemiyordum.

''Sadece ben, Bayan Cass bu anlaşmanın dışında'' dedi Alex hızla.

Kafamı kaldırıp şaşkınca ona baktım, neden beni bunun dışında bırakmaya çalışıyordu? Beni korumaya çalışıyor ama bunu üzerek yapıyordu. İşte şimdi Alex'i arkada bırakıp kendi kendime işleri halletmeye çalıştığımda neler hissettiğini anlıyordum. Bu his boğazda acı bir tat, kalpte ise sızlama bırakıyordu. Sesimi topladım, kendimden emin çıkan sözlerim odada yankılanırken Alex'in sinirle bir nefes aldığını anlayabiliyordum. ''Bunun dışında bırakılmak istemiyorum, bu sorunun asıl kaynağı benim Kralım bu yüzden Prens Alex bu anlaşmanın dışında kalmalı, hem sonuçta Prens katili olarak aranan kişi benim''

Alex ''Olmaz, dışında kalacaksın'' deyince sinirle ona döndüm ve ''Hayır kalmayacağım'' diye direttim. O an Kral ve Kraliçenin bizi izlediğini tamamen unutmuştuk.

''Her defasında kendini tehlikeye atmaya çalışıyorsun, neden bir kerede beni dinlemiyorsun'' diye tek solukta konuştu Alex.

Göz devirdim ve ''Sende aynı şeyi yapıyorsun, beni arkada bırakıyorsun ama ben yapınca kızıyorsun'' dedim hızla. Tam cevap verecekken birkaç kıkırdama bizi girdiğimiz tartışmadan tamamen koparttı. Kraliçe elini ağzına koymuş gülüyordu, sesi çok az çıkmıştı ama anlamamak imkânsızdı. Hafifçe öksürdüm ve ''Özür dileriz efendim'' diye geçiştirdim.

Kral birkaç saniye sonra '' Misafirlerimi korumak benim görevim fakat bunun yanında halkımı, Krallığımı da korumalıyım. Savaşı durduracaksa sizi teslim edeceğim, tabii önce başka şeyler sunacağız fakat bu savaşı durdurmaya yetmezse, ikinizi de sunmaktan başka çarem kalmaz'' dedi.

MAVİ KUBBELER : Yalnız Prens ( -TAMAMLANDI- )Where stories live. Discover now