Ateş'in eli Eda'nın omzundan aşağı bel oyuntusuna kaydı. Eda'nın içi titremişti. Adamın çekiciliği karşısında kendine hakim olamıyordu. Hem kendini ona tamamen bırakmak istiyor, hem de adamın sahip olduğu gücü ve erkeksiliği onu ürkütüyordu. Tüm vüc...
Herkese merhaba ❤️ Bu aralar yoğun olduğum için yeni bölümü yazmakta geciktim, kusura bakmayın 🙈 Hikayemi okuyan, yorum yapan ve oylayan herkese teşekkür ederim. 4 bölümde 5000 okunma oldu gerçekten çok şaşkın ama mutluyum 🥰🥳🥳 Umarım yeni bölüm hoşunuza gider 🤞🏻 🙏🏻Lütfen oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın🙏🏻 İyi okumalar
❤️💔❤️💔❤️💔❤️💔❤️💔❤️💔❤️💔❤️💔❤️
Ateş Bey, beni o kadar ani bırakmış, yaşadığım hislerden o kadar hızlı koparmıştı ki şaşkınlıktan ağlayamamıştım bile.
"Çıldırmış olmalıyım!" dedi usulca Ateş. "Sen daha çocuksun."
Yaşadığım şokun etkisi ile ne yapacağımı bilemedim. Söylediği o son cümle ile kalbim paramparça olmuştu. Gururum öylesine incinmişti ki düşünceler ve hisler arasında sıkışıp kaldım. Bir yandan Ateş Bey'e inanılmaz derecede öfke duyuyor bir yandan da onun benim olmasını istiyordum. Bana dokunmasını, biraz önceki gibi beni öpmesini ve okşamasını istiyordum. Bu şekilde reddedilmek çok dokunmuştu.
Onu ilk gördüğüm zamanı hatırladım. Kapıdan o ilk girişini. Bu tehditkar adam diye düşündüm, şimdi beni tehdit ediyor. Hem bana cenneti vadediyor hem de bana cenneti yasaklıyor.
İçimden Çocuk değilim ben! diye haykırmak gelse de yapabildiğim tek şey yaslandığım duvarın dibine oturmak oldu.
Çocuk... Çocuk... Çocuk... kafamın içinde yankılanan Ateş Bey'in sesi ile "çocuk" kelimesi.
İçine düştüğüm bu durumdan kurtulmaya çalışırken, Ateş yanıma geldi. Dizlerinin üzerine eğilip ellerimi tuttu. Sesinde mahcubiyet ve merhamet vardı.
"Özür dilerim Eda. Gerçekten özür dilerim. Kalk lütfen."
"Özür mü? Ne için? Beni ittirdiğin için mi yoksa öptüğün için mi? Hangisi için özür diliyorsun Ateş?" diye hiddetle sordum.
Gözlerini kaçırdı ve soruma karşılık sessiz kalmayı tercih etti.
"Bırak beni kendim giderim." diyerek ellerini ittirdim. Gururum incinmişti hem de fazlasıyla.
Ayakkabılarımı alıp doğruca odama gittim. Odanın kapısını kapattığımda Ateş'in kapının ardında olduğunu hissetsem de duyduğum tek şey ayaklarının tıkırtısı oldu. Yaşadığım olayın heyecanı, hayal kırıklığı ile gecenin yorgunluğu birleşmişti. Merve'nin bu olanlardan haberi olsa ne düşünürdü acaba? Belki de arkadaşlığımızı sonlandırırdı. Ya da hiç bir şey demezdi çünkü beni anlardı. Kafamdaki tüm soruları ve düşünceleri bir kenara bırakıp kendimi yatağın üzerine attım ve derin bir uykuya daldım.
***
Ertesi gün uyandığımda öğlen 2'ydi. Üzerimdeki kıyafetler ile uyumuş, rujum tüm yastığı boyamıştı. Saçlarım dağınıktı ve korkunç bir baş ağrısı ile beynim zonkluyordu.
Kalkıp küveti doldurdum. Saçlarımı topuz yapıp sıcak ve mis kokulu suyun içine girdim.
(Küvetteyken arka fonda çalan müzik: Life After Salem by Lil Nas X 🎶)
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
