•1•

9.6K 349 293
                                    

Evet yeni bir hikaye... Şimdi diyebilirsiniz diğer fanfiction hikayelerin daha bitmedi, ya da diğerlerine yeni bölüm atmadın ama yeni hikaye yazıyorsun... Çünkü canım sıkılıyor. Bende  canım sıkılınca böyle birşey yazmaya başladım🤷🏻‍♀️

Alışılmış zengin, şımarık çocuk ve fakir, masum kız hikayelerinden değilde tam tersini yapıp zengin bir kız ve maddi durumu onun kadar iyi olmayan bir çocuğun ilişkisini ve ikisinin kendi dünyalarındaki zorlukları anlatan  hikaye yazam dedim.(Elbette hikayemizdeki adam Yoongi oluyor)

İlk bölüm size biraz sıkıcı gelebilir malum hikayeye yeni giriş yapılıyor ama diğer bölümler daha akıcı ve güzel ilerlicektir. Seveceğiniz bir hikaye olmasını umuyorum. O zaman başlayalım...

İyi okumalar

                           🌈🌈🌈

Bazen hayat bize istediklerimizi sunmaz. Bazense tam tersi istediklerimizden fazlasını sunar. Peki o zaman gerçekten mutlu olur muyuz?

Eğer öyleyse ben neden isteklerimden bile fazlası olan bu şeylerin içinde boğuluyordum. Her gün ne yapmamı söyleyen insanlardan artık kaçmak istiyordum. Ve kısmen kendim gibi olabildiğim tek yer vardı. O da bu Üniversiteydi.

Acaba onu yine görebilecek miydim? En son geçen sene görmüştüm. Ve yeni dönemde onu tekrar görebileceğim için oldukça sevinçliydim. Umarım hala ordasındır ismini bilmediğim çocuk...

-Hanımefendi vardık. İnebilirsiniz...

"Teşekkürler Minho"

İşte yine başlıyorduk. Her sene Universiteye geldiğimde oldukça mutlu bir başlangıç yapıp sonrasında derslerle uğraşmaktan canım çıkıyordu. Ama olsun... sonuçta emr veren ve azarlayan birilerinin olmadığı tek yer benim için burasıydı.

Kampüsde arkadaşlarımı ararken etrafımdan geçen insanların bazen farklı, yada imrenerek bakan bakışlarıyla karşılaşıyordum. Buna alışmıştım. Babanız okuduğunuz Universitenin büyük bir hissedarı olunca ve sizde her zaman marka, pahalı kiyafetler giyinince doğal olarak gözler üzerinizde oluyordu.

Herkes bunun çok iyi olduğunu düşünürdü ama benim için değildi. Çünkü benimle arkadaş olmak isteyen insanlar benim için mi yoksa param için mi bana yaklaşıyor anlayamıyordum.

Ag-Ahh sonunda hanımefendi teşrif buyurabildi...

"Özür dilerim kızlar biliyorsunuz babamın şöförüyle gelmek zorundayım. O yüzden geciktim"

Mh-Marita sen neden kendin gelmiyorsun? Yani hani kendi arabanla ya da taksiyle falan.

"Olmaz Minah. Biliyorsun kullanamıyorum"

Aslında yalandı çok güzel araba kullanıyordum fakat annem izin vermiyordu.

Ag-Gelecek yıl Universite son sınıf olacağız babanın bir sürü arabası var ve sen hala araba kullanamıyorsun.

"Konuyu kapatalım mı? Biliyorsunuz bunları konuşmayı sevmiyorum"

İkiside bıkkınca oflayarak sakinleşmşti. Annemi tanımıyorlardı ve açıkçası tanımalarınıda istemiyordum.

Mh-Yine çok güzel gözüküyorsun. Biliyormusun aynı parçalardan bendede var ama senin gibi güzel kombin yapamıyorum.

