Herkese merhaba begonvillerim!
Nasılsınız?
Bölüm şarkısı: Billie Eilish, ocean eyes
*
Nur ellerinden öpülecek insansın diye düşünüyordum açıkçası, salatamla ilgileniyor gibi yapıyordum çünkü mekandan yeni girmişti. Etrafa baktı, gözleri benim masama değmedi ama değecek gibi heyecanlandım. Ama maalesef arkadaşlar klasik olmadı ve o benim çaprazımda oturan bir kadının yanına yürüdü. Ne!
Sinirle çatalımı salataya bastırıp yedim, gerçekten sinirliydim. Beni fark etmemesi zaten sinirlerimi bozuyordu, çaprazımda bir kadının yanına oturması sinirimi bozuyordu, çaprazımda bir kadının yanına oturmasına rağmen gelirken beni fark etmemesinin şanssızlığımı gebertmek istiyordum.
Böyle bir şey olabilir mi ya?!
"Sakinsin." dedim kendi kendime sinirle, bütün hıncımı salatadan çıkarmıştım. Kadının karşısına oturdu bir şeyler konuştular kadın maşallah işveli cilveli hep gülüyordu. Kızıl bir kadındı, çok genç sayılmazdı orta yaşlarda olduğunu söyleyebilirdim. otuz vardı ama emindim. Güzeldi, sinirlerim bozulmuştu.
Hızla oturduğum yerden kalkıp önlerinden geçerek tuvalete ulaştım. Bunu beni fark etmesi için yapmıştım hemde bir yüzümü yıkasam çok iyi olacaktı çünkü sinirden yüzüm kızarmıştı!
Yüzüme su tuttuktan ve yüzümü kuruladıktan sonra tuvaletten çıkmış ve hızla yerime dönmüştüm. Göz ucuyla yürürken ona baktığımda bütün ilgisiyle kadını dinlediğini fark etmemle gözlerim doldu.
"Sakinsin." dye fısıldadım. Oturduğum masaya geri döndüm Nur'u aradım.
"Yanıma gelsene." dedim çocuk gibi bir sesle.
"Ne oldu?" dedi endişeyle.
"B kişisi çıktı." dedim üzüntüyle, "A onla c kaldı" diye eklediğimde.
"Başka kadınla beraber ve sen mal gibi kaldın mı?" dedi şokla. Sonra aydınlanmış gibi konuştu: "Doğru rezervasyon iki kişilikti." diye ekledi.
"Sen geri zekalısın." deyip telefonu kapattığımda sinirle salatamı yemeye devam ettim.
"O salatanın işkencesi devam edecek mi?" diyen bir ses duymamla hızla başımı salladım.
"Öyle görünüyor." deyip başımı kaldırdığımda şaşkınlıkla gözlerimi açtım.
Andaç karşımda bana gülümsüyordu!
**
Bölüm Sonu.
YOU ARE READING
BEGONVİL|| YARI TEXTİNG
Teen FictionT A M A M L A N D I ! Yarım kalanların kitabı. İllegal işlerle uğraşan bir gece klübü işletmecisine her gün begonvil çiçeklerinden yolladığınızı düşünün. Begonvil: Bugün ki çiçeklerini aldın mı can içim? Begonvil: Seni çok seviyorum. Andaç: Ne çiçe...
