ღ Kahve Telvesiydi Ömür ღ

7.9K 1.2K 471
                                    

Bir kahvenin kırk yıl hatırı olurmuş. Acaba benim ömrümün kaç yıl hatırı var? Şimdi ne demek bu diyorsunuz, belki de gülüyorunuz . Siz bunu hiç düşünmediniz mi ? Yaşananlar bende çok derin izler bıraktı sanırım. Belkide kalanlar gidenlerden daha anlamlıydı. Mesela kahve içilir ama fal tortusuyla bakılır. Bendeki bu kalıntılara umut bağlamış kaç yürek vardı acaba ?

Bir demlik çay da olmak isterdim mesela. Neden olmasın ki ? Ne kadar çok severiz biz çayı. Hele de kızgın sobanın üstünde buharı tüten taptaze tavşan kanı çayı, hangimiz sevmeyiz ? Çaylar dolup boşalırken bardaklara; ne sohbetler, ne efkarlar gizlenir demliğin buhardan esrarına. Hayat hikayemde de böyle sohbetleri, efkarları gizleyebildim mi acaba kalp yangınlarıma ? Ne kadar anlamlı kıldım hayat demliğimi ? Kimler önemsedi bir dem olsun sohbetlerimi ?

Bir kül tablasının kör talihine hep üzülmüşümdür. Bak kül tablasında izmarit olmayı asla istemezdim. Efkar dağıtmak için yakılır sigaralar ardı ardına. Her bir nefeste gözleri boşlukta aheste aheste dolanır sigara tiryakilerinin. Çok kıymetlidir o zaman sigara, eller özlemle sarılmıştır ona. Peki ya sonra, o kıymetli sigara kül tablasında izmarittir artık. Hayatta kaç kez gözden düştüm inanın saymaktan yoruldum. İlk başta göstermelik değerle çevrildi sağım solum, samimi güzel sözler, sevgi dolu yürekler. Umut bağlayıp sarıldım belki de kaç yalancı yüreğe. İnsan hiç ister mi sonu sigara gibi olsun ? Sevdiğim sarıldığım dost yürekler, bir kül tablasında izarite çevirdi gönlümü. Bana da hayatın bu trajik komedisine şu dizeleri gizlemek düştü;

ღ ღ ღ ღ ღ

Ruhum bilmem kaçıncı asırda kaldı

Umutlarım sonbahar rüzgarlarıyla savrulan bir yapraktı

Ömrüm bir kahve fincanındaki telveydi artık

Kim bilir kimler, umut bağlayıp gönlüme fallar kapadı

Ruhum bilmem nerelerde maziye daldı

Bildiklerim unutulmuşların sağanağında iyice bir yıkandı

Ömrüm bir çay demliğindeki tortuydu artık

Kim bilir kimler, efkar dağlayıp gönlüme karalar bağladı

Ruhum bilmem ne acılarda kendine araftı

Düşlerim gülüşlerin çilekeşliğinde kaybolan bir bahardı

Ömrüm bir kül tablasındaki izmaritti artık

Kim bilir kimler, hasret harlayıp gönlüme kor ateşler attı

Sakura-Şiirsel HikayemWhere stories live. Discover now