YENİ SIRLAR 2

28 10 5
                                    


MULTİ:...

Nasıl bir karar vermiştim gerçekten bilmiyordum, kendimce doğruluğunu sorguluyordum, ama nedenini bilmediğim bir şekilde yanlış gelmiyordu.

Belki de anın etkisiyle öyle gelmişti, bu anın etkisinden çıktıktan sonra ne düşünecektim. Bahaneler mi üretecektim? bilmiyordum, ama bildiğim tek bir şey vardı o da...

Zafir bu geceyi sarhoş olduğu için hatırlamayaktı, hatırlasa bile asla ona söylemeyecektim! inkar edecektim. Ne bana anlattıklarını. Ne de yaşananları bilmeyecekti...

Ona söz vermiştim ve bu yükü taşıdığımı bile ona belli etmeyecektim, ona söz vermiştim... ne olursa olsun ona söz vermiştim...

Beni öpmesine izin vermiştim ama nasıl karşılık vereceğimi bilmiyordum, beceriksizce dudaklarımı dudaklarına bastırdım,

Sanki bunu bekliyormuş gibi elini belime attı ve beni kendine biraz daha yaklaştırdı, masumca başlayan küçücük bir öpücük, şimdi alevlenmiş gibiydi, kendi rızamla ilk öpücüğümü vermiştim bu adama.

Beni deli gibi öpüyordu acemice olsada ona karşılık veriyordum, yumuşak dudakları vardı, oysa sert görünüyorlardı... o dudaklar şimdi bana dokunuyordu, beni öpüyordu, nefesi yüzümü gıdıklıyordu.

Bu his tehlikelimiydi? bilmiyordum, kendimi kötü hissetmiyordum, içimdeki kafesin kapısı aralanmış bütün kelebekler, kuşlar, serbest bırakılmış gibiydi, sıcaktı, öptükçe daha da sıcak hissettiriyordu.

Öpücükleri yavaşlamıştı, gözlerim hala kapalıydı ama her hareketini hissediyordum, çok hafif geri çekildi ama bu geri çekilme çok kısa sürdü.

Dudaklarını tekrar dudaklarımda hissettiğimde şaşırmıştım, öpüp geri çekilmişti, tekrar öptü ve tekrar geri çekildi,tekrar ve tekrar...

Dengem alt üst olmuştu içime benzip döküp ateş atmışlar gibiydi, içim tutuşmuş yanıyordu, bir farklılık yapıp yanağımı öptü,

yanağıma küçük küçük buseler kondurarak aşağıya iniyordu boynuma geldiğinde durdu, burnunu yavaşça sürterek orada derin bir nefes aldı, soluklanıyor gibiydi

Nefesleri boynuma çarpıyordu, dudaklarını boynuma bastırıp derin bir nefes aldı, galiba yer altımdan kayıyordu yada başım dönüyordu.

Durması gerekiyordu. Boynumu bir kaç defa daha aynı şekilde öptü sonra durdu, gözlerimi açtığımda asi mavileri ile karşılaştım.

Mavileri koyulaşmıştı içinde hafif bir siyahlık vardı, ensemde ki elini hafifçe bastırıp alnımı alnına yaslamıştı.

Gözlerinde uyku tohumları filizlenmişti, uyumak istemiyordu hatta kendini uyumamak için zorluyordu ama mayışmış görünüyordu, huysuzca homurdandı "hıımmmmmh" uykunun getirdiği yorgun sesiyle konuştu

"senin yanında hep böyle oluyor"

sorarcasına kaşlarımı çattım ama bir şey demedim

"uykum geliyor. Normalde uykusu geldiğinde hemen uyuyabilen biri değilim, ama senin yanında böyle oluyor..."

alnını alnımdan uzaklaştırdı sanki ne yapacağını anlamış gibi geri çekildim ve ona yer açtım, oda yere uzanıp başını bacaklarıma yasladı aradan çok geçmeden nefesleri düzene girince uykuya daldığını anlamıştım.

SAFİR & ZAFİRWo Geschichten leben. Entdecke jetzt