2~) Sürünün Bereketi

458 63 57
                                    

"Bencillik canınızın istediği gibi yaşamak değil başkalarından sürekli kendi istediğiniz gibi yaşamalarını talep etmektir."

Harry gömleğinin üzerine yeleğini giydikten sonra bir kez daha aynanın karşısına geçti. Saçını, yakasını ve manşetlerini kontrol etti. Kontun, bu sabahki kahvaltı için ona aldığı kıyafetlerdi bunlar. Üzerine tam oturmuştu. Ailesinin burada olmaması ve omega olduğunu öğrenmesi dışında çok da can sıkıcı bir gün değildi. Kontun evinde misafirdi. Bu evi ve aileyi her zaman çok merak etmişti.

Kapıdan çıktığında karşısında uzun boylu, cılız bir uşak duruyordu. Karga burunlu, ince uzun yüzlü, soluk bir adamdı. Harry'nin önünde saygıyla eğildi. Harry, kendi evindeki hizmetlilerin daha cana yakın olduğunu düşündü.

"Kont Aiden ve Kontes Trisha, sizi kahvaltıya bekliyor."

Elini arka bahçeye çıkan, merdivenin altındaki iki kanatlı kapıya uzattı. Harry başıyla onaylayıp ilerledi. Aynı zamanda hala evi baştan aşağı süzüyordu.

Uşak ondan önce davranıp kapıyı açtı. Kapının çıktığı beton zeminden kısa bir merdiven ile arka bahçeye iniliyordu. Ama bu yükseklikten bakınca, bahçenin gerisinin uçurum olduğunu görmek onu farklı bir atmosfere sokmuştu.

Sabah güneşinin aydınlattığı arka bahçeye hızlı adımlarla indi. Yeşil çimler, dün geceki yağmurdan sonra oldukça diri görünüyordu. Etrafta, aralık ayında olmalarına rağmen  hala yeşil görünen tek tük ağaç ve içinde nilüferlerin bulunduğu bir gölcük duruyordu.

Kontun ailesi, bahçenin kenarına, mutfak tarafına daha yakın yerleştirilmiş masada oturuyordu. Masanın başında kont, sağında eşi ve solunda oğulları oturuyordu. Harry, yeşil gözlerini onlara dikmeden onlara nasıl bakacağını bilemiyordu ama her şeylerini de aynı zamanda incelemek istiyordu.

Masaya dört adım kala durdu ve elini önüne koyup belini eğdi.

"Günaydın Sir Aiden. Beni evinizde ağırlarınınız ve yardımlarınız için size şükranlarımı sunmama izin verin."

Harry, yakınında duran iki alfanın kokusunu tek nefeste içine çekti. Onu kızışma anı dışında deliye çevirmiyordu ama bu koku baştan çıkarıcıydı.

Aiden, düne göre daha ince giyinmiş ve omzuna yalnızca hırkasını atmıştı. Ama kontes ve Harry'nin her baloda deli gibi içip herkes ile seviştiğini duyduğu büyük oğlu oldukça kalın kıyafetler giymişti.

"Ne kadar nazik ve asil bir evlat yetiştirmiş Bay ve Bayan Styles. Elbette teşekkür edebilirsin, Harry. Bize eşlik et."

Kontun gözleri, uzağında oturan oğluna kaydı. Daha önce konuştukları belli olan konuyu tek bakışı ile oğluna anlatmıştı. Damiano gözlerini devirdi ve kucağındaki mendili buruşturarak masaya koydu. Huzursuz bir ifade ile masadan kalktı ve hiç istemeyerek Harry'e döndü. Yüzüne sahte bir gülümseme, sesine de sahte bir nezaket yerleştirdi.

"Sir Harry, lütfen dün yaşanan olaylar için sizden özür dilememe izin verin. Beni yanlış anlamıştınız ve tepkinizi çok olağan karşılıyorum." Ezberlenmiş sözleri ayakta teker teker sıraladı. "Bir daha böyle bir şey yaşanmayacağına sizi temin ederim."

"Beni mahçup ediyorsunuz. Tamamen benim hatamdı."

"Hayır, Harry!"dedi kont. "Artık ailecek senin bu dönemlerine karşı daha nazik ve anlayışlı olacağız."

Harry'nin yüzünde beliren mahçup gülümseme anında yerini şaşkınlığa bıraktı. Neden ailecek bana karşı hassas olacaklar ki?

Wolfsbane Prophecy - Larry - OmegaverseHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin