Bölüm,12

2.2K 121 74
                                    

༄༄

Altıma siyah taytımı,üzerime de uzun bol siyah sweatimi giydim. Kahverengi montumu üzerime geçirdim ve şapkasını başıma taktım. Bileğime ulaşan botlarımı da giyip evden çıktım. Saat 6:17'di. Okulum evime yakın olduğu için yürüyerek gidecektim.

Ellerimi cebime sokup soğuk havada okulun ordaki parka doğru yola çıktım..

༄༄

Parka geldiğimde henüz kimse yoktu. Saat 6:24 geçiyordu. Bir banka oturdum ve o'nu beklemeye başladım.

Bir anda gözlerimi kapatan ellerle irkildim ve ellerini tuttuğum gibi ters çevirecektim ki,bir elini çekip bileğimi kavradı ve ters çevirdi. Kim olduğunu anlamak için arkama döndüğümde o'nu gördüm.

"Ne yaptığını sanıyorsun sen?" sinirli gözlerle baktım.

"Bu sahne bana bir yerden tanıdık geliyor Deniz Hanım. Yine aynısı yaşanır diye tedbir aldım bende." diyerek göz kırptı.

Sinsice gülümseyerek bileğimdeki elini,diğer ellerimle tutup çektim ve hızla dönerek bir ayağımla o'nun ayağını kaydırdım. Yavaşça yere düşerken galibiyetle gülümsüyordum.

"Çok bir tedbir alamamışsın belli." Çarptığı sırtını tutarken birden elimi tutup beni yanına çekti ve başımı çarpmamak için elini başımın altına koydu.

Düşerken eline gelen başımla büyük bir rahatlama hissettim. Eğer koymasaydı büyük bir ihtimalle başımı çarpıp hasar alacaktım.

Bana karşı yaptığı bu iyi davranışı düşünürken aklıma benim ona yaptığım şeyler geldi..Acımasızca davrandığım bariz belliydi.

Yüzümü buruşturup yavaşça doğrulurken bana destek çıkarak;"Acıdı mı canın? Özür dilerim." dedi.

Hafif gülümseyerek;"Sorun yok,asıl sen iyi misin? Çok sert düştün." dedim. Yüzünü göremesemde kısılan gözlerini anlayabiliyordum. Gülümsüyordu ve nedensizce beni de mutlu etti.

"Ben çok iyiyim." hemen kalkıp üstünü çırptı ve bir elini bana uzatıp kaldırmak için destek verdi.

Gülümseyerek elinden tuttum ve beni kaldırmasına yardımcı olarak tek elimle yerden destek alarak kalktım.

Hemen bir elini omzuma atarak kolumu tuttu ve beni kendine sardı.Ben ne yapacağımı bilemeden öylece dururken o saçlarıma burnunu karıştırmış kokumu içine çekiyordu.Bunu yapan ilk aşkım,belki de son aşkım olacak kişi olsaydı çok farklı olabilirdi. Sımsıkı sarılır kokusunu içime çekerek onu ne kadar özlediğimi söyleyebilirdim ona.

Babamdan sonraki,ilk aşkım..Mert.Daha ortaokulun 2.sınıfındayken tutulmuştum ona.Bana kendimi güzel hissettiriyordu o zamanlar..Hemde sanki eksik bir yanım varmış da onu tamamlıyor gibime geliyordu.Sarılmaya bile çekinirdik çoğu zaman.Ama sarılınca da yüzümüzde neşe eksik olmazdı..En azından benim için öyleydi ve onun içinde öyle sanıyordum.

Sonra gün geldi..Ben onun için çoğu şeyimden vazgeçmişken o bana o yaşımda yaşamamam gereken şeyi yaşattı. Hemde en yakın arkadaşımla..Söylememe gerek kalmadı sanırım. En çok da güveni kırılıyor insanın. Sevgin gitmese bile güvenin gitti mi sevginin önüne geçiyor. Sevsen de gidemiyorsun ona bu defa. Çünkü bir şeyler bitmiş,bir şeyler tükenmiş..güven gibi. Sonra çok koştu bana ama bense korkarak kaçtım ondan. Bir daha ona güvenip kanmak istemedim. Oysa her an özlerdim,belki de hala özlüyorum..Bana "Deniz." deyişini.

Adımı söylediği anları canlandırdım aklımda.Her adımı seslendirişini..her gözümün içine bakışını.

"Deniz." adım nasıl yakışırdı ona.

AnonimWhere stories live. Discover now