Bu Kitabın Yaş Sınırı +16
Eski Türkçe'de "Tardu" kelimesi "Armağan-Hediye" anlamlarına gelmektedir.
Bu hikaye içerisinde birleşecek olan iki kalp, birbirlerine tardu mu yoksa ivaz mı olacaklar?
Geçmişin acı dolu izlerini sevgi silebilir miydi?
Bü...
"Tarot, Ortaçağ'ın sonlarına doğru ortaya çıkmış, yetmiş sekiz karttan oluşan bir oyun kartı destesidir. Zamanla psikolojik destek amaçlı olarak kullanılmaya başlamış ve günümüzde kehanet ve fal ile güncelliğini korumuştur. Geleneksel olarak Tarot, yirmi iki adet büyük arkana kartı ve elli altı adet küçük arkana kartından oluşmaktadır."
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Her şey bir başlangıç ve sondan, neden ve sonuçtan, getirdikleri ve götürdüklerinden ibarettir. Bir olgunun var olabilmesi için önce ele almak gerekir, tıpkı bir mum misali. Mum ele alınır, çakmak çakılır ve ateş ortaya çıkar. Yanan bu ateş ise kişiye, bir aydınlık ve ekstra görme yetisi verir. Böylece kişi, her şeyi görebilir olmanın verdiği huzur ile korkularını bir kenara atar, soyut felaket silsilesinde dolaşan düşüncelerini yok eder ve dolaylı olarak mutluluğu hisseder.
Hayat, insana belirli durumlar sunar. Kişi, o sunulan durumlardan birini ya da birkaçını alır ve istediği gibi şekillendirir. Daha sonra gelecek olan olayları ise sürekli olarak bir nedene bağlar. Böylece hayatı, ya keşkeler ile dolu olur ya da iyikiler ile. Kısacası insan, seçimleriyle var olur. Her seçim onun, hayatın içerisinde bir yer edinmesine vesile olur. Tıpkı Dr. W. Dwyer'ın da dediği gibi "Hayatımız, yaptığımız tercihlerin toplamıdır."
〽️
Evin kapısını açtığında yorgunluğunun omuzlarına vurduğunu hissetti. Gelen esnemeyi eliyle durdurdu ve ayakkabılarını çıkararak evin içerisine giriş yaptı. Geriye çekilerek arkasından gelen Necati'nin içeriye girmesine izin verdi. İkisi birlikte salona geçtiler. Efken, bedenini salonda bulunan koyu yeşil tonlarındaki L koltuğa bırakırken; Necati tekli koltuğa bıraktı bedenini. Her ikisinin de gözlerinde yorgunluk emareleri ve haralerine karışmış olan tedirginlik duygusu vardı.
Geçmiş tekerrürden ibaretti ve gelecek olan tekerrür çok can yakacak, yaktığı kadar da dağıtacaktı. İşte bunu biliyor olmak ise, onlara soyut kavramlar içerisinde bulunan her kötü duyguyu sunar oluyordu.
Dili kalbinden geçenleri söylemeye yemin etmiş olan genç adam, dudaklarını araladı. "Komiserim..." Ancak Efken, onun konuşmasına izin vermemek için sağ elini kaldırdı ve avuç içini ona döndürerek:
"Necati, felaket silsilesinde geçen düşüncelerini kendine bile saklama! İşimiz var ve ona yönelmek zorundayız. Şimdi ben, bize filtre kahve yaparken sen de şu dosyaları çıkar ve göz atalım," dedikten sonra ayağa kalktı ve mutfağa ilerledi. O, filtre kahve yaparken Necati de dosyaları çıkartarak salonda bulunan orta sehpaya koydu.
Yaklaşık on dakika sonra elinde iki kahve kupası -biri siyah, biri kırmızı- ile içeriye girdi. Elinde bulunan kahve kupalarını orta sehpaya koydu ve bağdaş kurarak yere oturdu. Necati de ona uymayı tercih etti.
