23

346 26 4
                                    


"Yoongi, b-ben kabus gördüm... Lütfen yanıma gel, lütfen lütfen!"

Yoongi saate baktı. Saat akşam on birdi. Bir telaş ile üzerine paltosunu aldı ve arabasına bindi. Jennie bu aralar çok sık kabus görmeye başlamıştı ve bu Yoongiyi endişelendiriyordu.

"Endişelenme Jennie, beş dakikaya en geç on dakikaya oradayım..."

Yoongi telefonun diğer ucunda hıçkırarak ağlayan jennienin sesini duydukça gaza daha çok basıyordu. Buna dayanamıyordu. Onun için çok acı vericiydi.

Yoongi normalde kurallara uyarak dikkatli bir şekilde araba kullanan birisiydi fakar şuan diğer arabalara makas atarak ilerliyordu.

Evinin oraya geldiğinde arabasına rastgele boş bir park yeri buldu ve acele ile park edip evine doğru ilerledi. Daha önceden geldiği için evi biliyordu.

Yoongi eve geldiğinde cebinden jennienin ona nolur nolmaz diye verdiği yedek anahtarı çıkarttı ve kapıyı açtı. Hızlıca yatak odasına ilerledi.

Yatak üzerinde ağlayarak yatan jennieyi gördüğünde acele ile onun yanına gitti ve ona sarıldı.

"O her gece rüyalarımda yoongi, aynaya baktığımda bile bazen onun suratını görüyorum... Ben delimiyim yoongi?"

Yoongi onun söyledikleri ile paramparça oldu. Geçenlerde Babasından gelen zalimcr mektup bütün olayları tetiklemişti. Mektupta ablasının öldüğünü ve lanetinin onunla olacağını ayrıca herşeyin onun suçu olduğunu yazmış babası.

Yoongi onun ile konuşsa da Jennie etkisi altında kalmıştı. O cümleleri unutamıyordu. O günleri tekrar tekrar hatırlıyordu.

"Biliyormusun Jennie, sana bunları unutman için bir yol söyliceğim fakar uygulamalısın... İlk olarak o mektubu yak, kendi suçun olmadığını hatırla, güzel ve değerli günlere odaklan ve en önemlisi ise anın tadını çıkar. Geçmiş tarih olmuştur, gelecek bir gizemdir ve bugün ise bugündür! Bunlar etkisiz gibi geliyor kulağa ama inan bana, ile yarıyor!"

My Patient | YoonnieWhere stories live. Discover now