Kayıp Çocuklar

194 9 0
                                    

Yerime oturdum. Pastama gömüldüm Tanrı'm çikolata ve kan bu iki muhteşem yiyeceğin birleşmesi ile oluşan ayrı bir tat patlaması var sanki ağızımda. Bunu gerçekten de seviyorum. Pastamı bitirdikten sonra babamın mürettebatına baktım. Onlar da bitirmişti. Deniz kozlarına bakmam gerekmiyordu. Onlar ne yapacaklarını zaten biliyorlardı. Peter'a bakamazdım zaten.

Z- biten tabaklar masaya üst üste gelecek şekilde konulsun.

Kamarama gittim ve Bay Smith'in verdiği hediyenin içine önceden sakladığım zehri koydum. Bu zehirden hem nefret ediyorum hem de bu zehri çok seviyorum. Sevmemin nedeni aile geleneğine göre üretildiği için yani o masmavi gözlerimiz birinin karnına kılıcı sağladığımızda zevkten kıpkırmızı oluyor ve gözlerimiz o kıpkırmızı halini aldığında gelen kırmızı renkli gözyaşı zehrin ta kendisi. Bu bir aile geleneği yada yapısı. Her Hook'un bu özelliği vardır. Zaten yapamıyor ise o bir Hook değildir. Şimdi gelelim neden nefret ettiğime bu zehir o kadar basit bir yöntemle üretiliyor ama bu zehrin ne bir panzehri ne de bir tedavisi var. Bu beni korsan olmama rağmen üzüyor. İnsanları yemek için zarar vermeye alışığım ama gerçektende öldürmek amacı ile zarar vermedim onlara. Aslında ben kötü biri değilim gerçekten de sadece ihtiyaç. Biliyorum böyle düşününce garip oluyor ama doğru ben gerçekten de kötü biri değilim. Kafamdaki düşünceleri dağıttım ben de olan 2 damlalık zehri küçük cam şişenin içerisine damlattım. Şişeyi de ceketimin iç tarafındaki gizli cebe koyduktan sonra kamaramdan dışarı çıktım.

Z- tabaklar tamam mı?

J- hayır burada olmaması gereken kişinin bitirmesini bekliyoruz. Bir de pasta arttı ne yapmak istersin onunla.

Z- baba hatırlıyor musun bana Peter Pan'a olan nefretini anlatırken onunla yaşayan kayıp çocuklardan bahsederdin. Belki sen ve Peter 'da izin verirse artan pastayı onlara götürebilirim.

P- bu harika olur.

J-senden izin istemedi.

P- olsun yine de bu harika olur Kanca.

Z- yeter.

J- tamam her neyse Zanda. Sen kurallarıma uyduğuna göre ve uymaya devam edeceğini bildiğimden dolayı izin veriyorum. Tabi Silvermist'te gelirse.

Z- tabi ki gelecek onsuz olmaz.

P- hadi o zaman gel seni götüreyim.

Z- gerek yok ben kendim giderim.

P- Orayı ben sana yardım etmeden bulamazsın.

Z- göreceğiz.

S- hadi o zaman başlayalım.

Z- pastayı alıp geliyorum.

J- uçarak gidin.

Z- ne? Ama-

J- hayır Zanda.

Z- peki baba.

P- ben seni taşırım.

J- hayır!!

Z-hayatta olmaz. Silvermist ile gideceğim ben.

P- Silvermist ?

Z- en iyi arkadaşım. Aynı zamanda o bir peri.

P- oh bu harika benimde bir peri arkadaşım var.

Z- biliyorum.

P- iyi gidelim artık.

Pastayı aldım ve Silvermist pastanın etrafında 2 kez döndü. Böylece pasta uçmaya başladı bende kendi tozlarımı kullanarak uçtum. Böylece tekrardan o büyülü güzelliğe sahip Neverland'a gidiyordum. Tek fark bu sefer uçuyordum ve elimde pasta vardı. Adaya varınca durduk ve yere konduk.

HOOK'UN KIZIWhere stories live. Discover now