ÜZGÜNÜM

32.6K 1.1K 20
                                    

Azad'ın öz annesi vefat etmişti. Bu kadın ise üvey annesiydi. Konakta o kadar çalışan varken beni bir hizmetçi gibi kullanıp her yeri temizletmişti. Yaşattıkları her şeyin hesabını soracaktım onlara. Avluya inip yerleri süpürmeye başladım. Nerdeyse akşam olmuştu. Sevgili kaynanacığım arada bir gelip beni kontrol ediyordu. Şeytan diyor al fırlat şu süpürgeyi kafasına. Görsün dünyanın kaç bucak olduğunu.

Süpürme işi bitmişti ki annesi elindeki bezi yukarıdan aşağıya serpmişti. Kesinlikle inadıma yapıyordu. Temizlediğim yerler tekrar  batmıştı. O kadar çok yorulmuştum ki Azad'ın geldiğini bile fark etmemiştim.

"Zöhre Ana ne yaptığını sanıyorsun sen? Ben Zehra'yı bu eve gelin getirdim. Hizmetçi değil. "

"Ne yaptım ki oğul.? İş öğretiyorum ben onun iyiliği içi-"

Lafını bitiremeden Azad susturmuştu onu.

"Kimse benim karımın iyiliğini düşünmesin. Düşünecek biri varsa o da benim size iş düşmez burda."

"Ama ogl-"

"Tamam yeter. Bir daha Zehra'nın is yaptığını görmeyeceğim.!"

"Zehra hadi odamıza çık sen."

Vay vay vay bak sen şu davar ağasına. Azad'ın yüzüne bile bakmadan çıktım odaya.

"Burada kimsenin sana emir vermesine izin vermeyeceksin Zehra. Sen bu konağın hanım ağasısın. "

Bunu söylerken bile emir veriyordu davar Ağası.

"Kimse sana eziyet etmeyecek.!"

"Bana en büyük eziyeti sen ediyorsun Azad. "

"Benim dışımda kimse sana eziyet edemez. Kimse üzemez. Kılına bile dokunamaz Zehra."

Bir daha beni bulursan üzersin davar Ağası. Kendini beğenmişe bak sen ya.

"Nesin sen benim sahibim misin Azad.? Ben senin kölen miyim.? Kimse bir laf bile edemez ama sen istediğini yaparsın öyle mi?"

"SEN BENİM KARIMSIN ZEHRA."

"Kaç kere daha söyleyeceğim bunu sana. Sen benim karımsın. Benimsin Bana aitsin.!"

"Ben kimseye ait değilim Azad. Sen sadece benim canımı yakan adamsın. Senden o kadar çok nefret ediyorum ki.!"

Azad sinirle elini kaldırmıştı. Yine bana vuracakti.  Ben elimle kendimi siper ederken, vurmadığını anlayıp yüzümü ona döndüm. Elini havada yumruk yapıp yavaşça indirdi.

"Faydası olmayacak biliyorum ama dün gece için üzgünüm. Anladın mı.?Üzgünüm."

"Faydası olmayacak seni hayatımın sonuna kadar affetmeyecegim Azad Ağa. Ve bana çektirdiğin her acı için senden intikamımı alacağım. "

"Zehra yeter. Bağırıp durma. Üzgünüm dedim işte."

"Üzgün olup olmaman umrumda değil Azad Ağa. Sen bana zorla sahip oldun.! Sen beni dövmekten beter ettin.!Bu konaktan kurtulduğum zaman hepiniz göreceksiniz.!"

"Sen bu konağa gelin oldun Zehra. Sen bana gelin oldun. Ancak buradan kefenle çıkarsın.!"

Kapıyı çarpıp dışarı çıkmıştı Azad.
Sen görürsün davar Ağası. Bana yaşattığın cehennemin bin katını yasatacağım sana.! Bir de üzgünüm diyor ya. Şaka gibi. Beni mahvettikten sonra üzgünüm diyor. Öyle kolaydı sanki. Sen yapmadığını bırakma sonra bir üzgünüm de unutulup gitsin. Var mı öyle bir dünya.?!

Azad gece boyunca odaya gelmemişti. Mehmet Amca'yla anlaştığımız saat yaklaşıyordu. Gizlice odadan çıktım. Bütün gün konağı temizlediğim için nereden kaçacağımı bulmuştum. Mutfakta ki ardiyenin penceresinden aşağı doğru sarktım. Ama çok yüksekti. Ne olacaksa olsun dedim ve kendimi bıraktım boşluğa. Ben yere düşeceğim diye beklerken birinin kucağına düşmüştüm. 

Ah ulan şimdi üzülsem mi üzülmesem mi.? Koskoca Diyarbakır' da düşe düşe bu davar Ağasının kucağına düşmüştüm. 

Hadi bakalım gazamız mübarek olsun.!





 ZEHRAZAD [ TAMAMLANDI ] Kde žijí příběhy. Začni objevovat