1.4

20.4K 1.1K 414
                                    

leetaeyong: her şeye rağmen gülümseyin 🤗😊😚😚😚😙🙂🙂🙂

Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.


leetaeyong: her şeye rağmen gülümseyin 🤗😊😚😚😚😙🙂🙂🙂

❤️ kimhyerin, parkrose, jeonjungkook ve diğer 5.467 kişi beğendi.

@kimhyerin: yüzünü mıncırmak istiyorum şu an

@parkrose: BOYALARIMIZ AKIYOR NE YAPACAĞIZ TAEYONG-SSI

@parkjimin: kardeşim ateş ediyorsun he

@jeonjungkook: gülümseteceğim ben seni

-

''Yüzünü mıncırmak istiyorummuş.''

Kulağıma dolan ses ile gözlerimi telefonumdan çekip karşıma oturana baktım. Jungkook ters ters bana bakıyordu.

''İyice satıldığımı hissediyorum.'' dedi. ''İliklerime kadar hissediyorum.''

Gözlerimi devirip telefon ekranını kapatırken önümdeki açık olan kitabı da kapatmıştım. Derin bir nefes verip Jungkook'a baktım.

''Ne?'' dedi. ''Niye geldin diye sormayacaksın herhalde.''

Dudaklarımı birbirine bastırıp serbest bıraktım. ''Onu soracaktım.''

''Hyerin, beni iyice sinirlendiriyorsun artık. Şu hale bak, patlamaya hazır bir bomba gibiyim.''

''Of neden takıyorsun ki beni?'' dediğimde bıkkınlıkla omuzlarını düşürdü. ''Seninle ilgili bir şey yok deyip duruyorum. Taeyong ve Jimin'e de artistlenmişsin.''

Gözlerini devirdi. ''İkisi sinirimi bozmaya başladı.''

''Neden?''

''Senin arkadaşların.'' dedi omuz silkerken.

''Senin de arkadaşların.'' dedim hızlıca.

''Senin gibi yakın değilim.'' dediğinde ofladım.

Bir süre sessiz kaldığımızda yanıma yaklaştı biraz daha. Gitsin istiyordum, bana iyi gelmiyordu. Bana iyi geldiğini düşündüğüm tek insandı ama artık öyle değildi.

''Hyerin-ah... Bana böylesine sinirle dolacağım ne yaptım bilmiyorum ama özür dilerim.'' dedi. ''Üzmek isteyeceğim en son insan bile değilsin.''

Senin bir suçun yoktu ki... Ben sana aşık olmuştum.

Gözlerim dolmaya başlıyordu. En çaresiz hissettiğim anlardan birindeydim. Ne hislerimi anlatabiliyordum, ne ona sinir olmadığımı söyleyebiliyordum. Hiçbir şey söyleyemiyordum. Suçu yokken suçlu hissediyordu.

''Özür dilemeni gerektirecek bir şey yapmadın.'' dedim ve burnumu çektim.

''Neden ağlıyorsun?'' dedi panikle.

Yanağımdaki ıslaklıkları sildim hızlıca. Madem ona ters davranmam bir işe yaramamıştı, geriye tek bir seçenek kalıyordu.

Onunla arkadaşlığımı bitirecektim ama bunu nasıl söyleyebilirdim bilmiyorum ki... Üstelik endişe içinde bana bakarken.

''Jungkook, artık arkadaşın olmak istemiyorum.'' dedim bir anda.

Afallamış bir halde bana bakarken gözlerimi kaçırdım.

''Ne?'' diye mırıldandı.

''Artık arkadaş olmak istemiyorum.'' dedim ve ayaklandım. ''Özür dilerim Jungkook-ah.''

Jungkook kafasını kaldırıp bana şaşkınlıkla bakmaya devam ederken kitabımı aldım ve son kez ona baktıktan sonra arkamı dönüp hızla yürümeye başladım.

''Hyerin-ah!''

Arkamdan seslendiğini duymuştum ama hızımı kesmeden devam ettim. Artık Jungkook konusunu tamamen kapatmak istiyordum.

Koridorda hızlı hızlı yürürken gözlerimi silmekle uğraşıyordum ki birine sertçe çarpmamla duraksadım.

''Önüne baksana- Hyerin?''

Gözlerimi kaldırıp baktığımda çarptığım kişinin Jaehyun olduğunu gördüm.

''Neden ağlıyorsun? İyi misin?'' dedi bana doğru ilerlediğinde.

''İyiyim.'' diye mırıldandım.

''Jungkook ile bir şey mi oldu? Aranızın bozuk olduğunu söylüyordu.'' derken omzumdan tuttu.

Birisi ilgilendikçe her zaman daha çok ağlardım ve Jaehyun hiç yardımcı olmuyordu.

''İyiyim. Bir şeyim yok.'' dedikten sonra yere düşürdüğüm kitabı elime aldım ve gözlerimi silip Jaehyun'a baktım.

''Gerçekten iyiyim.'' dediğimde kafasını salladı.

Onun yanından hızla ayrılırken bir an önce Taeyong ve Jimin'in yanına gitmek için koşturmaya başlamıştım.

🌑🌑🌑

friends • jjkTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon