Mathias 2

Bölüm 13-7

13. Cilt: Kadim Bilgi

Bölüm 7

Şehre kadar olan yolculukları sırasında birkaç kişiyle daha karşılaşan grup, onlarla aralarında geçen birtakım olaylar sonucunda Doğu Diyarı'nın nasıl bir yer olduğunu daha iyi anlamışlardı. Şimdi ise yanlarında Mallark ve Erine ile birlikte şehre doğru ilerlemekteydiler.

-

Erina ve Mallark sessizlerdi. Lloyd'un intiharı şüphesiz ki onları sarsmıştı. Raynard'ın ölümüne bir de bu eklendiğinde konuşmuyor olmaları garip değildi. Yakın zamanda benzer bir durumu Mathias ve diğerleri de yaşamışlardı. Mirabel'in ölümünden sonra kimse konuşmamıştı. Onları anlayabiliyorlardı. Yine de acılarını paylaşabilmek için konuşma çabaları sonuçsuz kalmış, şehre kadar sessizlik korunmuştu.

Uzaklarda kumtaşı surlara sahip büyük bir bölge görünüyordu. Kumların üzerine inşa edilmiş bu yer, çölden daha sıcak bir görüntüye sahipti. Görkemli demekten çok uzaktı. Uzaklarda büyük bir kale göze çarpıyordu. Yüksek ihtimalle yöneticinin kaldığı yer orasıydı. Şehrin tam ortasına kurulmuştu. Surların dışından görülebilen tek yer orasıydı. Kumtaşı surlar yer yer çatlaklarla doluydu. Yine de ayaktaydılar.

Şehre yaklaştıkça surlar daha da büyük görünmeye başladı. Görünüşe göre uzaktan göründüğünden daha büyüktü. Erina ve Mallark grubun en önünde ilerleyerek kumtaşı surlardaki büyük kapıya kadar geldiler. Kapı demir parmaklık şeklindeydi. Makara sistemi ile yukarıdan indirilmişti.

Önünde duran iki nöbetçi, gelenleri görünce kılıçlarını oraya doğru çevirmişlerdi hemen. İkisi de beyaz başlıklar takmış, yüzlerini de başlığın bir parçasıyla örtmüşlerdi. Üzerlerinde zırh namına pek bir şey yoktu.

"Giriş iznimiz var." Mallark öne çıkıp bir kağıdı gösterdi. Erina da aynı şekilde kendi kağıdını göstermişti. Muhafızlar onların belgelerini inceledikten sonra arkalarındaki gruba döndüler.

"Sizin de izniniz var mı?" dedi biri. Kimsede öyle bir şey yoktu tabii ki.

"Hayır, yok. Buralardan değiliz. Şehre konaklama ve iş imkanı için girmek istiyoruz."

Muhafızlar birbirlerine baktılar. Sonrasında birisi "Çalışmak için yanlış yere gelmişsiniz. Giriş vergisini ödemediğiniz sürece sizi şehre alamayız." dedi. O sırada Erine onlara doğru yaklaştı. Bir tık daha toparlanmış haldeydi.

"Lloyd bu yüzden paranızı kendinize saklamanızı önermişti." diye başladı. "İzni olmayanlar şehre her girişte 1000 riyal ödemek zorundadır. Siz 6 kişisiniz. Bu da sizin için 6000 riyal yapıyor."

Mallark da yanlarına geldi. "Verdiğiniz 300 riyali size geri verebiliriz." Kadın da onayladı.

"Yok, o artık sizin." Mathias onları susturdu. "Rehberliğiniz için teşekkür ederiz. Bunu karşılayabiliriz."

İkili, onların yanından ayrıldılar. Demir parmaklıklı kapı onlar için kaldırıldı. Geçtikleri anda da hızla indirildi. Bu sırada grup da toparlanmıştı.

"6000 riyal biraz fazlaymış." dedi Eva. "Bu durumda 1900 riyalimiz kalacak."

Tavon başıyla onayladı. "Ama başka çaremiz olduğunu sanmıyorum. Eğer işin içinde bir pislik olsaydı Erina ve Mallark bizi uyarırdı. Ama sadece ücreti söylediklerine göre bu vergi gerçekten de böyle olmalı."

"Umarım ucuz bir mekan buluruz kalabilmek için." Dorian göbeğini kaşıdı.

"Ya boşverin kalacak yeri."Garvin kolunun tersiyle alnını sildi. "Şehre girip az dinlenelim. Ben gerekirse az öteye yeni şehir kurarım. Sadece biraz serinleyip duş almam lazım. Büyü enerjim küle döndü içimde."