TÖRE UĞRUNA :BEJNA

Sevdiğime kavuşmaya 💖

Akşam Aile bireylerinin de toplanması ile artık bir yola varılacaktı babam karar vermişti borç alınacaktı , itirazlara kulak asmadan
"Yarın sabah herkes hazır olsun Diyarbakır'a gideceğiz ".        Demesiyle Sena'nın gözlerinde ki ışıldama bütün odayı aydınlatıyordu abime döndüğüm de buruk bir şekilde boyun eğdi babama amcamlar ise dünden hazırdı bu fikre.
  

Ya ben ? Hiçbirşey hissedemiyordum nötr idim ama Hojini görme fikri ısıtıyordu bir yanımı.
Düşünceler arasın da kendimi kaybetmeden Hojin'e yazdım

"Karadeniz de en çok özlediğin şey ne ?
Çok geçmeden ;
"SEN.."
Diye bir yanıt geldi ,yüzümde ki gülümseme o kadar büyük oluşmuş olmalı ki Sena'nın anlamsız bakışları üzerimde baskı kurmuştu hemen kendimi toparlayıp geri yanıt verdim.

"Belki yarın belki yarından da yakın gözlerin beni evinizin bir yanında görür,başka bir yanıt ver en çok özlediğin şey mesela"

"Hmmmm , senin ellerinden kuymak ,tadı hala damağım da hiç gitmiyor yanında bir de kaçak çay karşımda sen arkamız da Karadeniz'in hırçın dalgaları."

"Özlenmektesiniz ağam... İyi geceler "
Diye yanıt verdi sabah erken kalkacaktı ayrıca geleceklerinden bahsetmemişti ona süpriz olur diye ...

Yarın Sabah...

Herkes arabalara yerleşmiş uzun yolculuğumuza başlamıştık ben çok heyecanlı iken abim korkuluydu bu gidişimiz de babam Dilanı abime e istemeğinden bahsetti araba da şaşırmadım aslında çünkü abim bunu fazlasıyla belli etmişti babam da delice birşey yapmasından korkup bu işe bir isim koymayı düşünmüştü.

Sena: "Adamalardan hem borç ,hem de kızlarını mı isteyeceğiz amca .?

"Aynen öyle yeğenim eğer isterlerse de bizden bir kız veririz ."diye şakayla karışık laf vurmuştu babam.

Sena'nın sinsi gülümsemesi üzerine kafamı yasladığım cam da çoktan uykuya dalmıştım ,gözlerimi açtığım da ise konağın kapısındaydık Sena makyajını tazeliyor abim kravatını düzeltiyor babamlar bagajı boşaltıyordu . Dikiz aynasından kendime baktığım da dağılmış saçlarımı gördüm Sena'dan çekip aldığım tarak ile alelacele düzelttim.Konağın kapısı bir hayli kalabalıktı ama hojin yoktu, uyuyor mu diye geçirdim aklımdan dünden sonra hiç konuşmamıştık , biz eşyaları kapıya bırakıp misafir odasına geçtik erkekler ise terasa.

"Yolculuk nasıldı , ne iyi ettiniz de geldiniz aç mısınız ayşaaa sofrayı kur."
Hojinin annesi Dilşah teyze ard ardına bir sürü şey tekrarladı sonra annemle koyu sohbete daldılar .

Konağın kızlarındaki yardım etmek için çıktığım da kapı da göz göze geldik ...
  
Kirli sakalları uzun boyu güzel vücudu takım elbisesi tesbihi ve gülüşü ..
Saatlerce oturup izleyebilirdim onu öyle güzeldi.
Bakılmamız devam ederken Sena çıktı gözleriyle Hojini yedi bitirdi adeta bu durumdan rahatsızlığımı farkeden Hojin hızlı adımlarla terasa çıktı..

Hojin'in ağzından;
Öyle güzeldi ki bakmaya kıyamıayacak kadar hayallerimin kadını idi adetaaa onu Gül'ümm diye sevmek saçlarını örmek dizlerim de uyutmak İçin herşeyimi verebilirdim Konak'ta salınması ne de güzel yakışır ona bu evin gelini olmak...