Sürekli Ayrılık [] Byun Baekhyun

9

Cha ile birlikte soyunma odasına gidip giyinmeye başladık.

Üstümü giyip kapıyı açmaya çalıştım. Ama sadece çalıştım. Çünkü kapıyı kilitlemişler!

-Chaaaaa! Neredesin?

Cha:Üzgünüm bebeğim ama bence baekhyun u dinlemelisin.

-ne?

Ben hala aval aval bakarken kapıyı biri açtı ve baekhyun içeri girdi. Dışarıdan biri tekrar kilitledi.

-Cha! Senin ağzına tükürücem! Hele şuradan Bi kurtuluyum!

Cha:Sorry Babby! Not sorry!

Sonunda kahkaha attı ve gitti. Ben ise sövüyodum. Baekhyun da kendini gülmemek için kendini zor tutuyordu.

-Neye gülüyorsun be!

Bu dediğimle kahkaha atmaya başlamıştı. Çok güzel gülüyor. Ne diyorum ben!?

Onun kahkahasıyla bende küçük bir tebessüm ettiğimde zorla gülmesini zorlamıştı.

Hayır yani kabin zaten büyük değil göt kadar. Baekhyun gelince iyice Bi küçükleşti. Ve fazla yakınız. Baya baya yakınız.

-Gitmemiz lazım ders başlıcak.

Baekhyun :Hayır başlamıcak. Yani en azından bizim için.

-Ne?

Baekhyun :E boşuna müdür torunu değiliz. Hocayla ufak bir görüşme yaptım ve bizim için izin aldım.

Bizim derken bastırarak söylemişti. Ben yutkunarak duvara yaslandığımda. Yüzünü bana eğmişti. Şuan baya yakınız. Cidden.

Sevgililik dönemimizde bile böyle bişey yapmamıştık.Daha doğrusu o istemiş ama ben izin vermemiştim.

-Biraz sıcak mı oldu ne?

Diyerek onu hafifçe ittirmeye çalıştım ama yerinden bir milim bile oynamadı.

Baekhyun :Yo gayet iyi bence.

-Sende dedin BENCE.

Diyip sağ tarafa gitmeye çalıştığımda sol kolunu koydu. Sola gitmeye çalıştığımda sağ kolunu koydu. Aishh! Cidden.

Bu yakınlık yetmiyormuş gibi suratını suratıma iyice yaklaştırdı.

-Baekhyun ne yapmaya çalışıyorsun.

O ise beni duymamazlıktan gelip kafasını omzuma koydu ve derince iç çekti.

-Noldu?

Baekhyun :Hiç bir şey. Sadece kokunu içime çekiyordum.

Bu dediğiyle sertçe yutkundum. O gözlerini kapatmış derin derin nefes alırken ben. Ben ise kaskatı kesilmiş ona ve olduğumuz pozisyona bakıyordum.

-Baekhyun cha ne demek istedi?

Sonunda kafasını kaldırıp yüzüme bakabilmişti. Ama bu bizi daha da yakınlaştırdı. Şuan burunları ırz arasında sadece bir santim var.

Baekhyun:Şuan çok öpülesi duruyorsun.

-Ne?

Utancımdan bakışlarımı gözlerinden hızla çektim. Ondan başka her yer bakmaya çalışıyordum. Ama sadece çalışıyordum. Sonuçta bir santim uzaklığındaki bir insandan başka nereye bakabilirsin ki?

Baekhyun tekrar baktığımda kocaman gülümsüyordu.

-Bir soru sordum? Neden böyle bişey yaptın?

Baekhyun :Hani sen dedinya beni neden terk ettin diye.

-Evet?

Baekhyun :İşte ben seni aslında terk etmedim.

-Ne? Anlamadım?

Baekhyun :Bak. Ben seni terk etmedim. Zorunda kaldım.

-Neden 'zorunda' kaldın o zaman?

Baekhyun :Babamı biliyorsun değilim nasıl biri olduğunu?

-Evet.

Evet. Baekhyun un dışında babasını tanıyan en iyi kişi benim. Babası o kadar kötü bir insani, para için eşini ve çocuklarını bile satar. Bu yüzdende baekhyun hiç baba sevgisi görmedi. Annesi elbette elinden geldiğince yardım etti ama. O bile yetmedi.

Baekhyun :İşte o zamanlarda babam bana sürekli seni japonyaya göndericem diyip duruyordu. Ama ben anlamamıştım. İşte o gün seninle buluşmaya gelememenin sebebi buydu. Babamın adamları beni alel acele alıp hava limanına götürdüler. Telefonumu elimden aldılar. Ve sana o mesajı atmışlar. Benim haberim bile yoktu olanlardan. Sonra bir gün gizlice babamın telefonunu aldım ve seni aradım ama numaranı değiştirdiğini öğrendim. Sonra bütün her yerde seni aradım. Ama sosyal medya hesaplarından hiçbirini bulamadım. Cidden sana bunları yaşattığım için üzgünüm.