| 3. Bölüm |

5.1K 409 68
                                    

Elimi yavaşça Yüzbaşı'nın elinden çektim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Elimi yavaşça Yüzbaşı'nın elinden çektim. Bana saniyelik bir gülümseme bahşetti. "Bu adamlar senden ne istiyordu?"

"Hiç. Uyuşturucu kaçakçısı patronlarını on beş ayrı suçtan müebbet hapis cezasına çarptırdığım ve ülkenin en büyük uyuşturucu şebekesini çökerttiğim için bir aydır beni öldürmeye çalışıyorlardı."

Kaşları hayretle havalandı. "Bir aydır peşindeler miydi?" Sorusuna cevap olarak başımı sallamakla yetindim.

"Sana zarar verdiler mi?"

"Bir keresinde kurşun kolumu sıyırmıştı. Onun dışında takip edip psikolojik rahatsızlık vermek dışında pek bir şey yapamadılar." Yerde yatan adamlara kısa bir bakış attım. Buradan kurtulmam bir mucizeydi ve karşımda duran bu adam, bu mucizenin sebebiydi.

"Beni kurtardığın için tekrar teşekkür ederim. Sana borçlandım."

"Görevim." Deyip göz kırptı. Gülümsedim. "Üşüdün mü?"

Adrenalinden hiç düşünmediğim soğuk, sorusuyla vücudumu titretmeye yetmişti. "Biraz." Diye mırıldandım. Üzerindeki siyah ceketi çıkarmaya yeltendiğinde elimle onu durdurdum. "Hayır, gerek yok. Cidden."

Söylediğime aldırmadan ceketi çıkarıp giymem için tuttuğunda yüzüne baktım. Gözleriyle giymem için ceketi işaret etti. Çok üşüdüğüm için arkamı dönerek ceketi giydim. Yönümü ona döndüğümde büyük ceketin içinde kaybolan ellerimi kaldırarak ona gösterdim. Güldü.

Ne çok gülüyordu böyle, ne güzel gülüyordu...

"Sen bunun içini nasıl dolduruyorsun?" Gülerek ceketin fermuarına uzandı ve kapattı. Tabi bunun için baya bir eğilmek zorunda kalmıştı. Çünkü adamın yanında minicik kalıyordum.

"Hadi seni evine bırakayım." Dedi ve motoruna doğru ilerlemeye başladı. Ben de peşine takıldım. Hiç ben kendim gidebilirim diye kibarlık yapmayacaktım. Eve ölmeden gitme şansımı kendi ayağımla tepmeyecektim.

Kaskını eline alıp bana döndü. "Tek kask var." Elindekini bana uzattığında almadım. "Sen tak Yüzbaşı. Ben arkanda olacağım." Dediğimde karar veremez gibi oldu ama sonunda başını salladı.

"Ailenle mi yaşıyorsun?" Diye sorduğunda sertçe yutkundum. Annem ve babamı hatırlamamla birlikte ağlayacağımı anladığımda gözlerimi kapatıp göz yaşlarımı geri gönderdim. Şimdi ağlayamazdım.

"Hayır." Diye mırıldandım. İçimden kendime kızarken gözlerimi açıp yüzüne baktım. Bana bir pot kırdığını anlamış gibi bakıyordu.

"Artık gidebilir miyiz?" Diye sorduğumda burukça gülümseyip motora bindi. Ben de motora binip kollarımı beline doladım. Ona adresi söylediğimde kaskını takıp motoru çalıştırdı. Sokaktan çıkıp ana yola ulaştığında bir aydır hissetmediğim güven duygusu bedenimi kaplarken huzurla gözlerimi kapayıp gülümsedim.

𝐒𝐓𝐄𝐋𝐋𝐀𝐑 • 𝐒𝐭𝐞𝐯𝐞 𝐑𝐨𝐠𝐞𝐫𝐬 Where stories live. Discover now