ASİL bxb

4. BÖLÜM: "DEVRAN"

Keyifli okumalarrr
✨☀️✨

Yorumlarınızı bekliyorum 💋

4. Bölüm:

Adamın iri bedeni odaya adımını attığı anda ilk hissettiği yüzüne çarpan serinlik oldu. Sonra yağmur sesi ulaştı kulaklarına. Kapıyı kapatıp odanın içine doğru ilerledi. Yatağın dibinde yerde duran ıslak botları, örtünün üzerinde düzgünce katlanmış duran ıslak tişörtü ve telefon askılığında telefon dahil asılı duran bir sürü ıvır zıvırı gördü. Hatrı sayılır bir süre bu manzarayı inceledi ancak aklına Asil gelince kaşları çatıldı.

Gözleriyle odayı taradı, açık teras kapısını gördü ama çocuk ortalıkta yoktu. Banyonun ışığı da yanmıyordu gördüğü kadarıyla. Bu soğukta dışarıya mı çıkmıştı? Üstelik sadece üstüne giymesi için bir şey vermişti, bacakları çıplaktı ama oda sıcak olduğu için sweatshirtün yeterli olacağını düşünmüştü. Hızla oraya doğru yürüdü ve ince tül perdeden dışarı baktı ancak terasta kimse yoktu.

Birden yüreği sıkışır gibi oldu ve arkasını döndüğü an gördü koltukta uyuyan Asil'i.

Çocuk başını koltuğun ufak yastığına koymuştu, bir eli yastığın altındaydı. Yastık yanağına baskı yaptığından dolayı pembe dudakları öne doğru büzülmüş hafif aralanmıştı. Saçları alnına dökülmüş, nemini hafiften kaybetmeye başlamıştı ama hala olduğundan daha koyu renk görünüyorlardı. Gözlüğü hala gözündeydi ama hafifçe yamulmuştu yattığı için. Öyle güzeldi ki bu görüntü, koskoca adamın kalbi gencecik bir çocuk gibi çarptı. Ona ait bir giysiyle böyle huzurla uyuyor olması gururunu okşamıştı istemeden.

Bakışları yavaşça çocuğa oldukça büyük gelen giyside dolandı ama gözleri vücudunda ilerledikçe zorlukla yutkundu. Adamın büyük kıyafeti hafifçe yukarı sıyrılmış ve çocuğun incecik belini açıkta bırakmıştı. Altındaki şort da öyle bir açılmıştı ki, dolgun kalçalarının varlığını gizleyemiyordu. Uzun şekilli bacakları, ince beline göre geniş ama aşırı orantılı duran güzel kalçaları vardığı çocuğun. Teni bembeyazdı. Ufak bir temasta hemen kızaracak gibi duruyordu. İçi gitti adamın, bir an o kalçaları dokunduğunu hayal etti, onları avuçlarının içinde ezdiğini. O gece, o kalçaları kasıklarında hissettiği anı anımsayınca dudağını ağzının içine yuvarlayıp ısırırken yumruklarını sıktı ve uyarılan erkekliğini dizginlemek için gözlerini anında çocuktan uzaklaştırdı.

Yatağa doğru gidip çocuğun oraya bıraktığı eşyalarına dikkat ederek örtüyü aldı, gerisin geri Asil'in yanına döndü. Biri onun bu halini görse, herkesi önünde tir tir titreten, bir bakışı emir algılanan o adam, bu adam mı diye sorgularlardı herhalde. Kafasını iki yana salladı ve gözlerinin açısına yeniden giren bu davetkâr manzaraya fazla bakmamaya çalışarak tam örtüyü onun üzerine örtecekti ki Asil yumuşak mırıltılar çıkararak döndü ve sırt üstü yatmaya başladı. Bu şekilde yatınca göbeği ortaya çıkmıştı ve göbek deliğindeki parıltılı metali görünce iyice sertleşti adam. Çocuğun dümdüz karnına ışıldayan piercinge derin bir nefes alarak baktı, yeniden dudağını sertçe ısırdı ve örtüyü hemen üzerine bırakıp düzgünce örttü.

Aklından öyle şeyler geçiriyordu ki, gören daha önce hiç tecrübesi olmayan toy biri sanırdı o an onu. Sapık gibi hissediyordu. Daha önce kimse onu böyle etkilememişti. Çocuk onu etkilemek için bile burada değildi. Sadece uyuyordu.

Bir an onun bu halini daha önce birinin görüp görmediğini düşündü. Herkesin yanında böylece rahatça uykuya dalabiliyor muydu? Birinin yanında böyle uyumuş ve uyanmış mıydı hiç? Başka biri onu böyle incelemiş, edepsiz hayaller kurmuş muydu?