1.2

226 59 7
                                    

[Öyle büyümüş ki

içimizdeki yalnızlık.

Sevilmeyi beklerken

sevmeyi öğrenmişiz...]

12. 07. 2019

MİAMAGİ

Genç adam arabadan indi ve mezarlığa doğru ilerledi.

Sevdiği kızın mezar taşını gördüğünde bir anlığına durdu, yutkundu ve elindeki çiçek demetine baktı. Göz yaşını sildi ve mezarlığın yanına adımladı.

Genç adam sevdiği kızın mezar taşında elini gezdirdi ve elindeki çiçek demetini toprağın üstüne koydu.

Mezarlığın yanına eğildi ve başını mezar taşının üzerine koydu.

Göz yaşlarının mezar taşına düştüğünde bıraktığı sesi dinledi bir bir süre genç adam.

''Efendim Telefonunuz çalıyor.''

Genç adam o kadar dalmıştı ki sese telefonunu duymamıştı.

Şaşkınlıkla adamına döndü.

"Telefonunuz efendim."

Genç adam anlamamış gözlerle adamına bakarken telefonunun sesini duydu.

"Ahh evet telefonum."

Genç adam ayağa kalktı ve telefonunu cebinden çıkarttı. Ekranına baktığında. Anlığına gülümsedi. Son kez sevdiğinin mezar taşına elini sürdü ve mezarlıktan yavaş adımlarla çıktı.

"Alo?"

"Efendim, Bay Jeon ile Bay Kim Bayan Lalisa'yı kaçıranlar listesi hazırladı."

"Ne zaman?"

"Bu gün efendim. Yaklaşık 3.5 önce."

"Peki neden şimdi haber veriyorsun?"

"Bay Jeon evden çıktıktan sonra Bay Kim'in de evden çıkmasını bekledim. Yakalanmamak için."

"Listenin resmini çekip bana at."

"Ama onu Bay Kim odasına koydu ve odasına girmem ne kadar doğru bilemiyorum Bay Hyun."

"Sen orada çalışmıyor musun?"

"Evet ama..."

"İşte. Hem evdede değillermiş rahatça girip bulabilirsi. Yarım saat süre sana o dosyanın fotoğrafını çek ve bana at."

"Peki Bay Hyun"

Genç adam telefonu kapatıp cebine koydu. Arabaya bindi ve mezarlıktan uzaklaştı.

*

Genç adam kendisine çalışanlardan birini erkek kardeşinin evine temizlikçi olarak sokmayı başarmıştı.

Şimdi ise çalışanından dosyayı bulmasını emretmişti.

*

Genç bayan telefonunu kapattı ve mutfak masasının üzerine koydu ve mutfaktan çıktı.

Yavaş adımlarla üs kattaki Bay Kim'in odasına ilerledi. Çıkarken bir yandan da Jung-hyun'un arkasından söykeniyordu.

"Dosyayı bul ve bana resmini at yarım saat süren var. O kadar kolay zaten. Yakalanırsam senin ismini vereceğim Jung-hyun."

Genç bayan odanın kapısını açtı ve odaya göz ucuyla baktı.

"Zengin olmak böyle bir şey sanırım. Ahh her neyse dosyaya bulmaya odaklan."

Bayan ilk olarak Bay Kim'in çalışma masasının çekmecelerine baktı. Orada bulamayınca tam çalışma masasının karşısında bulunan dolaba yöneldi.

Dolap duvarı boydan boya kaplıyordu. Büyük ve koyu bir kahverengi idi. Kücük küçük çekmeceleri vardı.

Bu odaya daha önce hiç girmemisti genç bayan.

O evin alt katıyala sorumluydu.
2. Çalışan evin üst katından sorumluydu.

Şuan evde tek olduğu için şanslıydı. Sonuçta Bayan Lalisa'nın kaçırılmasında onunda bir parmağı vardı.

Lalisa çoktan kaçırılmıştı ve bu işten geri dönüşü yoktu.

Aslında dün Bay Jeon'un o halini görünce işten çıkmak istemişti ama fikrinden hemen geri dönmüştü.

Bayan dolabın çekmecelerini teker teker açıp içlerine bakıyordu.

Çekmecelerin içinde gördüğü şeylere hayretle bakıyordu.

En son çekmeceyi açtı ve orada da bulamayınca sinirle çekmeceyi kapattı.

Kolunu kaldırdı ve sarı renkte olan saatine baktı.

"Aman tanrım 10 dk kalmış."

Genç bayan acele içinde Bay Kim'in yatağının altına baktı.

"Aman tanrım nereye koymuş olabilir? Başka bakıcak yer kalmadı."

O sırada gözüne Bay Kim'in giysi dolabı çarptı genç bayanın.

"Hayır. Oraya koymuş olamaz."

O sırada saatine baktı. 5 dakikası kaldığını görünce hemen ayağa kalktı.

"Yapacak başka bir şey yok."

Dolabın kapağını açtı ve kıyafetleri karıştırmaya başladı.

"Neden buraya koysun ki?"

Dolabı karıştırdı ama dosyayı bulamadı.

"Yani son çaremdi bu."

Dolabın kapağını kapattı. Ardından iç çamaşırlarının olduğu çekmeceyi gördüğünde iç çekti.

"Oraya koymuş olamaz."

Genç bayan dosyayı bulamamasının verdiği üzüntüyle saatine baktı.

"2 dakika. Ahh hadi ama hiç bir sorun olmayacak sadece Bay Kim'in iç çamaşırlarının olduğu çekmeceyi karıştıracaksın."

Genç Bayan çekmeceyi açar açmaz kırmızı bir dosya gördüğünde hayretler içinde dosyayı eline aldı.

"İç çamaşırlarının yanına koymuş vay canına."

Genç Bayan kırmızı dosyayı açtı ve resmini çekti. Ardından Bay Jung-hyun'a attı ve atar atmaz aradı.

İlk çalışta açılan telefon karşısında şaşırdı doğrusu genç bayan.

"Efendim dosyayı size attım."

"Evet evet gördüm. Teşekkürler. Ilk defa bir işi doğru yaptın.

"Efendim bu bana verdiğiniz ilk görev zaten."

"Her neyse işte."

Miamagi

to kidnapped | liskookWhere stories live. Discover now