30.Bölüm

35.6K 1.8K 507
                                    

Kitabın sosyal medya hesabı:
İnstagram: taninmisolmayan

——————————————————————

Yazardan

"Serra sikir git! Neyi anlamıyorsun? Nasıl yüzsüz bir kızsın sen? Nasıl midesizsin? En yakın arkadaşımla sevgilisin sonra gelip bana seni özledim diyorsun."

Serra son şansını demek için gelmişti bugün ofise. Onları böyle mutlu görmeye dayanamıyordu.

Ağır adımlarla Çağrıya yaklaştı.

" Onu sevdiğimi falan sanmıyorsun değil mi? O aptalı kim sever? Senin için onunla se-"

" Kes sesini. Dediklerin daha da iğrençleşiyor. Şimdi SİKTİ-"

"İkimiz de Begümün senin için yetersiz ve tecrübesiz olduğunu biliyoruz. Geçen gün yanıma geldiğinde bunu sen de fark etmişsindir diye düşünüyordum."

Sözünü kesen Serranın bir anda Çağrının dudaklarına yapışmasıydı.

  Çağrı bir tepki vermeye kalmadan içeri Begüm girmişti. Çağrı da bu sırada Serrayı itip kendinden uzaklaştırmıştı.

Serranın bahsettiği olay aslında dediğiyle alakası olmayan bir şeydi. Begümle tartışıp eve gitmediği gece arkadaşlarının yanına bir mekana gitmişlerdi. Tabi Serra bu durumu duyar duymaz sevgilisini ikna edip yanlarına gelmişti. Serra ne kadar Çağrıya kur yapsa da Çağrı bu durumu sallamamıştı bile. Bilinci kapanmaya yakın mekandaki odalardan kendine ait özel yaptırdığı odaya gitti. Bu oda yıllardır burda duruyordu. Eskiden amacına uygun bir şekilde aktif kullansa da Begümle evlendikten sonra bilimci kapanmaya yakın olduğu zamanlarda uyumak için gelirdi.

Sabah uyandığında Serra yanında iç çamaşırlarıylaydı. Kendisi de baksırıyla yatakta uzanıyordu. Hayal meyal Serranın üstünü çıkardığını hatırlıyordu ancak net değildi. Uyanır uyanmaz Serraya etmediği hakaret kalmamıştı. Odanın kapısını kitlemediği için içeri girebilmişti. Serra ise 'dün gece çok güzeldi, dün gece böyle demiyordun' gibi kendi uydurduğu sözler söyleyip durmuştu. Çağrı onu kovduktan sonra emin olamayıp kamera kayıtlarına baktığında Serranın sabah geldiğini görmüştü. Geldiği saate bakınca da o geldikten kısa bir süre sonra uyandığını anladı.

Yani Serranın dedikleri tamamiyle yalandı.

Çağrı kapıya baktığında Begüm çoktan gitmişti. Çağrı ayağa kalkar kalkmaz Serrayı umursamadan kapıya ilerledi. Begümü dururdup her şeyi anlatacaktı. Gerekirse kamera kayıtlarını izletecekti. Her şey bu kadar güzel giderken, doğuma bu kadar az bir süre kalmışken bütün hepsi mahvolamazdı. Merdivenlere yönelip hızlıca merdivenlerden inmeye başladı.

Bir an aklına güvenliği arayıp Begümü tutmalarını söylemek gelse  de telefonu masasının üzerinde bıraktığı için elinden bir şey gelmemişti. Çıkışa geldiğinde Begüm yoktu. Kapıya ilerledi. Begümün şahsi koruması olan Kemal kapıda sigara içiyordu. Çağrıyı görür görmez kendine çeki düzen verdi.

"BEGÜM NERDE?"

"Abi yukarı çıktı yenge. İnme-"

"Sikiyim sizin yapacağınız işi çabuk dağılın çok uzağa gitmiş olamaz! Ver telefonunu."

Adam şaşkına patronunun dediklerini dinliyordu. Çağrının dediğini sorgusuz sualsiz yapıp telefonunu Çağrıya uzattı ve alış verişe giderken arkada gelen bir araba dolusu korumayı da alarak etrafta büyük bir arama başlattı.

Aysar +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin