8.Bölüm

44 19 52
                                    

Medya :Emir

Bu bölümü yazarken okuma sayım 1.46 k dı.
Sizde kaç olduğunu yazarsanız çoktan çok mutlu olurum 🤭❣️
Sizin yorumlarınız bana en güzel hediye 🐾🐾

 Sizde kaç olduğunu yazarsanız çoktan çok mutlu olurum 🤭❣️Sizin yorumlarınız bana en güzel hediye 🐾🐾

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

🥂 🥂 🥂

"uzak dur benden!"

"durmuyorum,durdursana hadi"
Ben geriye gittikce üzerime üzerime geliyordu. Şu an bunu yapmamalıydı, hazır değildim.
"yapma diyorum"
"huyum kurusun. Yapma denileni yapıyorum"
Çıldıracaktım. Bir türlü Durduramıyorum onu. Sakin sakin üstüme geliyordu, Avını kapmaya hazırlanan avcı misali.
Yüzüme gelen sert ve buz gibi su ile pat diye yere düşmüştüm.

Haksızlıktı bu hortum onun elinde olmamalıydı.

Bu gün izin günüydü...
Belirtmek istiyorum
İzin günü
İzin(!)
Ama biz ne hikmetse dinlenme eylemini halıları fırçalayarak yapıyorduk.
Haksızlık bu dünyanın ezberi olmuş.

Ela pis pis gülerek elindeki hortumu bacaklarıma tutuyordu.
Siyah tayıtım sırıl sıklam olmuştu.
Biraz daha bu yerde böyle durursam üşütecekdim.
Yine yüzüme gelen buz gibi su vücudumda şok etkisi yaratıyordu.
"ya yapma diyorum yapmaaa anneee kızın durmuyor ya anneeeee"
Bu kadın neden duymuyor beni ya.
Ayağa sonunda kalktığımda öldürme planları yaptığım düşüncelerimi elaya yansıta bilmek amaçlı sert sert baktım.
"bittin kızım sen!"
Üzerine yürürken halen yüzüme gelen soğuk su ile zor yürüyordum.
Ama alacaktım o hortumu elinden.
"çok korktum."
Dudaklarım titremeye başladığında artık sinirlerim bozulmuştu.
"hasta olursam parçalarım seni ela. Ver o hortumu"

Halen gülüyor ya

Bak işte

Sinirle ayağımı yere vuracakken kaymış dengemi kaybedip suyun kaynağına hortum ve ela nın üstüne düşmüştüm.

Ne hale gelmiştik biz böyle hortum ikimizin arasında, su damlaları yüzümüzü yalıyordu.

"kalk üstümden, kalk. Her yerlerim ıslandı."
Gür kahkaham bahceyi sararken yavaştan doğruldum.
İnşallah mahalleden kimse görmemişti bu halimizi.
Dedem olsa asla böyle bir şeye izin vermezdi.
Tamda söyleyeceği sözler beynimi işgal etmiş yine koyu kahkahamı dışarı salmıştım.
'kuru temizlemeciğe veririz. Ne işi var kızların dışarıda. Mallenin zibidileri bir şey der kimse elimden almaz onları'

Yere oturduğumda elada doğrulmuş hortumu bir köşeye atmışdı.
"her yerlerim ıslandı. Haksızlık bu ben ıslatıyordum seni"

Burun kıvırarak önüme döndüm.
Üstüme yapışmış bluzüm içimi net bir şekilde gösterirdi. Siyah olduğu için şükrediyorum.
Burun kaşıntım ile olayı çakmıştım.
Öfke ile elaya döndüğümde daha konuşmadan hapşırımıştım. Ben bitti sanarken diyerleri de ard arda gelmişti.
Sonunda biten hapşırığım ile elaya döndüm.
Zeki kardeşim anlamıştı.
"dila üzgünüm. İstiyerek yaptım ama eylencesine. Sen hemen hasta olursan ben ne yapayım"
Üstüne doğru kalmadan imeklemeye başladım .
"lütfen ben yaptım sen yapma. Dilaa"
"parçalayacağım seni"
Yanımdaki köpüklü kovadan hırsla köpük alarak Elanın yüzüne fırlattım. Diyerinide diyer elime aldığımda üstüne yerleşmiş yüzünün her yerlerine çalıyordum.
"yapma, yeter. Iy-yy zehirleniyorum. Kızım mintak var bunda son-ra makine tozu, ar-ab sabunu. Zehirleniyorum lan. Çok gencim daha tü tü öğeeek midem istifa edeceğim"
Hızla beni itmesine izin vermeden hortumu aldım.
"aaa kurtarayım seni kız kardeşim. Sen yeterki iste" hortumu yüzüne tutarak bir güzel yıkadım.

FEDAWhere stories live. Discover now