24: Hissedebiliyor musun?

21.4K 2K 1.1K
                                    

Bu ikili niye sürekli kavga ediyor diye birçok yorum gördüm, ciddi olup olmadıklarını bilmiyorum ama kendimce onlara cevap verdim ve sonra dedim ki belki böyle düşünen başka insanlar da vardır. Bu yüzden de buraya not düşmek istedim.

Arkadaşlar bu taekook oldukça inişli çıkışlı bir ilişkiye sahip olacak, Taehyungu kalın kafalı, Jungkooku da biraz uçuk biri yapacağım diye zaten ben demiştim. Bu yüzden son kez tekrardan uyarıyorum, Friends'in Taekooku sizi sinir etmeye geliyor :')




__

"Neden birden kötüleştiğini anlayamadım" demiştim elimdeki tamamen boşalan çorba kasesini komidinimin üzerine bırakırken. Taehyung da o sırada ince örtüyü iyice üzerine çekmiş ve aşağı doğru kayarak yastıklarımın arasına gömülmüştü.

"Dün doğru düzgün bir şey yiyemedim midem bulanıyordu hep, sabah da birden tatlı yiyince midem daha fazla dayanamadı sanırım" dediğinde sırtımı yatak başlığına yaslayarak onu izlemeye devam etmiştim. "Ama şimdi iyiyim. Sıcak çorba iyi geldi" dediğinde bakışlarımı ondan çekerek etrafta dolaştırmıştım bir süre. "Teşekkür ederim ilgilendiğin için"

Hafifçe omuz silkmekle yetindiğimde Taehyung kıpırdanarak başını uzattığım bacaklarımın üzerine yastık yerleştirip oraya yatmaya başlayınca kıpırdanmak istesem de bacaklarıma sarılarak beni engellemiş, aynı zamanda konuşmaya başlamıştı birden.

"Jungkook, oyun oynarken mesaj bildirimi gelmediği için sana hiçbir zaman cevap vermiyordum. Ama sen de biliyorsun, Ellie'yle zaten bir oyun aracılığıyla tanışmıştık en başta. Oyunun içindeyken konuştuk yani onunla konuşmak için oyuna çık gir falan yapmadım" Bakışları alt profilimde dolansa da benim bakışlarım karşımızdaki duvarda durmaya devam ediyordu inatla.

"Ellie'yle yakın olmandan hiçbir zaman hoşlandım ve hiçbir zaman da hoşlanmayacağım"

"Hoşlanmayabilirsin bunu anlayışla karşılayabilirim Jungkook ama sen bunu biraz abartıyormuşsun gibime geliyor" demişti ve havalanan kaşlarımı fark ettiğinde bana vakit bırakmadan devam etmişti. "Jungkook, ben seninle sevgiliyim ve bana yol yapmaya çalışan kimseye de yüz vermem, önce bu konuda bir anlaşalım. Ellie'yle de en başında olan yakınlığımız ne arttı ne de azaldı ama sen sanki her geçen gün daha da yaklaşıyormuşuz gibi davranıyorsun. Onunla konuştuğumu duyduğun anda aramıza büyük bir mesafe koyuyorsun ve sanki seni aldatmışım gibi büyük tepkiler veriyorsun. Sana tepkilerin normal geliyor olabilir fakat benim için değil Jungkook. Ayrıca ben Ellie'den bahsederken tedirgin olmak istemiyorum. Neden bir arkadaşımdan bahsederken tedirgin olmalıyım ki? Bu bana saçma geliyor-"

"Taehyung benim abarttığımı düşünüyorsun ama ne Hoseok hyungla yakın olmama izin veriyorsun ne de başka birisiyle konuşmamdan hoşlanıyorsun. Ben senden ne görüyorsam gördüğümden fazlasını yapmıyorum. Hoseok hyungun bize geldiği gün nasıl çekip gittiğini hatırlamıyor musun?" Kaşlarımı çatarak sözünü kesmekten çekinmemiştim. "Ayrıca Ellie'den bahsederken tedirgin olman için bir sebep yok. Bana düzgün bir zamanda ve düzgün bir anda bahsetseydin ben bunu bu kadar büyütmezdim." Demiş ve bacaklarımdan ayrılması için omzuna baskı yaparken sinirle devam etmiştim. "Uyumayıp seninle konuşmak için sana mesaj atıyorum ama bana oyundayım yazıp bir daha da dönmüyorsun ve o gecenin köründe attığın mesaj Ellie'yle ilgili oluyor. Nasıl hissettiğimi tahmin edebilir misin lütfen biraz?"

Bacaklarımı kendime çekerek onun hapsinden kurtardığımda neyse ki sinirlerimin bozulduğunu fark edebiliyordu. Dili yavaşça dışarı çıkıp dudaklarının üzerinde dolaşırken başını küçük hareketlerle aşağı-yukarı sallayarak bir süre sessiz kalmıştı.

Friends; taekookWhere stories live. Discover now