22. Bölüm

24.7K 1.4K 132
                                    

Herkese merhaba begonvillerim.

Nasıl gidiyor?

Bölüm şarkısı: Simge, konuşsana birtanem.
**
"Daha da derine ekersen, sevinirim. Köklerini toprağa rahatça salsın." dedim ona yolladığım begonvilleri bahçesine ekiyorduk.

"Şu an çiçek ektiğime bile inanamıyorum." dediğinde kıkırdadım.

"Gizleme ne olursun, saklama hislerini.. sende bana aşıksın, ahh. Hemde deliler gibi." dedim şarkıyı ona bakarak dillendirerek.

"Şarkı arşivin ne kadar da yoğun." dedi alayla. "Sesinde güzelmiş."

"Öyledir, ama bak cuk oturdu." dedim gülümseyerek.

Ekmeye çalıştığı begonvili ellerini tutarak daha da bastırıp üzerini toprakladım. "Bak böyle." dediğimde toprağa değil bana baktığını fark etmemle bende usulca ona baktım.

"Bir sürü begonvil var." dediğinde hızla başımı salladım.

"Gün gün ekeriz." dedim omuz silkerek.

"Biz sevgili değiliz, biliyorsun değil mi?" dediğinde yüreğimin acısını hissettim. Bakışlarıma yansıyan kırgınlığı hissetti mi bilmiyorum ama bakışları değişti. "Üzgünüm." dediğinde elimi kaldırıp onu susturdum.

"Gerek yok, sevgili olmadığımızı, sadece benim sana aşık olduğumu biliyorum. Yarın şehir dışına çıkacağını bile biliyorum. Sadece..." deyip duraksadım. Ayağa kalktığımda o da ayağa kalkmıştı.
"Kimseye böyle sevgi dolu bakıp, onun kalbinden daha fazla yer edeceğin şeyler yapma, olur mu can içim?" dedikten sonra, hızla arkamı dönüp içeri girdim. Laptobumu çantasına yerleştirip el çantamı alıp kapıya adımladım, arkamdaki haraketlilikle ona döndüm, haki yeşili gözlerindeki pişmanlığı görmek istedim, ama göremedim. "Hoşçakal." dedikten sonra hızla evden ayrıldım.

Gözümden boşalan yaşlarla bana yaklaşan Giray'ı elimle durdurdum. "Seni sevmek bu kadar zor mu?" diye düşünmeden edemedim, birini seviyordunuz ve artık dünya onun ekseni etrafında dönüyordu.

Telefonumun çalmasıyla öfleyerek telefonu açtım.

"Efendim?" dedim.

"Her zaman ki sahildeyim." diyen Adem ile: "Yarım saate oradayım, şehrin dışındaydım." dedim.

"Tamamdır." dedikten sonra kapattık.

"Nur?" dedim telefonu açan arkadaşıma, "Bana bir valiz hazırla,  iki günlük olsun. Ayırtacağın otelin konumunu atacağım." dedim.

"Nereye gidiyorsun?" dediğinde,

"Kıbrıs'a." deyip sinsice gülümsedim.

Birazda siz delirin bakalım, Andaç Bey.

Benim adımda Tanem'se, sahip olduğun her tanene erişeceğim.

**
Bölüm Sonu.

Ah Tanem ah, sen hiç uslanmayacak mısın çocuk?

Kıbrıs'ta neler olur?

BEGONVİL|| YARI TEXTİNGWhere stories live. Discover now