[12]

10.1K 923 268
                                    

Body say by demi lovato

---

Yazan'

Güzel kraliçe nefret ettiği adama bakarken zihnini dolduran fısıltılarla yeni bir portal yaratıp çirkin kralın kolundan tutarak  oradan geçmeye zorladı.

Her şeyi şaşkınlıkla izleyen JeongGuk TaeHyung'un acı içindeki inlemesini bir kez daha duyunca hipnozdan çıkmışçasına irkilip sevdiğine döndü.

Bu 'insanları' sonra düşünebilirdi. Şu an önemli olan TaeHyung'du.

Oldukça yavaş bir şekilde dönüşen TaeHyung'un acılarını sanki kendisi yaşıyormuş gibi acı hisseden JeongGuk ağlamaya başlarken kafasını elleri arasındaki ele yaslayıp gözlerini kapattıktan sonra varlığından bile emin olmadığı tanrısına yakarmaya başladı.

"Tanrım, lütfen daha fazla acı çektirme ona, daha fazla canı yanmasın."

Elleri arasında elin yavaşça geriye çekildiğini ve tüylendiğini hissederken kapalı olan yaşlı gözlerini hafifçe aralayıp karşısına baktı.

Büyük görkemli kurt siyah tüyleriyle uyum içindeki kırmızı gözlerini JeongGuk'a gitmişken yavaşça ona yaklaşıp burnunu onun yanağına sürttü.

"Kokun, güzelmiş Alfa."

JeongGuk beyninde yankılanan sesle istemsizce irkilirken TaeHyung ona karşı hırlamış ve büyük bedenini zıplayarak yataktan aşağı atmıştı.

"Benimle gel."

-

"Senin burada ne işin var!"

Çirkin kral karışındaki güzel kadına umursamaz bakışlar atarken uçurum kenarında olduklarından burnuna dolan deniz kokusunu içine çekti.

"Senden cidden nefret ediyorum bunu biliyorsun, değil mi?"

Güzel kraliçe gözlerine yansıyan nefretle karşısındaki adama bakarken çirkin kral onu takmadan elini şıklatarak kendine tekrar bir portal açmıştı.

"Söyleyeceklerin bu kadarsa gidiyorum."

Kraliçenin bir gözü sinirden seğirirken  çirkin kralın dirseğini kavradı.

"Gerçekten her şeyin senin yüzünden olduğunun farkında değil misin? Ben senin yüzünden oğlumu, sevdiğim adamı bırakmak zorunda kaldım! Senin bu pis egon olmasa beni elde edemediğin için gidip babama her şeyi açıklamamış olsan şu an belki de her şey çok farklı olabilirdi!"

Çirkin kral yüzündeki alayla ona dönerken kolunu yumuşak ellerin himayesinden kurtardı.

"Bunun şu an ne önemi var ki? Oğlunu benim yüzümden bıraktığını söylüyorsun ama sen oğlun şu an acı çektiği hâlde burada benimle uğraşıyorsun,"

Tek adımla kraliçe ile aralarında olan mesafeyi kapatırken yaralı yüzünden zar zor gözüken tek kaşını kaldırdı.

"Ne önemi var ki?"

Güzel kraliçe dişlerini birbirine bastırırken zihnini dolduran yakarışlarla ukalaca gülümseyip kafasını hafifçe yukarı kaldırdı.

"Önemli Hades. Ve bu önemi sen hiçliğin ortasında kafayı yerken öğreneceksin."

Çirkin kral, kraliçenin sarf ettiği kelimelerle kaşlarını çatarken kraliçe kafasını aşağı indirip uçurumun kenarında olmaları fırsatını kullanarak bütün gücüyle onu uçuruma doğru itti.

"Oğlum, dönüştü Hades."

Sendeleyip ayağı boşluğa gelen çirkin kral bedenini kontrol edemeyip aşağı doğru süzülmeye başlarken teninde hissettiği yanma hissiyle yavaşça kül olmaya başlamıştı.

Böylelikle Kral Kim'in kurduyla arasındaki tek engel de ortadan kalkmış olmuştu.

-
30th december 1712 in hell

"Bir kez daha öylece durmayacağım, bir kez daha öylece izlemeyeceğim olanları!"

Sinirden vücudu ateş topuna dönmüş olan Hades cehennemin ortasındaki büyük evinde yürümeye devam etmişti.

"Efendim,"

Odaya giriş yapan büyücü gözlerini ateş gibi kırmızılık saçan Hades'te gezdirirken sertçe yutkunmuş kolları arasındaki kitabı göğsüne daha çok bastırmıştı.

"Efendim, bir büyü buldum; fakat eğer büyü bozulursa,"

Hades kırmızıyla parlayan gözlerini genç çocuğa dikerken elini devam etmesini istermişçesine salladı.

"Arafta sıkışırsınız ve bir daha kimse sizi oradan çıkartamaz."

Büyücü tek bir nefeste konuşmasını bitirerek gözlerini yere çevirdi.

Hades, gözünü bürümüş olan hırsla her şeyi göze alıp daha doğmamış olan Idyllic'i kendine lanetlerken yüzyıllardır görmemiş olduğu kardeşini görüp sevdiği kadının nerede ne yaptığını anlatmıştı.

Zeus, kardeşinin hainlik içeren gözlerini hissederken ona istediğini vermiş fakat ayak basması yasak olan cennete ayak bastığı için onun krallığını elinden almıştı.

Yıllar birbirini kovalarken Hades'in lanetinden daha büyük bir güç çıkmıştı.

JeongGuk ve TaeHyung'un kurtlarının bağları.

-

Siyah tüylerin üstüne vuran ay onları kutsanmış gibi gösterirken JeongGuk insan haline dönüşerek geldikleri şelalenin yanına oturmuştu.

"Neden buradayız?"

Ondan daha büyük olan kurda bakarken TaeHyung da onun yanına çökerek patisinin birini JeongGuk'un uzun bacağına koymuştu.

"Alfa,"

JeongGuk'un beyninde yankılanan naif ses onun gülümsemesine yol açarken sevgi dolu bakışlarını hiç ayırmadığı yüzde dolaştırdı.

"Efendim?"

TaeHyung'un sevimli kıkırtısını kafasının içinde hissederken büyük kurdun ayaklanıp üzerine doğru gelmesiyle istemsizce  bedenini geriye doğru bırakıp uzanmıştı.

TaeHyung'un bedeni JeongGuk'un üstünde insana dönüşürken kırılan kemikleri yüzünden oluşan yaraları umursamadan kokusunda mest olduğu adama baktı.

"Benim olur musun?"

---

Hola

Sonunda dönüştü aq

Diğer bölüm smut mu olsa hmhmhmhm

Yapsam mi bir şeyler hmhmhm

Niyse

Lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen şu kitabı okuyun çok büyük umutlarla yazdım lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen şu kitabı okuyun çok büyük umutlarla yazdım lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen

I'm vaveylâ

Ciao

Idyllic /TaeGguk/Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin