Bölüm 14-7

1.2K 170 189
                                    

14. Cilt: Kaçakçı
Bölüm 7

Bu bölüm büyük araştırmalarda canla başla çalışıp bana yardımcı olan koca yürekli Devil_kermit isimli arkadaşa ithaf edilmiştir. Helal mq kurbaası

-

Gördükleri büyülü yaratığa şaşıran grup, Tavon'un önderliğinde onu götüren kişilerin gittiği yöne doğru ilerliyordu. Güneşin tam tepede olması Mathias ve Esdras hariç herkes için biraz sıkıntıydı. Neyse ki Garvin'in toprak plakaları onları beyinlerinin pişmesine karşı korumaktaydı.

"Bu taraf da hala Soluk Göz harabeleri sayılıyor, değil mi?" dedi şişman büyücü. Her yerde olan yıkık girişlere bakıyordu. Yukarıda kalan tek şey moloz yığınları gibiydi.

O sırada takip ettikleri kişilerin kötü adamlar çıkıp savaş çıkarmaları için dua eden Esdras onu duymadı. Yırtık kıyafetlerini değiştirmişti. Mathias'ın ise yeni kıyafeti olmadığından paçavralarla kalmıştı. Fakirliğin gözü çıksın.

Fırtına büyücüsü "Galiba." diye yanıt verdi ona. "Benim asıl merak ettiğim büyülü yaratık konusunda niye yalan söyledikleri." Sonra Esdras'a doğru dönüp onu dürter gibi yaptı. Ama son anda parmağını geri çekti. "Hani yasaktı buradaki yerlere girmek? Adamlar kazı yapıyor?"

Ateş İblisi Varisi, duasına ara verip ona döndü. "Belki lorda ödeme yapmışlardır. 1. Bölge o tip zenginlerle doludur. Lorda yalakalık yaparlar sürekli."

Eva da düşünceliydi. "Güneyden buraya ancak geçitle getirmiş olabilirler. Boyutu düşünüldüğünde de bir geçit büyücüsü için ciddi miktarda enerji demektir. Oldukça uğraşmışlar."

Garvin onayladı. "Mekanik zımbırtılar getirseler neyse de garip bir durum bu."

Tavon bir şey demeden en önden ilerliyordu. Aryn de onun yanındaydı. Büyülü yaratıklara dair bilgisi, Falion'un yüzen adasında gördükleri kadardı. Haliyle o solucanın türüne aşina olmadığından pek yorum yapamıyordu.

Çok uzun sürmeyen bir yürüyüşün sonunda, moloz yığınına dönmemiş bir giriş bulmayı başardılar. Oldukça küçük olan kapıdan bir kişi ancak geçebilirdi. Zemindeki kumlar temizlenmiş ve soluk renkli taşlar ortaya çıkarılmıştı. Önünde de iki kişi nöbet tutuyor gibi görünüyordu.

Onların yaklaştığını gören adamlardan birisi "Durun! Burası özel mülk!" diye seslendi. Tavon durunca diğerleri de durdular. Gri saçlı illüzyon büyücüsü, nöbetçileri süzdü.

"Burası kime ait?"

"Burası şehir lordu Betta Reghmon'a ödemesi yapılarak kiralandı. Burada bulunmaya hakkınız yok."

Tavon gruba geri döndü. "Söyledikleri doğruysa bir şey yapmak başımızı belaya sokabilir. Ama emin olmamız gerek."

Esdras hevesle öne çıktı. "Var mı mühürlü belgeniz?"

Nöbetçiler ona bakarak "Geçici tapuyu biz taşımayız, bilmiyor musun?" dedi.

"E iyi madem, taşıyana söyleyin de bi' gelsin."

"Sen kimsin de senin emrine göre iş yapacakmışız?"

Ateş İblisi Varisi gülümsedi. "Esdras Rokaroth, Kadim Çöl Şeytanları'ndan."

Kendini tanıttığı vakit nöbetçilerin yüzü değişti. Ateş İblisi Varisi'nin namı almış başını yürümüştü. En tehlikeli yerlere girip en zor işleri yaptığını herkes biliyordu. Bildikleri diğer nokta ise bu adamın her şeyi savaşa dönüştürebilme potansiyeliydi. Söyleyecekleri ters bir şey savaş başlatabilirdi. Gerçi normal bir söz de onun karşısındayken savaş başlatabilirdi.

Mathias 2Where stories live. Discover now