 Biliyormusun aynı parçalardan bendede var ama senin gibi güzel kombin yapamıyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Bilmem gözüme hoş gözükenleri giyiniyorum Minah. Özel biriyle çalıştığımı sormak istiyorsan yok öyle biri. Olsa senden saklamazdım emin olabilirsin"

Minahla konuşurken Angel bizim için içecek birşeyler almaya gitmişti. Ve yine elindeki içeceklerle kıvırtarak yanımıza geliyordu. Sanırım hiç değişmeyen şeylerinden biri bu garip yürüyüşüydü.

Ag-Ahhh bu yıl yine şu fakir grupunun bizim etrafımızda olacağını öğrendim. Neden kendilerine göre bir Universiteye gitmiyorlarki?

"Bu ne demek şimdi?"

Ag-Marita, onlardan rahatsız oluyorum. Ve bence Universitemiz sırf onlar yüzünden diğerlerinin yanında ezik kalıyor.
Annem geçen sene onları gördüğünde beni burdan aldırmayı bile düşündü. Ama biliyorsun Junkiden ayrılamam o yüzden onları zar zor ikna ettim.

"Biliyor musun Angel senin ezik diye nitelendirdiğin o insanların ortalamaları bile senin üstünde. Eğer Junkiden, moda dergilerinden ve telefonundan kopabilirsen sende bunun farkına varırsın"

Ag-Bu benim suçum değil. Ben böyle alıştım.

"İnsanları cüzdanlarındaki kağıt parçalarına göre değerlindirmeye mi alıştın? Gerçekten kime anlatıyorum ki"

Mh-Kızlar lütfen sakin olun. İnsanlar bize bakıyor.

Çantamı ve meyve suyumu alarak masadan hemen kalkmıştım.

"Görüşürüz Minah"

Lanet olsun. Bu durumdan bıkmıştım artık. Aynı annem gibi konuşuyordu.

~Marita sen kendine uygun insanlarla takılmalısın. Kendi olduğun yeri unutma sen tepedesin onlarsa senin oldukça altında'

Ahh gerçekten beni tepede yapan neydi? Benim bile olmayan param mı Anne?....

Biranda bacağımda hissettiğim sızıyla hemen eğilerek bacağımı kontrol etmiştim. Anlaşılan bir şey ısırmıştı. Çimlerin içinde çok fazla yürümezsem iyi olacaktı.

Çantamı ve meyve suyumu alıp kalktığım anda sertçe birine çarpmış ve elimde tuttuğum meyve suyu tamamen üzerine dökülmüştü.

Yüzüne bakmak için başımı bile kaldıramıyordum. Lanet olsun...

"Benn.. çok özür dilerim"

Başımı yavaşça kaldırdığımda tükürüğüm boğazıma kaçmış ve öksürmeye başlamıştım.

"Sen..."

'Evet?'

Bu oydu. Ve şuan tam karşımdaydı.

'Sen gülümsüyor musun?'

"Ben özür dilerim. Yani biranda yanlışlıkla oldu"

'O yüzden mi gülüyorsun?'

"Hayır gerçekten beni yanlış anladınız"

Üzerini silkelemiş ve omzuma çarparak yanımdan geçip gitmişti.

-Bunlar hep böyle Yoongi. Burunları havada dolaşıyorlar.

+Evet biz lavaboda hallederiz üzerini. Saygısız şey işte. Ünlü Bay Lee'nin kızı...

Arkasında duran arkadaşlarının söylediklerinin hepsini duymuştum. Ama ben bilerek yapmamıştımki? Sadece istemeden olmuştu. Neden hep böyle oluyorduki?

Tek güzel şey ismini öğrenmemdi demek ismi Yoongiydi. Kötü bir karşılaşma olsada ismini öğrendiğim için mutluyum Yoongi.

Hoşçakayyyyy🤗🤗🤗

Different Worlds /Farklı dünyalar |MYG|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin