17. Kisim

3.8K 242 6
                                    

Cok heyecanliydi elif.. Biraz da burukdu. Bu heyecanligi hep yusufunda yasamak istemisti.. Ama yusufu yoktu.. Cok uzun zaman olmustu. Yusufundan bir haber yoktu. Ümidini ondan kesdigini düsünüyordu.. Ama ona kizmiyordu.. Kizamiyordu. Tek istegi onun mutlu olmasiydi..
Misafir icerideydi. Henüz görmemisti onlari.. Caylarini doldurup iceriye giricekti..
Hazirlandiktan sonra iceriye dogru yol aldi.. Utaniyordu biraz. Basini kaldirip bakamamisti.. Kaldirdiginda ise kimi görsün.... Rahatsiz bir cocuk.. Özürlüydü.. Konusamiyor, yürüyemiyor, elleri tutmuyor... Elif bir an ne diyecegini sasirdi.. Oysa o oglan elifi görünce gözlerinin ici parliyordu..
Elif caylari dagitiyordu. Olan herseye ama anlam veremiyordu. Gercekten o oglan icin mi istemeye gelmislerdi..
Elleri titreyerek dagitti caylari.. Herkes elife bakiyordu.. Hatta sasirmislardi elif hic bir tepki vermedigi icin..

Dagittiktan sonra elif odasina gitti. Kapinin ardindan yere yigilmamak icin kendini zor tuttu...
"Allahim, ben anlayamiyorum, onun icin istemeye mi geldiler beni, ona mi istiyorlar ? Yarabbi eger bu senden bana gelicek bir intiham ise ben kabul görmeye raziyim.. Yeterki sen benden razi gel, ben ona bir ömür de bakarim..
Ama ne olursun Allahim beni seytana yenik düsürme"
Diye dua ediyordu.. Bu cok zordu.. Belkide hic bir kiz kabul etmezdi..
Daha sonra o oglanin ablasi geldi..
Kapiya vurdu ve elif müsait mi diye sordu.. Iceriye girdiginde
"Merhaba canim" dedi.
Elif basini yerden kaldirmadan "merhaba " dedi .. Farkindaydi o kizda nasil agir birsey oldugunu..
"Icerideki durum kafani karisti farkindayim" dedi o kiz..
"Hmhm"
"Bak canim, senden böyle birsey istemeye hakkimiz yok biliyorum.. Rabbime siginiyorum.. Ama abim, evet o rahatsiz olan, tekerlekli sandalyede oturan abim, kanser..
Sanirim okuyordun.. Her okul cikisinda camin ordan bakardi sana.. Hep heyecanlanirdi.. Abim sana asik oldu.. Evet haklisin rahatsiz bir insan nasil böyle duygular besleye bilir.. Ama onun zekasinda bir sorun yok.. Abim safece engelli..
Nasil söyleyim bilmiyorum, kabul etmeyecegini bilsemde abim bunlari bilmesin.. O ölücek, ve tek bir istegimiz var, bize hergün hasta oldugu icin bir utancla bakmasi degilde son nefesinde de olsa birkez mutlu olmasi.. Ve bunu sadece sana baktiginda görüyoruz.. " dedi o kiz.
Elif duyduklarina inanamadi ama lafini böldü ve "tamam ben anladim, kabul ediyorum" dedi..
O kiz cok sasirdi.. Inanamadi.. Belkide bunu hic beklemiyorlardi..
"Bak onunla evlenmek zorunda degilsin.. Sadece parmagina bir yüzük takilsa yeter.." Demisti.
"Hayir onunla evlenicem, ve ben bakicam ona" demisti elif..
"Sadece Allah icin, kalpler allahin elindedir.. Ve eger onun kalbini bana isindirdiysa vardir bunda bir hayir..." Dedi elif.. O kiz ona hayranlikla bakti.. Cok sasirmisti bu sözüne. Bu iman aski, bu nefsi kör etme, bir an kendinden utandi..

.......................

Ve aylar gecti. Elif gercekten sözünde durdu. Ailesi cok karsi geldi ama kimsecikleri dinlemedi. Allah rizasi dedi ve yola cikti. O kücük elif koca yürekli bir elifti..
Bugün nikah olucakti.. Ve sadece dini nikah.. Elif disaridayken bir kac sey almasi gerekiyordu. Bir kac saat sonra o oglan gelcekti ailesi ile ve nikah olucakti, ismide fatih di..

