Bölüm 13

977 140 90
                                    

Yibo

Güvenmek.

Aptallıktı. Benim gibi biri için tam anlamıyla aptallıktı.

Birine koşulsuz şartsız tüm kapılarını açmak ve  kalbinden geçen her şeyin kendi iradenle dilinden dökülmesinin mantıklı bir açıklaması yoktu.

Ta ki, cümlemi bitirir bitirmez karşımda bana bakan bir çift göz tüm aptallıkları mantıklı hale getirmeme neden olana dek.

Gördüğüm ilk andan beri uzun zamandır attığını unuttuğum kalbimin varlığını hatırlatmıştı.

O kadar uzun zaman olmuştu ki. O kadar uzun zamandır kapalı tutuyordum ki o kapıyı, şimdi bir anda aralanan o kapı hem hâla yaşadığımı hatırlatıyor hem de filizlenmeye başlayan korku tohumlarını yeşertiyordu.

Onu evime almıştım, odama almıştım.

Kalbime almıştım.

Kuşumun onunla ilgili hissettiği ilk şeyleri hâla hatırlıyordum.

Endişe,anlayış ve çokça kararsızlık.

O kadar güzel bakıyordu ki, her şeyi kenara bırakıp hiç soru sormamayı dilemiştim.

Ama yapamazdım.

Yanacak tek kişinin kendim olacağını bilsem seve seve boşverebilirdim ama başında olduğum bir halk vardı. Onları hiç bir koşulda tekrar tehlikeye atamazdım.

Hafifçe açmayı başardığı gözleriyle bana bakıyordu. Gözlerim yeniden kızarıklığı geçmemiş dudaklarına kayınca ani bir hareketle parmaklarını dudaklarının üstüne kapatmış ve titrek bir nefes vermişti.

Yaptığı şeyle birlikte dudaklarım kıvrılmış ve yaklaşıp dudaklarımı parmaklarıyla buluşturmuştum.

Geri çekildiğimde gözlerinin güldüğüne yemin edebilirdim.

"Bu gece benimle uyur musun?"

Kollarını bedenime sarıp beni kendine çekince gözlerimi kapatmıştım hiç bir şey düşünmeden.

sadece tek bir gece hiç bir şey düşünmeden uyumak istiyordum.

******

Sabahın erken saatlerinde aralanan gözlerim yıllar sonra ilk defa böylesine güzel bir manzaraya karşı açılmıştı.

Belimde sarılı olan ellerini onu uyandırmamaya özen göstererek yavaşça yatağın kenarına koymuştum. Uzun süre izlemek istesem de yapmam gereken şeyler vardı.

Yavaş hareketlerle odadan çıktığımda bir kaç elfin bana selam vererek işleriyle ilgilendiğini görmüştüm.

Dün yaşanan olaylar aklıma gelince içimde ki anlamsız endişe duygusu kaşlarımı çatmama neden oluyordu. Fazla şüpheliydi fakat Zhan'ın tanıdığı biri olduğunu duyunca hemen kabul etmiştim.

Adımlarımı dün onu bırakmalarını istediğim odaya doğru yöneltirken arkamda varlığını hissettiğim elfle yavaşladım.

"Kralım biraz konuşabilir miyiz?"

Bowen, çok belli etmesek de baş başa kalınca resmiyetten uzak iki yakın arkadaş olurduk. Birlikte büyümüştük sonuçta.

Kafamla onu onaylayıp küçük bir çalılığın önüne yaklaştığımızda hemen konuya girmesi endişelenmem için yeterliydi.

"Dün Zhan'ın elinden tutarak odana davet etmen zaten herkesin ona olan güvenini anlamasını sağladı. Evet ben de artık ona güveniyorum zaten o yüzden dün hiç yapmayacağımız bir şey yaptık ya,"

Aglon Geçidi [YiZhan]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin