Bölüm 14-8

1.5K 165 162
                                    

14. Cilt: Kaçakçı
Bölüm 8

Bu bölüm kanserin içinden geçen umit_koc12 adlı arkadaşa ithaf edilmiştir. Mına kodun hastalığın, helal .d

-

"Hanimiş devasa katil solucan? Hanimiş korkunç solucan? Evet, evet o sensin." Büyülü yaratık, sıra sıra dişler olan halka şeklindeki ağzını kafesin parmaklıklarına doğru vurunca genç büyücü geri kaçtı. "Uşt! Uşt!"

Sonra başka bir kafese yöneldi. Onun içinde de iki başlı bir gergedan duruyordu. Gözleri fosforlu, mavi bir renge sahipti. Boynuzları saf kristaldendi.

Mathias biraz yaklaşıp eğildi. "Üç tonluk ponçik şey nerdeymiş? Ha, nerdeymiş?" Parmağını kafese doğru uzattı. "Aaa, burdaymış."

Gergedan öfkeli sesler çıkarıp kristal boynuzlarını demir parmaklıklara vurdu. Tüm kafesi sallamıştı. Ama içinde olduğu çelik hücre, onu tutmaya uygun şekilde ruh taşıyla güçlendirilmişe benziyordu. Kristal boynuzları her parladığında içlerindeki enerji kafes tarafından emiliyordu. Bu da onu yeniden güçsüz düşürüyordu.

"Amma da canavar getirmişler." Garvin bir armadillo misali yuvarlanmış yaratığa bakıyordu. Kabuğu çok sağlam görünmüştü gözüne. Büyülü yaratığın onunla pek işi yoktu tabii ki. Umrunda bile değildi.

Tavon da kafesleri inceliyordu. "Seçimler biraz yanlış olmuş sanki." dedi vahşi yaratıkları görünce. "Eğitilebilen türlerden seçmemişler. Bunlar sadece sağa sola saldırır."

Aryn içeride kalan pahalı kıyafetler içindeki insanlara baktı. "Belki şu zengin piçlerin değişik zevkleri vardır?" Hiçbiri harabeden çıkamamıştı. Çünkü çıkışın önü ne olduğu bilinmeyen devasa bir nesneyle kapatılmıştı. İçeriye ışık bile sızmıyordu. Sanki orada bir kapı yok gibiydi.

"Dorian'ı bundan sonra tıkaç olarak mı kullansak lan?" Genç büyücü yeni fikrini açıkladı. "Bence bu işte çok iyi."

Garvin istemsizce gülümserken "Burada olup bunu duymadığı için şanslısın." dedi.

"Burada olsa ne olacak lan?" Mathias diklendi. "Yüzüne de söylerim."

"Neyi?" Duyulan ses, fırtına büyücüsünü titretti. Bu kesinlikle Dorian'dı. Nasıl girmişti buraya? Eva geçit mi açmıştı? Peki o buradaysa çıkışı kim tutuyordu? Acaba bu kez kaç kırık kemikle kurtulacaktı?

"Hayvanları diyoruz ya." diyerek döndü şişman büyücüye doğru. "Baksana şuradaki nasıl şişmiş. Tıkaç olarak kullanabiliriz diyorduk."

"Sen yine benim arkamdan mı konuşuyorsun lan?" Dorian aniden ona doğru zıpladı.

Mathias telaşla uzaklaşmaya çalışırken görüntü dalgalanıp kayboldu. Diğerleri ona gülüyordu. Dorian'ın aslında orada olmadığını anlayan genç büyücü, Tavon'a pis bakışlar attı. "Sen de mi, Brütüs?"

"Üzgünüm." İllüzyon büyücüsü tebessüm etti. "Çok yapasım vardı."

"Yazıklar olsun. Ben gidiyorum." Fırtına büyücüsü tekrar iç kısma döndü. Zenginlerin hareketlendiğini gördüğünde kızgın bir sesle "Ben size duvar kenarında bekleyin demedim mi lan!?" diye bağırdı. Onun sesini duyan herkes korkuyla duvarlara geri yapıştı. "Haddinizi bilin, itler."

Bu sırada diğerleri de onun yanına gelmişlerdi. Eva şehre bir geçit açıp içine girdi. Sonuçta buradaki mevzudan birilerini haberdar etmek gerekiyordu. Çok geçmeden yanında birkaç şehir muhafızıyla birlikte gelmişti. Görevliler durumu inceledikten sonra herkesi tutuklamaya karar verdiklerinde, zenginlerden biri öne çıkıp yanlarına geldi.

Mathias 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin