kamikaze

ascension³

(tw/ boğulmak, nefessiz kalmak)

Hava soğuktu. Jeongguk soğuktan nefret ederdi.

Ya da etmezdi. Pek emin değildi. Ne olursa olsun, dondurucu bir hava hakimdi dışarıya. Bu günü de her zamanki gibi ilerledi — Jimin'i işe bıraktı ve eve geri döndü, ardından almak için akademiye tekrar uğradı ya da kontrol etmek için turladı binanın etrafında.

Her neyse, bugün, programında ufak bir farklılık vardı. Sabırsızlıkla beklediği bir farklılık.

Evinin koltuğunda rahatça oturuyordu Jeongguk, avucu arasındaki fotoğraflarda dolaştırıyordu bakışlarını. Kasvetli bir akşamdı ve öğle yemeğini yeni yemişti, Jimin'in de yediğine dair bir mesaj almıştı kendisinden.

İlk fotoğrafa baktı, sivri kenarlarında gezdirdi kemikli parmaklarını — Hoseok genç, eşcinsel bir çocukla dans ediyordu. Parlayan kahve saçlarından yansıyordu kulübün ışıkları, aldığı alkolden dolayı bakışları çakırkeyifti. Karşılık alabileceği birine dokunmak, fazlasıyla davetkar olmalıydı onun gözlerinde.

Sonraki fotoğrafı aldı parmakları arasına, aynı adamla taksiye biniyordu Hoseok. Tek gecelik ziyaretçisini inceledi Jeongguk, Jimin'e benzer özelliklerini görünce sırıtmadan edemedi. Boyları ve vücut yapıları birbirine yakındı ama güzelliği Jimin ile karşılaştırılamazdı — yetersiz kıyafetler giyiyordu ve özensizce boyanmıştı saçları. Meleği gibi değildi. Benzer yanları vardı, adamın burnu ve dudakları belli belirsiz andırıyordu Jimin'i.

Geri kalanlar seviştikleri fotoğraflardı, yatak odasının camından çekilmişti. Tuttuğu adama az ödemiş olabileceğini düşündü Jeongguk. Hoseok'un küçük adamı nasıl siktiğine baktı, dokunuşlarında şefkat belirtileri vardı.

Muhtemelen Jimin olduğunu hayal ediyordu.

Jimin'i neden reddettiği şimdi anlaşılıyordu. Cinsel yönelimini açıklamamıştı kimseye, bu yüzden istediğini elde edemiyordu. Jimin'i en başından beri beğeniyordu belli ki, tuttuğu adamın birkaç haftadır gönderdiği fotoğraflar kanıt olarak sayılıyorsa. Erkeklerle gizli ilişki yaşıyordu Hoseok, ve bir şekilde hepsi Jimin'e benzerlik gösteriyordu. Pastel kıyafetler giyen, tatlı gülüşlere ve güzel saçlara sahip küçük, sevimli adamlar.

Korkak, diye geçirdi içinden Jeongguk.

Tek gecelik ilişkileri artmıştı. Büyük ihtimal Jimin'in bekar olmayışındandı, biricik arkadaşının vücudunda Jeongguk'un izlerine şahit olup ne kadar iyi bakıldığını görmek ağır gelmiş olmalıydı.

Jeongguk ufak bir kahkaha attı, birkaç saat önce çektiği maddeden dolayı karıncalanıyordu burun delikleri.

Fotoğrafları topladı ve bu üstün zevki yaşamak için temin ettirdiği büyük, kahverengi zarfın içine geri koydu. Herhangi bir parmak izi bırakmamalıydı, ellerini saran eldivenle özenle yerleştirdi her birini ve etrafını bantladı. Adresin doğru olduğundan emin olmak için iki kere kontrol etti.

O günün akşamı, Jimin'i almak için çıkarken posta kutusuna attı. Yüzündeki gülümsemesi bir an bile eksik olmadı dudaklarından.

—

Buraya ait değildi Jeongguk.

Jimin'in gösterisinin gerçekleşeceği alanın önünde beklerken fark etmişti. Mekandaki herkes gömlek ve kumaş pantolon giyiyordu, şık bir ceket ve kravatla da tamamlamışlardı resmi kombinlerini. Etraf heyecanlı aileler, kardeşler, sevgililer, arkadaşlar, endüstrinin tanınmış isimleri, eleştirmenler ve sahne alacak kişilerin menajerleriyle doluydu. Görkemlilik ve zenginliğin nefis bir birleşimiydi.