Elif yürürken birisi onu durdurdu "eliif!" Diye sesleniyordu. Elif arkasina baktiginda ise hamzayi gördü.. basini hemen yere egdi ve bir kac adim geriye gitti..
"Elif, sen gercekten o oglan ile evleniyormusun?" Diye sordu hamza..
"Evet" diye cevap verdi sessizce.
"Ama neden yapiyorsun böyle birseyi, bunu yapmak zorunda degilsin... Elif yoksa zorluyorlarmi seni.. "
"Ben Allahin rizasi icin bakicam ona, dünya dahi karsi gelse, kimse rabbim izin vermedikce engel olamicak insaAllah " demisti..
Hamza ona bakti ve "beni bir kez daha utandirmayi basardin" demisti hamza..
"Sen neden bunu bu kadar önemsiyorsun" diye sordu elif..
"Seni ilk gördügümden belli hep istedim, ama biliyordum kalbinde biri var, o yüzden kapina gelmeye yüzüm yoktu.. " demisti hamza.
Elif dinledikten sonra hic bir cevap vermedi.. Arkasini döndü ve yoluna devam etti.. Biraz gözlerinden yaslar akti.. Bir an kafasi karismsti. Aceba bu yaptigini kaldirabilcekmiydi. Ya nefsine yenilirde ona kötp davranir diye korkuyordu.. Onu kirmak istemiyordu, cünki mutlulugunu ona fark etmisti.. Bir yandan da yusufu ve hamzayi düsünüyordu.. Yusufu asigiydi ondan vazgecsede gönlünü yaralayan bir yeri vardi.. Hamza ise kafasini kurcaliyordu, nereden biliyordu birini sevdigini diye...

Yol boyunca allaha dua etti elif. Kalbi hic susmadi. ALLAH diye bagriyordu.. Gün gectikce allaha biraz daha baglaniyordu. Onun rizasi icin bunu yaptigina cok seviniyordu..
Eve geldikten bir saat sonra da fatih gil gelmisti.. Fatihe bir takim gigdirmislerdi. Ve gercekten fatih cok yaisikliydi. Rahatsizligi güzelligini hic bozmuyordu.. Kara kaslari, kara gözleri, sakallari. Ve kalipliydi.. Uzundu...

Elife öyle bir bakti ki fatih gözlerinden yalsar akti.. Elif bunu gördügünde "ne olursun üzülme, ben pisman degilim, sende olma" demisti. Bu fatihi cok sevindirmisti. Birkez daha sanki elife asik oluyordu..

Ve imamda geldi.. Nikahlari kiyiliyordu.. Fatih nikah esnasinda herkesi sasirtti.. Hoca ona soru sordugunda es olarak kabul ediyormu diye dirensede zor da olsa "evet " demisti.. Elif sesini duymustu. Cok güzeldi.. Elif tebessüm ederek bakti ona.. Ve nikahlari kiyildi.
Artik ikiside evliydi rabbimin katinda...
Elif hatta kendilerine ev tutmustu.. Ona kendi evlerinde bakicakti.. Aralarinda hic kari koca münasebeti olmasa bile onunla ayri bir eve cikti.. Fatih icin yapti bunu. Kendini daha rahat hissetsin diye..
Hergün ona abdest aldirip beraber namazlarini kilarlardi. Ona yemekler yapip kuran okurdu. Ilahi söylerdi.. Onunla konusmaya calisirdi.. bütün ihtiyaclarini görürdü. Ve bundan hic sıkılmazdı. Aksine daha da cok zevk aliyordu.. Fatih hep mutluydu... Her duasinda göz yaslari ile dua ederdi. O konusamadada elif hissederdi dilediklerini. "Fatih hep allahim ben ondan raziyim sende ondan razi ol" derdi..
Her hafta doktora götürürdü elif fatihi. Durumu iyi degildi. Ama morali hep yüksek oldugu icin pek agri hissetmezdi.. Bazen yatalak olurdu ama elif o tatli bakislari ile ona sifa olurdu..
Fatih elifi daha hic basi acik görmemisti.. Yaninda dahi yatmiyordu.. Ama o bundan rahatsiz degildi. Elifi yaninda olsun diyordu baska birsey istemiyordu.. Ondan sonra evlenmesini istiyordu.. onunda koca bir yüregi vardi..

Elif ailesine bu evlilikten bahsedememisti.. Onlarin olanlardan haberleri yoktu. Herkese de söylemisti. Kimse kesinlikle ailesine birsey demeyecekti. Kendisi söylemek istiyordu hazir oldugunda. Ve o gün bugün dü. Elif korkarak dua ile telefonu eline aldi ve babasini aradi. Ilk basta hasret giderdiler. Cok özlemisler birbirlerini..
"Baba sana söylemem gereken birsey var" demisti elif daha sonra..
"Buyur kizim" dedi..
"Baba kizacaginizi biliyorum ben, ama ben sadece rabbimin rizasi icin yaptim bunu. Ve yaptigimdan hic pisman degilim. Aksine rabbim daha da mutluluk veriyor bana.." Dedi elif.. Korkuyordu. Hemde cok..
"Dur bi kizim nefes al..." Diye babasi lafini kesti. Elifin korktugunu anlamisti.. Anlamiyordu neden böyle oldugunu..
"Tamam baba özür dilerim.. "
"Hadi kizim simdi sakin sakin anlat" diye sakinlestirmeye calisti tekrardan ..
"Babam, ben sizden riza almadan birisi ile evlendim. Ama resmi degil dini nikah yaptim. Simdi ne olur sade beni dinle. Evlendigim oglanin ismi fatih ve rahatsiz yani kanser babam.. Beni sevmis. Allah kalbine sevdamdan vermis. Ben sadece allah icin yaptim. Ve iyiki yapmissim baba.. Hic pisman degilim.. " dedi elif. Aslinda hala cok korkuyordu. Ama rahatlamisti artik söylemisti. Gerisini allaha birakmisti. O elbet mükafatini verip babasina bir yumusaklik vericekti..
Babasi bir müddet birsey demedi.. Bu elifi gittikce daha da korkuttu.. Icten ice sadece Allaha dua ediyordu. Yardim diliyoru. Onun merhametine siginiyordu.. Biliyordu allah yari yolda birakmaz..
"Elifim ne yaptin sen! " diye sesini yükseltti babasi biraz. Azicik öfke, az da merhamet vardi sesinde...
"Baba ne olursun kizma bana.. Sen demezmisin hep, allahin rizasini kazanmaya calis diye.. Bende öyle yaptim" dedi elif. Bu sözünden sonra babasi söyleyecek söz bulamadi..

Biraz vakitten sonra babasi ona anlayis gösterdi. Ne kadar istemesede.. Kizina kiyamadi..

Elif hergün fatihe daha da sefkat gösteriyordu.. Ona bakmaktan öyle cok zevk aliyordu ki. Hem calisiyor hemde bakiyordu.. Herkese bir ibret olmustu.. Onlari öyle gören herkes bir tebessümü eksik etmiyordu.. Fatih gün gectikce agirlassada elife minneti artiyordu..

Bir gece namaza durdular. Teheccühe kalktilar.. Elif yine güzelce sefkat ile abdest aldirdi.. Sonra namaza durdular. Ama budefa elif namazini herzaman ki gibi bir baska kildi. Ask ile kildi. Allaha yanan kalp ile kildi.. Öyle güzel kildi ki. Fatih göz yaslarina hakim olamadi.. Elifin aglayisi cok canini yakmisti.. Namazini bitirdi fatih ve elifin agladigi gibi onunla birlikte agladi...
Elif onun aglayisini duyunca secdeden kalti ve ona bakti.. Fatihin göz yaslari süzülüyordu.. Elif dayanamadi hemen sarildi ona. "Aglama özür dilerim, senide üzdüm, ne olur affet beni... Lütfen aglama" demisti elif.
Fatih ona bakti ve tebessüm etti.. Birseyler söylemek istiyordu ama cok zorlaniyordu. elif gözlerindeki yaslari sildi ve basini yere egdi. "Zorlama kendini fatih, anladim ben seni, neden agladimi soruyorsun dimi? "
Farih basini sallamisti. Evet demekti. Anlamisti elif...
Ve elif anlatmaya basladi...

Yürek yangınımWhere stories live. Discover now